Kurtsuz Çürük Elma

BÖLÜM 10

densar216
@BüşraAlbeni
@Cananetin9

💞💞💞💞💞💞💞💞💞💞💞💞💞
karşımda üstü çıplak bir şekilde tam karşım duruyor durumun farkına varıp ellerimle gözlerimi kapayım arkamı döndüm.
“senin burada ne işin var ayrıca bura kuzenimin odası sen niye bu halde dolaşıyorsun ayıp ayıp burada aile yaşıyor ya yengem girseydi içeri” dedim hızlı hızlı çünkü ben utandığımda ve heyecan yaptığımda hızlı konuşma gibi salaklık yapan biriydim şuan yanaklarım domates şeklinde arkamı dönmüş olmama rağmen ellerim gözlerimi kapamış bir vaziyette kendi kendime utanmaya devam ediyordum.Arkamdan gelen sesle
“Siz Barışla kuzen misiniz yani?” dedi. Alt dudağımı ısırıp kafamı aşağı yukarı salladım.
“Peki neden okulda söylemedin bunu” dedi.Kızgın bir tonda neye sinirlenmişti ki bu yine tek elimle gözlerimi kapatmaya çalışıp diğer elimi hava kaltırıp işaret parmağı sallayarak konuşmaya başladım
“ Sanane hem şu üstüne bir şey giy artık az önce de sorduğum gibi yine kuzenimi sorcam Barış nerde” dedim.
“Duşa girdi biraz fazla enerji harcadık az önce ” dedi bıkkın bir ses tonuyla aklım belki fesat çalışa bilir elimi gözlerimde çekip şaşkın bir halde hızla arkamı dönüp
“Neee siz yoksa gay misiniz bak öyleyse bana söyleye bilirsiniz” dedim şaşkınlıkla Pusat öfkeyle gözlerime bakıp bana yaklaştığı an vücuduna kaydı gözlerim pürüzsüz bir vücuda sahipti kaslarıyla daha çok ön plana seriyordu bunu ne yaptığım farkına varıp tekrar gözlerimi kapattım.
“Ya bak git üstüne bir şey al gerçekten hiç hoş değil ya” dedim isyan edercesine
“Hoş değil mi sen ciddi misin “ dedi alaycı bir tonda kafamı aşağı yukarı sallayıp
“Evet hoş değil “ dedim. Bi kapı sesi duydum bir anda sonra tatlı kuzenimin kızgın sesini
“Siktir Tutku kızım ne işin var burada senin sakın gözlerini açMA Pusat sende defol git dolaptan bir t shirt giy üzerine” dedi. Yanıma yaklaşan ayak sesleriyle heyecanlanıp yine hızlı hızlı konuşmaya ve saçmalamaya başladım tabi
“ Barış sen gay misin bak öyleysen söyle bana canım kuzenim ne yaptınız burada ayrıca zaten gözlerim kapalı gördüğün gibi ayrıca buraya senle konuşmaya geldim “ dedim. Barış
“Ne saçmalıyorsun acaba Tutku ne gayin den bahsediyorsun sende iyi biliyorsun böyle bir şey yok ayrıca  o gözlerini ben aç diyene kadar öyle kalacak ve ne konuşacaksan akşam konuşuruz.” Dedi kızgınlıkla bıkkıncA nefesimi verip
“Az önce aman neyse tam gay değilseniz sorun yok o zaman sen de şu arkadaşına söyle giysin artık üstünü gözlerim ağrıdı.” Dedim bıkkınca
“Tamam aç Bücür” bu ses Pusata aitti ne çok kalın ne de çok ince müzik tınısı gibi geliyordu kulağıma sanki ellerimi gözlerimden çekip gözlerimi açtım çok sıktığım için küçük parıltılar görüyordum etrafta gözlerimi ovup tekrar baktığımda Pusat gözlerini dikmiş bana bakıyordu Barışta giyinmişti bu arada demek o kadar uzun sürmesi Barıştan dolayıdı.

