[Final]

14.3K 1.2K 695
                                    


''Emredersiniz, Bay Park.''

Görevli asker başıyla selam verip yanımdan ayrıldı. Doğu bölgesindeki klanların her dört senede bir yaptığı toplantı bugündü ve burada olacaktı. Son toplantıda olanlar yüzünden Yoongi başkanlığından çekilmişti. En azından Jungkook giderken böyle söylemişti. Girdiğim krizden sonra bunu da Iseul'den duymuştum. Dolaylı yollardan değil de direk kendisinden duymak isterdim ama onu dört senedir görmemiştim. Güzel bir şekilde vedalaşmış olmamıza rağmen.

Ona kızgındım. Babamı öldürmüştü. Iseul o geceki kargaşada yaralanmıştı. Hana bunalıma girmiş ve hala da ilk günkü gibi duruyordu. Hekimlerin verdiği ilaçları çoğunlukla almıyor, sürekli ağlıyordu. Ziyaretine gitmek istesem de beni gördüğü an çığlık atmaya başladığı için bu fikri aklımdan çıkarmıştım. Olanlardan beni sorumlu tutuyordu. Nasıl Yoongi'yi engelleyebilirdim?

Onun babamın katili olduğunu öğrendiğimde içimde nefret duygusu oluşmamıştı. Bu normal miydi, bilemiyordum. Belki de intikam almanın ölenleri geri getirmeyeceğinin farkındaydım. Ama Yoongi değildi.

Sonradan öğrendiklerime göre o gece üvey annesini idam ettirmişti. Daha sonra onunla iş birliği içinde olanları. Klanının olduğu ormana iyice karanlık çöktüğünü söylemişti gelen haberci. Yoongi için endişeleniyordum. Onu görmeyi çok istemiştim ama ne yapacağımı ya da ne söyleyeceğimi bilmiyordum. İki kez, biri doğrudan diğeri dolaylı yoldan, onun birini öldürdüğüne şahit olmuştum. Nasıl gözlerindeki şefkate inanabilirdim? Ve neden dört sene boyunca beni arama zahmetine girmemişti? Belki de artık tutarlı olmayan ilişkimizle uğraşmak istemiyordu. Hatta şu an evli bile olabilirdi.

''Yine dalıp gittiniz, Bay Park?''

''Bana şöyle seslenmeyi kes!''

Iseul'ün koluma hafifçe dirsek attım. Benimle uğraşmayı seviyordu.

Babam öldükten sonra yasal ve tek varis olarak klanın başına ben geçmiştim. Okuduğum kitaplar sayesinde birçok şeyi biliyordum ama bunları pratiğe dökmediğim için fazla tecrübesizdim. Neyseki klanın yaşlıları bu konuda bana yardımcı oluyordu.

''Ama herkes sana öyle sesleniyor, Bay Park.''

''Gidip başkalarıyla uğraşmaya ne dersin?''

Oturduğu yerden kalktı.

''Hayır derdim ama akşam için hazırlanmam gerekiyor.''

Elbisesini tutup hafifçe eğildi.

''Size kolay gelsin, Bay Park.''

Bununla ciddi anlamda eğleniyordu.

''Gözüm görmesin seni.'' dedim gülerek.

''Emredersiniz efendim.''

Ona atmak için küçük bir şeyler aradım etrafımda ama o çoktan odamdan çıkmıştı.

...

''Hoşgeldiniz.''

Adını dahi bilmediğim adamın elini sıkıp gülümsedim.

Pek kalabalık bir toplantı olmayacak gibiydi. İlk kez ve en son gördüğüm toplantı fazlasıyla kalabalık olmuştu oysaki. Herhalde burada olmayanlar korkmuştu.

Clan - YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin