"Merhaba. Ben Kim Chayeon. California'dan bu sene geldim. Çoğunuzu tanıyorum. Sizler de beni tanıyorsunuz. İki sene beraberiz, eğer bir sorun olmazsa. Umarım güzel bir sene yaşarız."
Sehun gözlerini aşağı doğru indirdi.
"Çok güzel olacak Chayeon. Em...
Sehun iyi olduğuna karar verince dışarı çıktı. Kapının önünde onu bekleyen Chayeon'dan haberi yoktu. Chayeon, Sehun'un ağlamış olduğunu anlamıştı tabiki. Her zaman anlardı. Onun her anında yanındaydı. 4 yaşından beri. Üç yıl önceye kadar.
"Umurumda değil ama istersen revire gidip bir ağrı kesici al. Kötü gözüküyorsun." Sehun saçlarını karıştırdı. "Gerek yok." Onu bu halde görmesini istediği son kişi Chayeon'du. O sırada yan taraftaki kızlar tuvaletinden Shin Hani çıktı. İkisini görünce şaşırdı ve yanlarına geldi. "Derse girmediniz mi?" "Müdürün odasındaydık. Dersin bitmesini bekliyoruz." Chayeon, Sehun'un bu kıza cevap vermesine şaşırmıştı. Sahiden kimdi bu kız? "Merhaba Chayeon." Biraz soğuk bir şekilde selam verdi kız. "Merhaba?" Tanımadığı sesinin tonundan belliydi. "Ah beni hatırlamadın. Tabi. Ben Shin Hani. Beni en son gördüğün zaman 15 kilo kadar fazlalığım vardı." Kız tebessüm etti. Chayeon en sonunda hatırlamıştı. "Oh! Hani-ah!" Kıza sarıldı. Sehun dudaklarını büzdü. Bunca yıl sonra bu ne samimiyet? "Ne kadar da değişmişsin! Çok güzel gözüküyorsun! Sana söylediğim gibi hala yüzmeye devam ediyor musun?" Hani biraz mahcup oldu. "Şey evet. Geçen iki sene önce lisansımı aldım." "Vay canına. Seni tebrik ederim." Sehun anlamıştı. Shin Hani'nin küçükken görünüşüyle ilgili sorunları vardı. Hatta bunun onu intihara kadar sürüklediği konuşuyordu. Ama sonra Chayeon ile arkadaş olmuş ve ona nasıl zayıflaması gerektiği ve hayatın güzel görünmekten ibaret olmadığını anlatmıştı. Onu Chayeon kurtarmıştı. Spora yönlendirip hayata döndürmüştü. Sosyal ilişkilerinde yardımcı olmuştu.
"Şey olayları arkadaşlarımdan duydum." Hani ciddiyete bürünmüştü. "Sen gerçekten Sehun'a vurdun mu?" Chayeon Sehun'a baktı. "Sana vurdum mu Sehun?" Sehun gözlerini kıstı. Ne yapıyordu bu? "Küçük bir çıkışma oldu." Dedi en sonunda. Chayeon Hani'ye döndü. "Bir sorun mu var?" Hani, Chayeon'a doğru bir adım attı. "Bir daha sakın!"
"Bir daha sakın mı?" Soojung hayretle sordu. Chayeon, Soojung, Yoona, Sooyoung ve Yesol ortak tuttukları stüdyo daireydi. Burası herkesindi. Kirası ortak ödeniyordu. Sehun, Jongin, Hyunsik, Kyungsoo ve Hyoshin de buna dahildi. Okuldan sonra, tatillerde, yaz tatilinde, sınav öncesi çalışmalarında kısacası canları ne zaman isterse buradaydılar.
Stüdyo daireleri:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Evet! Aynen öyle dedi." Chayeon ağzına bir pepero krakeri attı. "Bu kız yürek mi yemiş? Ona ne ki?" Yoona şaşkındı. "Sen ne dedin?" Chayeon sırıttı. "Peki, dedim." "Peki mi?" Sooyoung kahkaha attı. "Evet. Peki dedim." "Peki niye? Yani bunu neden... Yani neden böyle bir cevap verdin?" Chayeon dizine yattığı Soojung'a baktı ve doğruldu. "Çünkü Shin Hani, Sehun'a aşık!" Dört kız da hep bir ağızdan: "OHA!!!" diye haykırdı. "Siz salak mısınız niye bu kadar şaşırdınız ki? Bunca yıl gözünüzün önündeydiler hiç mi fark etmediniz?" "Bunca yıldır da sen burada değildin sen nerden biliyorsun?" Yoona Chayeon'a yastık fırlattı. "Çünkü aşkım Yoona, sizden fayda gelmeyeceğini anladığımda gittim Yoo Rachel ile konuştum. Oda bana anlattı. Bunca yıl neler olmuş da haberim olamamış!!" "Vay bak sen Rachel'e." Yesol telefonuyla saçını karıştırdı. "Aslında mantıklı." Soojung konuşmuştu. " Hani, Sehun'un yanından ayrılmıyordu. Hele sen gittikten sonraki ilk zamanlar. Ama Sehun ondan kesinlikle hoşlanmıyordur!" "Sehun tabiki de Hani'den hoşlanmıyor!" Chayeon bunu öyle bir söyledi ki kızlardan ses çıkmadı. "Biricik platonik aşkını incittiğim için bana çok kızgın. Ama Sehun'un bunu anlayacak kadar duygusal zekası olduğunu zannetmiyorum!" "Olaya gel!" Yoona eğleniyordu. "Ama şöyle bir durum var kızlar!" Sooyoung dizlerinin üzerine oturdu. "Hani, şişko bir asosyal iken onu bu hale Chayeon getirdi. Siz bence best olmasanızda iyi arkadaştınız. Ve o sana çok şey borçlu! Şimdi onun birden Sehun'un tarafına geçmesi adilik değil mi?!" "Kesinlikle öyle seni tebrik ediyorum Park Sooyoung!" Yesol ellerini çırptı. "Teşekkür ederim Yesol!" Kızlar Chayeon'dan bir cevap bekliyordu. "Sence Chayeon-ah?" "Bencesi şu." Kızlar Chayeon'a yaklaştı. "Bu savaş çetin geçecek!"
