Nolur Sev'me' Beni.

Uyumak.

Yazar'dan.
-Eymen!" Sinirli bir ses şirkette varlığını belli edercesine bağırarak tüm gözleri üzerine çekti. Bu bakışlar arasında genç çiftin merak dolu bakışları vardı. Genç adam 'bir dakika daha bekleyemezmiydin anne?!' diye homurdanıp genç kızın kollarından sıyrılmasına izin verdi. Asya kalp atışlarını dizginlemeye  çalışarak bir kaç adım daha geriye gitti. Derin nefes alarak yüzüne zoraki gülümseme kondurmaya çalıştı.Az önce yaşadıkları yakınlaşma soğuk terler dönmesine sebep olacak cinstendi.  Soğuk hava titremesini daha da çoğaltırken burnuna dolan erkeksi koku bakışlarının beline gitmesini sağlamıştı. Etrafına kaşları çatık bir şekilde bakmayı erteleyerek beline sarılan kolların sahibine şaşkınca bakmaya başladı. Eymen kızı kendine hapsetmek ister gibi sıkıca sarıldı.
-Oğlum !"Diyerek bu çiftin aşk dolu bakışmasını bölen kadın gülümseyerek oğluna baktı. Bu gülümsemenin sahte olduğu bariz belli olsa da hiç kimse söylemeye cesaret edemedi.

Asya'dan. Bir kaç saat sonra)
-Sende Eymeni bırakıp buraya geldin yani?!" Diye çıkışan Burcuya göz devirip sıkıntılı bir ses tonuyla konuştum.
-Ne yapsaydım?! Onca imada bulundu bana karşı. Yaa 'oğlumun başı yandı bari geleceği güzel olsun' ne demek!" Diyerek yerimde dikleşip kaşlarımı çattım. Müge gözlerini kapatmış bir şeyler düşünüyordu. Burcu 'yok ben seninle uğraşamayacağım' der gibi bakıp Mügeye yöneldi.
-Mügecim sen ne düşünüyorsun?" Diye sorduğunda Müge asık suratıyla bir şeylerin yolunda gitmediğini belli etdi. Burcu Mügeyi gülümsetmek adına sinirlerimi tavana çıkaracak o sözleri söyledi.
-Kız yoksa sende mi dünya evine giriyor_ " Dediğinde lafını bitirmesine izin vermeden kafasına yastık fırlattım.
-Rüyanda dahi göremezsin sen evliliği!" Diye çıkışarak bir yastık daha Mügeye fırlattım. Burcu bana dil çıkardığında bu iş yastık savaşına dönmüştü.
-Ayy! Yeter saçım bozuluyor" Diye bağıran Burcu kafasına yediği yastıkla koltuğa düştü. Kahkaha atmaya başladığımda yüzüme gelen yastıkla bende koltuğa düştüm. Yüzümün aldığı şaşkın ifadeye bakıp kahkaha atan kardeşime 'cık cık cık' der gibi bir bakış attım.
-Bu bakışı sakın sevgiline atma! Çocuk seni iki saniyede çöp poşetine koyup geri yollar" Diyen Burcuya 'çok kötüsün' diyerek karşılık verdim. Kızların etekleri o kadar yukarıya kalkmıştı ki, iç çamaşırlarının renkleri belli oluyordu.
-Kırmızı mı? Akşama ne işler çeviriceksin sen?" Diyerek kötü gülücüklü bir imada bulunduğumda ağzı açık bir şekilde bana bakmaya başladı. Kendine geldiğinde yutkunup hemen atağa geçti.
-Sevgilisi olan sensin! Hem ben sevgilimle aynı odada uyumuyorum " Diyerek okları bana yönelettiğinde gözlerimi kocaman açıp 'kurnaza bak sen' bakışları attım ona.
-Uyumak masum bir eylemdir !"
-Sarmaş dolaş uyuyorsunuz siz! Onada mı masum diyorsun"
-Ne var yani sarılmışsak?!"
-Ona sarılmak denmez bir birine yapışmak denir!"
-Sen nerden biliyorsun biz nasıl uyuduk?!"Diyerek kaşları çatıp sorgularcasına yüzüne baktım. Müge aramızda gelgit yapmaktan bıkmış olacak ki, konuştu.
-Yeter ama! Kafam karıştı benim" Diye yakınan Mügeye baktığımızda ikimizde aynı an da 'yuh' dedik. Kız elinde bir kase mısır tutmuş,arada ağzına tıkıyordu.
-Kızım dizi mi çekiyoruz bu ne?!" Diyerek elindeki kaseyi işaret ettiğimde bir keseye bir de bana bakıp konuştu.
-Tanıştırayım ben sizi. Bu kase içindekinede mısır denir, kasecim bu  ablam Asya ,haa! şu kapıdakı da onun sevgilisi"Dediğinde gözlerimi kocaman açıp kapıya baktım. Gerçektende duvara yaşlanmış bizi izliyordu! Ne kadar süredir burada acaba?
-Sen ne ara geldin buraya?"
-Merak etme saçmalıklarınızın bir kısmını duydum" Diyerek yüzüne eğlenir bir gülümseme kondurdu.
-Çok rahatladım! "Diye dalga geçtiğimde kendi hareketime göz devirdim.
-Biliyorum bebeğim. Ama aşk itirafını da duymak isterdim" Dediğinde hemen itiraz etmeye çalıştım. Dudaklarımın üzerine konulan buseyle şaşkınca Eymene bakmaya başladım.
-Hadi tüyelim buradan! Bunlar şimdi öpüşmeye başlarlar, arada kaynarız sap diye!" Diye homurdanan Burcuya kaşlarımı çatarak bakmak istesemde gözlerine kenetlendiğim bu adamdan uzaklaşamıyordum.
-Neden senden uzaklaşamıyorum?" Diye sorduğumda  bu sorunun cevabını vermekten korktuğumu anladım.
-Çünkü, benden uzaklaşmak istemiyorsun" Dediğinde kafamı olumlu anlamda salladım.
-Haklısın!"
-Yani beni sevdiğini kabul ediyorsun!" Diye heyecanla karışık bir cevap verdiğinde gülümsemedin edememiştim.
-Ben..."