Dost.
Hayatımızda çok farklı yerlerde, çok farklı zamanlarda karşımıza çıkan insanlar vardır.
Kimisi birden en yakının kimisi birden en uzağın olur.
Dost, sana yakın olan bir kavramı simgeler. Güvenin sağlam tarafı, sırlarının ortağı, kederinde, üzüntünde, sevincinde yanında olan insandır.
Dostunu iyi seçmeli insan. Güvendiği dağlarının sağlam olması gerekir ki sırtını yasladığında suyun akıntısına kapılıp gitmemek için.
Yanlış seçimler yanlış doğruları doğurur insanlar için. Yanlış insanlarda peşinde yalanları sürükler gelir farkında olmadan. Dostun yanlış seçilmesi hayatında belki küçük belki büyük yaralara sebep olur. Ama yanlış dostun yanında getirdiği yanlış aşk işte o hayatındaki bütün doğruları götürüp elinde boş bir cevap anahtarına sahip olmanı sağlar.
Bazı insanların seçimlerini kime göre veya neye göre yaptıklarının sonucunun getirileri de sana göre veya bana göre farklıdır. Ama bir gerçek vardır ki insan en yakınlarından uğradığı ihanetleri kolay kolay hazmedemez. Sahte yüzlerde gördüğü gülümsemeler tüm hayatına mal olur.
Dostluk sadık kalmayı bilenler içindir.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Okul çıkışı en sevdikleri kafeye gitmekte olan grup hayatlarından çok memnundu. 4 seneleri aynı okulda, aynı sınıfta, hatta aynı sıralarda geçmişti.
Gelenek halini almış cuma günü yemekleri gene her zamanki kafelerinde olacaktı. Kafaye varan grup her zamanki yerlerini almıştı tabi. Kafe tam öğrencilere göre dizayn edilmişti. İki kattan oluşan yer, alt katında yemek içmek için masalar bulunurken, üst katı internet kafe tarzı tasarlanmış artı olarak bilardo masasına yer verilmişti. Grup genellikle alt katı kullansa da okuldan erken çıktıklarında üst kattada vakit geçiriyorlardı.
Siparişlerini veren grup günün değerlendirmesini bir diğer değişle dedikodusunu yapıyorlardı. Cam kenarında oturan Cem sevgilisine bir yandan sarılıp bir yandan da ortama bomba etkisi yapacak bir dedikodu atmıştı,
- Gençler duydunuz mu bilmem ama bizim şu edebiyatçı geçen sene bizim matematik dersine giren hocayla sözleniyormuş.
Cem'in söylediği sözden sonra herkes bir an susmuş Sude'nin hafif dozda bağırmasıyla daha doğrusu çığlığıyla herkes ona dönmüştü.
- Oha! Oğlum nerden öğrendin? Ben ki dedikodu işinde uzman bir insanım, hiç bir yerden hiç bir kimseden duymadım. Benim elimden bir uçan kurtulur oda yükseklik korkumdan dolayı. Sen nasıl öğrendin yaaa? Ama bu olayı ilk benim öğrenmem gerekti okuldaki bütün krallığım sallantıya girecek senin yüzünden. Ooofff yaaa ooff? Neden ben neden?
Sevgilisinin sızlanmasına dayanamayan Ozan, Cem'e masanın altın bir tekme hediye edip sevgilisine sarılıp,
- Hayatım biliyorsun bizim edebiyatçı Cem'lerin en yakın aile dostunun akrabası. E hocanın da bizim okulda olduğunu öğrenince Cem'in annesiyle sohbet ederken o arada duymuştur. Bizim bu salak nerden bilecek yoksa bunu? Hem şuan bir tek biz biliyoruz. Yani sallantıda olduğun falan yok. Sakin ol hayatım.
Biraz daha sakinleşen Sude gruba dönüp bugün öğrendiği olayı masaya yatırdı. Konun ehli olduğu için kesip biçti arkadaşlarına servis etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Devrimin Rüyası
Ficción GeneralAşk neydi? Peki ya sevgi? Aslında herşey bir görüşle başladı. Aşkın var olduğunu bilen ama aşkın sadece bir seferlik olduğuna inanan bir Adamla, Aşkı hiç tatmamış ama anne ve babasının gözlerinin irislerinde bile o aşkı yaşayan bir kadının hikaye...
