TACAL

♛2♚"Şeytan Tacı"

...  Benim dünyama TACAListana hoş geldinizzzz.

Medya-Tekin And Bahadır Sağlam ,Kır papatyası
Medyadaki şarkı ile dinlemenizi tavsiye ederim . Bölüme çok uygun olduğunu düşünüyorum.

Evvettt, yeni bölüm ile ben geldim umarım beğenirsiniz.
1. Bölüm için yapmış olduğunuz yorum ve oylar için çok çok teşşekür ederim efem...             

       İyi okumalar

Güvenmek... Koşulsuz şartsız karşındakine güvenmek, mutluluktur, huzurdur, sevgidir. En çokta yıkımdır. Ufak bir sarsıntıda kırılan dal parçasıdır. Kimi zaman meyve ağacı olur insana, kimi zaman ise koskoca bir çınar. Olurda kırılırsa o dal, yasak meyveyi tatman için canlanır bedeninde yıkılmışlık. Ya da göğün en büyük yıldızıyla ihanet eder. Gölgesiyle avutur belki de kandırır. Vakit geldi mi bir başına bırakır.

2016/Eylül   İTALYA-Katanya

Son kez odasını kontrol etti. Hiç bir eşyasının burada kalmasını istemiyordu. Hey şeyinin tamam olduğuna kanaat getirdi.

Son bir şey kalmıştı. Üzerindeki kıyafetlerinin elverdiği kadarıyla seri hareketler ile çatı katına çıkan seramik merdivenleri tırmandı. Katta bulunan tek odanın ahşap kapısını aralayıp, eski çalışma odasına girdi. Bu dört duvar arasında bulunan tekli koltuğuna doğru yanaştı yavaşça.

Bu koltuğu çok özleyeceğini düşündü. Boş vakitlerinde çoğunlukla burda oturup düşünür ve plan yapardı. Avucunun içindeki kıvılcımları fütursuzca alevlendirirken, beyninde hayatları yok edip elinde canlandırıdı kavrulan ateşi.

Koltuğu parkeye doğru kaydırdı. Yere diz çöküp zeminin büyük bir kısmını kaplayan kaşmir halısını katlayarak gizli bölmesini gün yüzüne çıkardı. Elleriyle yeri yoklayarak boşluk olan bölgeyi tespit etti ilk önce. Sonra da elini yumruk yapıp beş defa ezberlediği köşelere vurdu.
Parke parçası adeta  özgürlüğünü ilan ederek zeminde iki cm havaya kalktı. Genç kız zorlanmadan parkeyi çıkarıp köşeye bıraktı. İçindekilerin aksine, oldukça eski, hiç bir numarası olmayan düz ceviz ağacından yapılmış sandığı çıkardı ve aheste aheste taht kurmuş yerinden kaldırıp dizlerini önüne bıraktı.

Açıp içine bakmaya zamanı yoktu. Bu yüzden gizli bölmeyi kapatıp hızlı bir şekilde  odayı eski haline getidi. Sandığı kucaklayarak çıktığı merdivenleri dikkatli bir şekilde indi.

Tamamı mavi ve beyazın eşsiz uyumundan oluşan odasına girer girmez içi ferahladı ve birazcıkta huzur buldu sanki. Huzuru tamamen dolu dolu yaşamamış biri için bu çok küçük bir paydı  "birazcık".
Sandığı iki kişilik beyaz yatağının üstünde ağzı açık olan valizine yerleştirerek fermuarını biraz zorlansada kapattı. Derin bir nefes verip valizi yatağından kaldırıp yere indirdi.

Odasına  şöyle bir göz gezdirdi. Bütün eşyaları toplanmış ondan önce Ankara ya yollanmıştı bile. Sadece özel eşyaları onunla seyehat edecekti.

Her şeyi hazır olunca valizini ve çantasını alarak dış kapıya doğru ilerledi. Kapının önünde hazırolda bekleyen koruması Jay genç kızın çıktığını görünce hemen yanına vardı ve elindeki valizi alıp arabanın bagajına yerleştirdi.

Genç kız samimiyetten tamamen uzak yüzündeki sahte  gülümseme ile Jay 'e dönerek " Teşekkür ederim Jay . Arabayı ben kullanmak istiyorum. Havalimanı otoparkından alırsın." Dedi. Ne kadar zorlansa da İtalyanca bunları dile getirmeyi başardı. Özel ders falan görmüştü fakat kimse sular seller gibi konuştuğunu idda edemezdi.