lee : hey.
kwon : sonunda...
lee : ne?
kwon : mesaj atmanı bekliyordum. sonunda yazdın.
lee : neden sen yazmadın?
kwon : sanki yazınca cevap veriyorsun. neyse. ne yapıyorsun?
lee : kendime sıcak çikolata yapacağım. sanırım biraz üşütmüşüm.
kwon : ben de sıcak çikolata içiyorum.
lee : çok seviyorsun galiba.
kwon : evet de, sen nereden anladın?
lee : şey, tahmin.
kwon : ah, tamam. bak tartışmayınca konuşamıyoruz işte.
lee : belki de buradan olmuyordur. anlarsın.
kwon : okulda kıçından ayrılmadığım zaman da laf ediyorsun ama.
lee : soonyoung...
kwon : adresini yazsana, geleceğim de.
lee : ciddi misin?
kwon : evet?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ugly
Fanfictionona normalden daha uzun baktığımı fark ettiğim an çok geçti, çünkü bana dönmüş, bakışlarıma karşılık veriyorken hemen karşımızda oturan annesini unutabilir ve yumuşatıcı kokusunun çoktan burnumu istila ettiği o kazağına gömebilirdim suratımı. eriyor...