20.bölüm

177 42 90
                                    

Multide tatlış Özgür var.Vote vermeden geçmeyin lütfen söylmeden geçmiyim.Neyse hadi iyi okumalar...

Bölüm şarkısı
Pera-kimseler

"Unutamayacak kadar çok sevmiştim seni."



Özgür'den

Hayat acımasızdı çoğu zaman.Ne istediğimiz şeyleri yaşayabiliyorduk ne de istediğimiz gibi davranabiliyorduk.Yoruyordu hayat,hayallerimiz bir rüya olarak kalıyor ve imkansızlık olarak kalıyordu sadece.
Benimde hayallerim vardı.Olmasını istediğim ama imkansızlık olarak devam eden bir sürü hayallerim vardı.

Sıkıntılı nefesimi dışarıya verdim.Nefret kırıntıları görmüştüm o çimen yeşili gözlerde.Her zaman sevgiyle bakan gözlerde nefreti görmek acıtmıştı canımı.O hiç öyle bakmazdıki bana.O çimen yeşili gözlerde hiçbir zaman nefret olmamıştıki.Içten gülümsemesi,hayat dolu bakışları vardı.Şimdi böyle olmak çok zordu.Elimi uzatabilecek kadar yakın olmasına rağmen bir o kadar da uzaktı.Halbuki ben onu kurtaran adamdım bu hikayede.Şimdi kötü olamazdım.

Uzun süredir görüşmüyorduk azrayla.Tek istediğim onun güvende olmasıydı.Benim yüzümden başına bir şey gelmesini istemiyordum.Ona bir şey olma ihtimali bile kalbimin sıkışmasına yetiyordu.Son görüşmemiz de kendimi tutamamıştım.Bile bile kendini tehlikeye atması can sıkıcıydı.Kaç defa ondan uzak durmasını söylemiştim ama o beni dinlememişti.Geçen onca yıldan sonra ilk defa beni dinlememişti.Bu kadar mıydı yani bana olan sevgisi.O poyraz kadar da mı olamamıştım?Onu öldürmek isteyen birine güvenmek ne kadar mantıklıydıki?

Oturduğum banktan yavaş hareketlerle kalktım.Bugün izin günümdü.Normalde olsa azrayla buluşup bir şeyler yapardık.Burukça gülümsedim.Hep o arardı.Ama poyraz hayatımıza girdiğinden beri bir kara bulut çöktü üzerimize.Ona karşı anlayamadığım bir şeyler hissediyordu ve ben bunu engelleyemiyordum en acısı buydu sanırım.Saçlarımı karıştırdım.Özlüyordum işte ne kadar kızsamda özlüyordum.Ne ara bu kadar bağlanmıştım hiçbir fikrim yoktu ama onu kaybetmek isteyeceğim en son şeydi.Kaybedemezdim bu saatten sonra onu.Gerekirse anlatırdım her şeyi ne olacaksa olsundu artık.

Çok fazla tanınmayan bir inşaat şirketinde mimarlık yapıyordum.Azra hep mimar olmamı isterdi bu yüzden işimi çok seviyordum.Azra her zaman yanımdaydı.Her konuda destek çıkmıştı bana.Aramızda beş yaş olmasına rağmen çok fazla iyi anlaşıyorduk.Ilk başlarda benim için küçük bir kız çocuğu gibiydi.Ama nerden bilebilirdimki bu kız çocuğunun ileride kalbimi çalacağını?
O kadar farklıydıki benim için.Çok değerliydi,çok özeldi.Çimen yeşili gözleri hep düşlerimdeydi.Hep aklımdaydı.Ben onu bu kadar severken başka birinin sevecek olma ihtimali bile karnıma yumruk yemişim gibi bir his veriyordu.Onu kaybedersem bende kaybolacaktım.Onsuz yapamazdım.Cebimdeki sigara paketinden bir dal çıkardım.Salıncakta bir ileri bir geri giderken aklıma yaşadığımız onca anıdan bir tanesi geldi.

Burada olduğunu tahmin etmek zor değildi.Ne zaman kendini mutlu hissetse evlerinin yanındaki parka gelirdi.Sallandığı sallancağın arkasına geçip beni farketmesini bekledim.Kısa bir süre sonra kaşlarını çatıp arkasına döndü.Beni görünce şaşkınlıkla ağzı aralandı.Gülümsedim.Kısık bir sesle
"Özgür."Deyişini işittim.
"Azra"
"Özgür"
"Azra"
"Özgür" gülümseyip konuştum.
"Hey buna bir son verecek misin artık?"Gülümseyip kollarını sıkıca bana doladı.Bende sıkıca kollarımı ona sardım.Huzur veren kokusunu içime çektim.

Anılar gözümün önüne geliyordu birer birer.Geçmişte kalmıştı her şey ama hiçbir şey geçmemişti.Zamanla unutulmuyordu alışıyorduk sadece.Zaman alıştırıyordu acılara.Bunca zaman sıradan bir arkadaştan başka ne olmuştumki.Ne zaman Azranın kalbinde bir yer edinmiştimki.Hiçbir zaman.Unutamayacaktım onu ne kadar zaman geçerse geçsin sevecektim.Ben ilk defa bu kadar sevmiştim,ilk defa bu kadar bağlanmıştım.Sevilmek istiyordum benim onu sevdiğim gibi onunda beni sevmesini istiyordum.Ben korurdum onu tüm kötülüklerden.Severdim hiç bıkmayacak kadar çok.

Bir Aşk Vakası (Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin