CARL'IN PLANI
Jack her zamanki gibi kötü bir güne uyanmıştı. Her gün o olayların rüya olması için Tanrı 'ya dua ediyordu. O günün bir diğer üzücü yanı ise Albert'in ölümünün yıl dönümü olmasıydı.
Aşağı yukarı 3 yıl kadar önceydi. Jack ve Albert en yakın iki Arkadaştı. Bütün günlerini beraber geçirdikleri Amerika da büyük bir kumarhaneleri vardı. Her gün sayısız iş adamı gelip kumarhanelerinde saatlerce oyun oynuyordular. Yine bir gün her şey yolunda giderken oyunda milyonlar kaybeden bir mafya babası bağırıp çağırırken Jack ve Albert mafya babasının yanın gidip ona buradan gitmesini aksi taktirde onu dışarı atacaklarını söylediler. Bunu duyan mafya babası Jonathan silahını çekip onları tek hamlede öldürmemek için kendini zor tutuyordu ama etrafta kendisine bakan öfkeli bir kalabalık görünce kendine hakim olarak :
-"Bu olay henüz bitmedi sizi salaklar beni buradan kovmanın bedelini ödeyeceksiniz."dedi ve oradan sinirli ve hızlı adımlarla çıktı. Jack ve Albert bu laflardan korkacak kişiler değildiler çünkü daha önce bir çok çatışmaya girmiş kavgalar çıkarmış ve Jack 3 yıl Albert de 4 yıl yatmıştı. Bu sebepten onu umursamamıştılar ama yine de içlerine bir kurt düşmüştü.
Yorucu bir gecenin sonunda sabah olmuş , Jack ve Albert dinlenmek için ayrılarak evlerine gitmiştiler. Öğleden sonra tekrar kumarhaneye döndüklerinde ise kapının altına sıkıştırılmış büyük bir kağıt gördüler ve kağıtta "Beni dün gece umursamadınız ama bundan sonra attığınız adımlara dikkat edin ölümünüz benim elimden olacak siz kimsiniz ki beni o kadar insanın önünde rezil edersiniz !" yazıyordu. Jack bunun sadece bir göz korkutma olduğunu ve kendilerine kimsenin hiçbir şey yapamayacaklarını söyledi ama ikisi de bu konu hakkında tedirgin olmuştular. Onu bulup öldürmeleri gerektiğini biliyorlardı. Adamı araştırmaya başladılar. İlk önce kumarhanelerine her gece gelen Calvin , Abel ve Talon'a sorduklarında Talon şöyle bir cevap verdi:
-"Onu tabiki de tanıyorum. Belalı bir tiptir. Kumarhane kumarhane gezer ama henüz bir oyun kazandığını görmedim. İsmi Carl ama lakabı şeytan dır. Siz çok dikkat edin o kafaya bir şey koyduğunda aradan 100 yıl geçse bile o işini halleder."dedi. Bu sözlerin üzerine Jack ve Albert Carl'ı bulmak için kumarhaneleri gezmeye başladılar ve en sonunda Carl'ı tanıdığını söyleyen birini buldular ama Albert bu adama hiç güvenememişti çünkü adam ismini söylerken bile terettütte kalmış, daha sonra Kanye demişti ama Jack ise tam tersi adama kanı çok ısınmıştı. Kanye:
-Carl'ın takıldığı belli bir yer yoktur. En iyisi ben bu gün biraz araştırdıktan sonra siz yarın Whate Restoran'a gelin konuşuruz demişti. Zor zar kabul eden Albert ve Jack oradan ayrıldıktan sonra Albert bu konu hakkında bu adamın güvenilir biri olmayacağını ve onunla iş birliği yapmak istemediğini söyledi ama Jack Alber'e:
-"Merak etme.Adam iyi birine benziyordu. Hem neden bizi kandırsın? Sonuçta biz onun düşmanı değiliz.Yani..." derken Albert sözünü kesip :
-"Sorun da orda ya zaten. Bir kişi neden durduk yere bize yardım etsin?" Jack:
-"Hadi ama bu kadar kafana takma yanlış bir hamlesinde onu öldürürüz ve biter."Albert'in içi rahat değildi ama Jack onu zor da olsa yarın Kanye'nin yanına gitmeyi ikna etmişti.
Ertesi gün Jack ve Albert restoran'a gittiklerinde içeride kimse yoktu. Tam geri dönerlerken birdenbire karşılarına Carl çıktı . Carl silah doğrultarak:
-"Sizi aptallar. Bu kadar salak olduğunuzu tahmin etmemiştim." derken Jack ve Albert silahlarına sarıldılar ama o anda ikisi de kafalarına yedikleri darbe ile bilinçlerini kaybetmiştiler. Jack ayıldığında Albert kanlar içinde karşısında yatıyordu ve kendi elinde de silah vardı. ne olduğunu anlamaya çalışırken içeriye polisler girdi. Jack bir yandan ağlıyor bi yandan da silahını yere bırakıp ellerini kaldırıyordu. Defalarca kez olayı anlatmıştı ama 25 yıl hapis cezası yemişti . Aklından bir ses sürekli keşke Albert'i ikna etmeseydim de bu duruma duşmeseydik diyordu
OZAN