Yemek masasında Pusat karşımda Barışsa yanıma oturmuş bir şekilde yemek yiyorduk Pardon yemeye çalışıyordum. Heyecanlandığım için yemek yiyemiyordum yetmemiş gibi zorladığım an çıkarcığımı bildiğim için tabağımdakilerle oynuyorum şuan amcamlar bu huyumu bilmiyordu gerçi sadece annem bilirdi bunu annemi hatırlayınca istem dışı gözlerim dolmuştu. Murat amcanın konuşmasıyla kafamı kaldırdım da Pusatla göz göze geldim bir kuşun kanadı kadar hızlı atmaya başladı yutkunmayı denesem de olmuyordu boğazımda yumru varmışçasına engel oluyordu. Murat amcanın sorusuyla gözlerimi Pusattan çekip Murat amcaya baktım
“ Tutkucum amcandan duyduğum kadarıyla derslerinde gayet başarılıymışsın 12. sınıf olabilirsiniz ama önünüzde ki sınav çok önemli hangi bölüm okuyacağına karar verdin mi bakalım” dedi.

“Evet efendim hemşire olmak istiyorum” dedim. Amcam dolu gözlerle bana baktığında benimde gözlerim dolmuştu.Annemin mesleğiydi çünkü
“Ne güzel aferin kızım bizim çocuklar daha karar bile vermedi gerçi ben işletme okumasını istiyorum ama” dediğin de Pusata bakmıştı Pusat babasına öfkeyle nefretle  bakıyordu nedeni bilmesem de merak etmiştim galiba bu gece Barış bol bol konuşacağa benziyor. Masayı toplayıp bulaşıkları makineye dizerken yengem mutfağa gelip
“Tutku kahve yap bir tane sade diğerleri orta” diye emir verip gitmişti. Kahveyi çıkarıp tezgaha koyup cezveyi aramaya koyuldum en üst rafta olduğu için ulaşmakta zorlanıyordum sonun da sıkılıp kendi kendime
“Hayır anlamıyorum allah’ım azıcık daha boy verseydin kötümü olurdu yani” dedim ayağımı yere vurarak boynumda hissettiğim nefesle nefesim tutulmuşçasına nefes almayı bıraktım. Kulağıma değen dudaklar vücudumda elektriklenmeye neden oldu.
“Bence kısa boy sana yakışıyor bücür” dedi hafif ses tonuyla iltifat mı etti şimdi bana yok ya daha neler Pusat
“Ayrıca bücür bowling salonunda da söylediğim gibi titreyince komik oluyorsun” dedi al işte yine eski odun Pusat geri döndü. Utancımdan hızla arkamı dönüp konuşmaya başladım.
“Ben titremiyorum tamam mı korktum bir kere arkamdan öyle gizli gizli gelen biri olunca ceza meselesin den sonra üzerimde kalmış etkilendiğimden değil yani” diyip gözlerine baktım. Pişmanlık yoktu gözlerinde kömür karası gözler beni hipnoz edercesine kendine çekmeye yetiyordu kalbim hızlı atarken ayaklarım krema kıyamı almıştı yine midemde oluşan iç gıdıklayıcı kramplar buna eşlik etmesi şuan ki durumu hiç iyi tetiklemiyordu tabi alt dudağımı dişlerimin arasına alıp kemirmeye başlamıştım bile gözleri dudaklarıma kaydı bi anda boğazımı temizleyip gözlerine bakmaya devam ettim boğazım sanki günlerce sus içmemişçesine kurumuştu. Organlarım bana isyan eder gibi ayrı telaş içindeydi böbreklerim kurmuş gibi sızlıyor ciğerlerim göğüs kafesimin kemiklerine batmışçasına sızlıyordu. Ama bu hafif oluşan şeyler hoşuma gidiyordu sanki öksürük sesiyle hızla geri adım atıp korkuyla baktım Evet şuan bizi yan yana görmemesi gereken biri görmüştü bile…