lee : lisa'yı o kızla gördüğün her sefer suratın değişik bir ifade alıyor ve bu oldukça... şey, çirkin görünüyor.
kwon : yanlış anlamışsındır, iğrenme ifadesi o. sence çirkin olabilir mi bu surat?
lee : haklısın galiba. ama komik de görünüyorsun.
kwon : sen öyle bir kazık yesen ne olurdun acaba.
lee : kız ilkokul arkadaşıymış.
kwon : nereden biliyorsun?
lee : dedikoduları duymuyor musun hiç? tüm okul onları konuşuyor.
kwon : dinleme sen o dedikoduları.
lee : neden?
kwon : işte. biz neden bunu konuşuyoruz?
lee : ne kadar çirkin olduğumu konuşacaksak ben gidiyorum.
kwon : hayır hayır. felsefe dersi almaya başladım, gelecek sınava beni çalıştırmaya ne dersin?
lee : gelecek sınav bir ay sonra, soonyoung...
kwon : tamam ne olacak işte, erken başlamak her zaman iyidir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ugly
Fanfictionona normalden daha uzun baktığımı fark ettiğim an çok geçti, çünkü bana dönmüş, bakışlarıma karşılık veriyorken hemen karşımızda oturan annesini unutabilir ve yumuşatıcı kokusunun çoktan burnumu istila ettiği o kazağına gömebilirdim suratımı. eriyor...
