Bana gülümsemesinin vermiş olduğu o aptal sırıtmayla tüm gün gezdikten sonra sonunda eve gelebilmiştim. Annemler çoktan hazırlanmışlardı. Eve girer girmez içime bir sıkıntı çöktü. İki gün evde tek başıma kalmanın heyecanıdır diye geçiştirsem de gitmiyordu. Dalgınlıkla odama giderken annemin "Deniz bir sorun mu var?" deyişini bile zar zor duydum.
"Yoo, hayır gayet iyiyim. Sadece biraz fazla yorulduuumm" diyerek yatağa attım kendimi.
Annemleri yolcu ederken iki kelimemden birisi "dikkat edin" oluyordu. İçimdeki sıkıntıdan tabiikide annemlere bahsedemezdim çünkü ödev falan dinlemez beni de götürürlerdi. Evdeki hükümdarlığımın başlamasının düşüncesiyle yüzüme yavşak bir gülümseme yerleştirip odama gittim.
*Burdan itibaren bölüm şarkısını dinleyiiin*
-Berk ( Okulun ilk günü)
Aynı bok. Farklı gün. Alarmın sesiyle oflayarak yerimden kalktım.
Okulun ilk günü. Heycanlı olmak gerek falan filan. Elimi yüzümü yıkayıp odama geri döndüm. Okul pantolonumu ve kırmızı okul tişörtümü giyip üzerime mavi kapşonlu hırkamı aldım. Uzamış dalgalı saçlarıma biraz şekil vermeye çalıştım. olmadığını fark edip elimle dağıttım. İçimdeki garip heyecana bir anlam veremeyerek , anneme yakalanmamayı umarak kapıya yöneldim.
Zaten küçük olan evde koşmaya başladım. Çünkü annem uyanırsa bir ton laf edecek. Saçlarım uzundu üstüm inceydi falandı filan. Beyaz ayakkabılarımı ayağıma geçirip dışarı fırladığımda zafer kazanmışçasına gülümsedim.
Hızlı adımlarla otobüs durağına yürürken içimde garip bir his vardı. İlk defa hissettiğim bişey. Garip gariip.
Okula geldiğimde normalden kalabalık olması beni şaşırttı. Ah tabi ya. Bu yılki dokuzlar. İlk günleri ahahhha. Bana doğru gelen Emre'yi görünce sırıttım.
"Oooo yakışıklııımm" diye dalga geçtiğinde sırıttım ve kafasına vurdum. geçen sene bize yaptıkları gibi biz de bu yılki dokuzlara bakıp dalga geçmeye başladık.
"Şşş , Berk şu kıza baksana lan." diye beni dürten gerizekalının gösterdiği yere baktım. Gerçekten mi? Bu.O olabilir miydi? Görmeyeli ne kadar zaman olmuştu? 4?5?
En son gördüğümde kısa boylu ve çirkindi. Yani güzeldi ama kendine bakmayı bilmiyordu. Şimdi ise. Boyu biraz daha uzamıştı ve. Gerçekten. Güzel. Olmuştu.
Babasıyla gülerek konuşuyordu. Kahkaha attığını görünce istemsizce gülümsedim. Midemdeki ağrının onunla bir ilgisi olabilir mi bilmiyordum. Benim olduğum tarafa kısa bir süre bakıp kafasını çevirdiğinde heycanlandığımı hissettim. Sanırım görmemişti beni. Ya da görmüş olabilir miydi. Görse tepki verirdi belki. Ama belki de beni hatırlamıyordur bile.
Aptal eski sevgilisi yüzünden ona bir piç gibi davranmak zorunda kaldığımı bilse ne düşünürdü ki?
----
"Ama , ya seni seven birisi varsa?" mesajı ekranda belirdiğinde heycanlanmıştım. Beni sevdiğini söylemişti. Mutlulukla sırıttığımda yanda başka bir mesaj belirdi.
"Bana bak orospu çocuğu. Eğer Deniz'e yaklaştığını, onunla konuştuğunu duyar veya öğrenirsem. Olacaklardan ben sorumlu olmam. Onun seni sevdiğini biliyorum. Ama eğer aranızda birşey olursa inan bana onu son görüşün olur :) Çünkü o benim ve sevgili karıcığımın başka erkeklerle takılmasını , onlara gülmesini kaldıramayacak kadar kıskancım. anlarsın ya ;) "
Vücuduma yayılan sinir dalgasına engel olamadım. Bu şerefsiz beni Deniz'e zarar vermekle mi tehdit ediyordu? Yapardı. Ve onu koruyamazdım. Evlerimizin uzak olması. Ortak bulunabileceğimiz bir ortam bile yokken onu nasıl bu aptaldan koruyabilirdimki ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WONDERWALL
RomanceHerşeyini kaybeden bir kız düşünün. Geçmişinde bıraktığı hayal kırıklıklarını bile henüz atlatamamışken herşeyini kaybeden bir kız. Ve bir de erkek. Geçmişte yaptığı hatalar için hala kendini affedemeyen, bütün ailesini bir kazada kaybeden bir erke...
