Merhaba arkadaşlar bu benim ilk deneyimim.Umarım sizlerden desteklerim azalmaz.
█ İyi okumalar █......
" Acı"kimine göre yakıcı bir duyum, kimine göre ise benliğe işleyen en derin yara, leke ya da savaşa karşı atak. Genç kız sıradan olmak için çok anormal hayatlarda yaşadı. Bir değil belki de bin kez öldü. Mazinin karanlık tarafını herbir yerlerinde taşıdı. Bazen kalbinde, bazen sırtında. Onlar yetmeyince vücudundaki soluk yara izlerinde, yağmurlu gecelerin kokusuyla yastığının altında. Her adımda dibinde biten o küçüklüğünün siluetinde belkide.
2016/EYLÜL/⇧İstanbul ⇧Üstündeki şık elbiseye anlam veremedi genç kadın. Ayağındaki topuklulara, kalçalarına kadar uzanan dalgalı yapılı saçına.
Bu pahalı parçaların naif, ince, zavallı bedeninde ne işi vardı?
Hatırladığı kadarıyla bir partiye davetli değildi.Nerden geldiğini bilmediği korkuyla çevresine bakınmaya başladı. Önce sağına sonra soluna, tamamen dönüp arkasına. Her tarafını sonbaharın imzalarını almış ağaçlar uzayıp giderken nefesi kesildi bir anda.
Boğazı kurudu, dili tutuldu. Çığlık atmak için açılan ağzından kanlar akmaya başladı. Ve umutsulukla diz çöktü yere. Bu hareketiyle etrafa kuru yaprakların çıtırtısı duyuldu. Kalbi acıdı. Düştüğü yerde dizleri parçalandı. Ellerini uzattı boğazına can havliyle, yardım dilendi gözleriyle.
Bedenine değen yabancı elden kurtulmaya çalışıp sıtını kuru ağaca verdi. Dehşetle gözleri büyüdü karşısındaki elini uzatmış küçük kız çocuğuna bakarken. Allah kahretsin! Yine o gelmişti yanına. Yardım için yine o elini uzatmıştı. Bir kere daha can çekişti ruhu. Bu kız çocuğu neden böyleydi ? Neden böyle acınası?
Saçı başı dağılmış, yüzündeki ve kollarındaki morluklar.
Yeşil gözleri yaşlarla parıl parıl parlarken büktüğü küçük dudaklarından akan kan!
Üstündeki hırpalanmış kıyafetlri ve...Lanet olsun!!
Kasıklarından bacaklarına yol çizen kurumuş kırmızılık!!
Bunları görmemeliydi. Kesinlikle görmemeliydi!Dayanamadı genç kadın. Boğazını parçalara ayıracak müthiş bir çığlık attı. Ellerini yere dayayıp avuçlarında parçaladı kuru yaprakları. Gökyüzüne dikti bakışlarını, bir kez daha savurdu feryatlarını.
Bulutlar ağladı kızın canına. Özrünü diledi tabiat ana. Ve ikisini de ortasına aldı kuru yapraklar rüzgar eşliğinde."Neden geldin yine! " dedi genç kadın çığlıklarıyla.
"Yeter. Dayanamıyorum! " diyerek ağlamaya başladı.Küçük kız inci tanelerini bir bir bıraktı gözlerinden. Sessiz kelimeleri genç kadının kulağında büyüdü. "Yardım et" dedi küçük küçük hıçkırıkları arasından. "Yardım et nolur yalvarırım. Canım acıyor. Asıl ben dayanamıyorum! "
Sona doğru bağırarak yardım dilendi küçük kız. "Tut elimi çek kurtar. "Genç kadın bayılacak raddeye gelmişti. Vücudu titriyordu. Kolları şiddetli bir deprem gibi sarsılıyordu. Titreye titreye elini uzattı küçüğe. Elleri arasına bembeyaz kesilmiş minik elleri aldı, tuttu kendine çekti. Yanıp tutuştuğu hasretiyle sımsıkı sarıldı. birazcık sadece birazcık sevgiye ihtiyacı olan kızı tüm sevgisiyle sarıp sarmaladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TACAL
Mystery / ThrillerRüzgârın gamsız uğultusu her sineye çarpışta bir duvar örüyorsa, yorgun bir hayat yeniden doğuyor demektir. Susuz fikirlerin kurak toprakta filiznemesi gibi; bir insan düşünün. Her şeyiyle mükemmel duran fakat beyni küçük şeytanlarına ev sahipliği...