WONDERWALL

6.7K 66 7
                                    

Zil sesini duyar duymaz çantama kitaplarımı tıkıştırıp sınıftan fırladım. Mükemmel olacağını söyledikleri lise hayatım gerçekten de hep böyle mi geçecek? Sabah okula gel. Yalnız kalmamak için gerizekalı sıra arkadaşına katlan. Zil çalana kadar ağlamamak için zor dur. Zil çalınca da sıranda otur. Cidden mi? Belki unuturum umuduyla uzak bir okula gelmiştim ve hep iyi bir arkadaş grubu, yakışıklı bir sevgili ve mutlu bir lise hayatı hayal etmiştim. Sınıfımda yakışıklı bir erkek bile yok, olsa da hiçbirine o gözle bakamam sanırım. Daha ilk günden kardeş gibi görmüştüm hepsini. Off!

Okulun bahçesinde hızla ilerlerken insanların yüzüne bile bakmadan kulaklıklarımı kulağıma taktım ve Taylor Momsen’ın sesine odaklandım. Yanımdan geçen arkadaş grubunun sesi kulaklığımı bile aşınca adımlarımı hızlandırdım ve durağa geldim. Okula başlayalı tam 18 gün olmuştu.

Bu okulda onu bana hatırlatacak hiçbirşey yoktu. Neden bu kadar takıntılıyım ki ona? Yeni bir okula başladım. Ondan uzakta. Buraya gelmiyodur heralde. Onu sosyal ağlardan takip etmeyi bırakalı bir yıl olmuştu. Kendi kendime koyduğum bir yasak bu. İçimdeki boşluk tabiikide geçmiyodu. O kadar kişiyi sevmeye çalışmam, başkalarıyla sevgili olmam. Hepsi boşaydı. Hayal kurarken bile o geliyordu gözümün önüne…

----

“Ama , ya seni seven birisi varsa?” diye cevapladım. Kalbimin her an yerinden çıkacak gibi olması da cabasıydı. Son bir umutla, son kez denedim. Belki anlardı ha? Belki o da benim onu sevdiğim gibi severdi?  

 “Sevgilimle gayet mutluyum” cevabını görünce önceden biriken göz yaşlarım hızlıca inmeye başladılar. Engel olamıyordum. Ellerim titremeye başladığında ekranı da göremez oldum. Kalbimin üstünde filler tepiniyordu ve karnımda sanki sonu olmayan bir boşluk oluşmuştu. Bilgisayarı hızlıca kapatıp yatağa doğru ilerledim. Cenin pozisyonu alıp ellerimle saç diplerimi çekiştirmeye başladım. Hıçkırıklarım arasında nefes almaya çalışıyor ve aynı sırada kesik çığlıklar atıyordum. Uyuyakaldığımda hava aydınlanmaya başlamıştı.

----

Sıkıntıyla oflayıp kafamı sağ tarafa çevirdiğimde bir an onu gördüm sandım. Beyaz tişörtü vardı üstünde. Terlemişti. Bunu alnına yapışan saçlarından ve tişörtünün altından görünen atletinden anlayabilirdiniz. Onu. O kadar özlemiştim ki. Beni görmeden koşarak yanımdan geçti ve otobüse bindi gitti. Otobüsün yazılarına baktığımda oturduğu ilçenin adı yazıyordu. Gerçekten mi? Dünya bu kadar küçük müydü yani? Ben onu unutmak için evimden 25km uzaktaki okula geleyim ve onunla aynı okulda mı çıktık? Otobüs geldiğinde hızlıca bindim ve en arkaya geçip oturdum. Kafam karışıktı. Bu bir işaret miydi? Yukarıdaki bana mesaj mı veriyodu ne yani? Oflayarak kafamı arkaya yasladım ve gözlerimi kapattım. Hayalimde yine o vardı.

WONDERWALLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin