İFTİRA-1

6.9K 59 6
                                    

İFTİRANIN BIRAKTIĞI İZ

Mert aklını kaybetmişti.Nefsine uymuş ve bir hiç uğruna Masum bir gencin hayatını bitirmişti. Sadece onunla kalmamış kendi hayatını da bitirmişti.Şimdi ise elinde hiçbir şey yoktu. Aklını kaybetmiş ve akıl hastanesine kapatılmıştı.Yaklaşık on yıl kadar önce yaptığı hatanın, attığı iftiranın bedelini böyle ödüyordu.

Ali kendi halinde saf bir gençti. Annesi ve babası yıllar önce kanser hastalığından dolayı ölmüştü. Bu hastalık kendinde de vardı.Hastalığı çok hızlı ilerlemekteydi. Fakat Ali bunun farkında değildi. Şimdi ise bir esnafın yanında çalışıyor , geçimini sağlamaya çalışıyordu. O kadar saf ve temiz bir yüreği vardı ki hiçbir canlıya zarar vermezdi, kimsenin kalbini kırmazdı. Bu yüzden de mahalleli onu çok severdi. Mahallede onu sevmeyen bir genç vardı. Mahalleli onu sürekli yücelttiği için çok kıskanıyordu.Onu mahalleden göndermek istiyordu. Ama bunun normal şartlarda mümkün olmayacağını da biliyordu. Onu kendi planıyla göndermeye kara karar verdi. Çok düşündü ve ona iftira atıp kimsenin yüzüne bakamayacak hale getirip mahalleden gönderecekti.Günlerce kendi kendine plan yaptı ve iğrenç oyununa başladı.Ali'nin çalıştığı yerin sahibinin yanına giderek bulduğu kötü iftiraları söylemeye başladı.Adam ilk başta inanmadı. Fakat Mert bu ihtimali de düşündüğü için sahte belgeler hazırlamıştı. Adama gösterdi. Adam bunları görünce Mert'e inanmak zorunda kaldı ve Ali'yi de işten çıkardı. Bu iğrenç iftirayı tüm mahalleli duydu. Onlar da Mert'e inandılar. Şimdi ise Ali'yi seven hiç kimse kalmamıştı. Ali kimsenin yüzüne bakamıyordu.Hastalığı da hızlı bir şekilde ilerliyordu. İş bulamıyordu. Zaten bulsa da çalışacak kuvveti kalmamıştı. Evindeki son erzaklarını kullanıyordu.Onlar da bitince yiyecek hiçbir şeyi kalmamıştı. Sonunda bu üzüntü,açlık ve hastalığın sonucunda evinde hayatını kaybetti. Mert işlerin bu kadar büyüyeceğini Ali'yi hayatından edeceğini düşünmemişti. Vicdan azabı çekiyordu. Her gün rüyasında Ali'yi görüyordu.Dayanamıyordu. Yaptığı çevirdiği bütün oyunlarını mahalleliye anlattı.Acısını dindirmek , kalbindeki acıyı biraz olsun hafifletmek istiyordu. Ancak bu mümkün olmuyordu. Bu iğrenç yükü üzerinden atamıyordu. Akıl sağlığını iyice yitirmişti. Mahalleli ile sürekli kavga ediyor ; bir yandan ağlıyor bir yandan gülüyordu. Mahalle halkı bu durumdan çok korkmaya başlamışlardı.Artık sokağa çıkamaz hale gelmişlerdi. Bu duruma dayanamadıkları için bir akıl hastanesine haber verdiler. Hastanedeki bazı görevliler Mert'i birkaç günlüğüne zar zor götürdüler. Gerçekten de akıl sağlığının iyi olmadığına karar verdiler ve onu hastaneye kapattılar.Mert bu şekilde kendi hayatını da karartmıştı.

Bu hikayeden de anlaşılacağı gibi iftira edilenin yanında edenin de canı yanar.

HATİCE

KISA HİKAYELERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin