Iseul'un dürtmesiyle kendime geldim. Çocuk tam karşımda duruyordu.
Elini uzatmış tuhaf bir ifadeyle bana bakıyordu. Olayı kavradığımda hızlıca elimi uzattım.''H-hoşgeldiniz. Ben Jimin.''
''Min Yoongi.''
Hafifçe elimi sıkıp hızlıca çekti.
Bakışlarında anne ve babasındaki gibi kibir yoktu ama soğuk bir havası olduğu kesindi.
İçeri doğru yürümeye başladığında evimize ayak basan mükemmel varlığın arkasından bakakaldım....
Yemek son derece sıkıcı konuşmalarla ve yapmacık gülüşmelerle geçiyordu.
Iseul olmasa masaya kusabilirdim.
Konuşmalara dahil olmak yerine kendi aramızda ara sıra birkaç kelime etmiştik.
Babam ya da diğerleri de zaten konuşmamı istemezlerdi. Sonuçta erkeklerden hoşlandığımı öğrenmeyen kalmamıştı. Ve klanımızda böyle bir şeye müsamaha gösterilmezdi.
Sıradan biri olsaydım bu topraklardan atılmıştım çoktan bile.''Baksana.''
Beni dürtmeyi alışkanlık haline getiren Iseul'e döndüm.
''Bizimki mutlu görünüyor. Müstakbel eşini beğenmiş anlaşılan.'' Hana'yı gösterip hafifçe kıkırdadı.
''Tabi beğenir. Görüp görebileceği en yakışıklı çocukla evlenecek.''
Konuşmamızı duymuş gibi bakışlarını bize çeviren Yoongi'yi görünce yediğim yemek boğazıma kaçtı.
Düştüğüm zor durum hoşuna gitmiş olacak ki hafifçe gülümsedi.''Sen iyi misin?''
''E-evet. Üzgünüm.'' dedim öksürüklerimin arasında. Bütün masa bana dönmüştü.
Gerçekten canımı okuyacaklardı.
Hana'nın delici bakışlarını üzerinde hissedebiliyordum.''Afedersiniz. İzninizle.''
Bir şey demelerini beklemeden kendimi dışarı attım. Bahçenin boş olmasını ümit ederek adımlarımı evin arkasına doğru çevirdim.
Neyseki kimsecikler yoktu ortada.
Basamaklardan birine oturup derin derin orman havasını içime çektim.Klanın lideri olan babam öldükten sonra annem güçlü savaşçılardan biriyle evlenmek zorunda kalmıştı. Aksi halde ailemiz yerleşimden uzak bir yere gönderilecekti.
Liderin ölüm halinde yerine oğlu geçerdi ama küçük olduğum için bu pek de mümkün değildi. Iseul'u ve beni korumak için evlendikten beş yıl sonra annem de ölmüştü. Üvey babam beni pek sevmese de Iseul'e öz kızı Hana'ya davrandığı gibi davranmıştı. Bunun için memnundum.Şimdiyse ablamın müstakbel eşinin mükemmelliği yüzünden geceyi mahvetmek üzereydim. Bunun için büyük bir azar işitecektim.
Yoongi'nin bakışlarını düşününce ürperdim.
Tanrım. Gerçekten büyüleyiciydi.
Artık tamamen emindim erkeklerden hoşlandığıma. Artık bütün erkeklerden değil de adı Min Yoongi olan birinden hoşlandığıma da emindim. Ve o baharın gelmesiyle kardeşimin eşi olacaktı. Belki de ileride klanımın lideri.Tahta gıcırtısını duyunca arkamı döndüğümde ellerini ceplerine atmış bir Min Yoongi beklemiyordum elbette.
Kalkmak için yeltendiğimde eliyle beni durdurdu.
Yanıma oturması için kenara kaydım.
Onun gibi birinin yanıma oturacağını hiç sanmıyordum ama incelik göstereceğini umut ettim. Öyle de oldu.
Yanıma oturup ellerini kucağında birleştirdi.
Bakışlarımı yerden kaldırıp ona baktım.
Gökyüzüne bakıyordu.
Yıldızların altında olan Yoongi'yi izlemek görülebilecek en güzel görüntüydü.''Güzel bir gece, değil mi?''
''Ha?''
Aptallığımı fark edip özürümsü şeyler mırıldanınca kıkırdaması kahkahaya döndü.
''Hep böyle misindir?''
''Nasılım ki?''
''Şaşkın.''
''Ben şaşkın değilim!''
Evet bunu demem bile şaşkıncaydı.
Yüzünü bana döndü.''Jimin.''
Cevap vermedim. Zaten cevap vermemi de bekliyor gibi değildi.
''Gerçekten sevimli bir çocuksun.''
Duyduklarımla suratımın domates kırmızısına dönmesi saniyeler bile almamıştı.
Bakışlarımı ayakkabılarıma çevirdim.
Ne diyeceğimi düşünürken elini omzuma atıp hafifçe sıktı.
Eriyecektim. Bir an önce ondan uzaklaşmalıydım yoksa gözleri önünde eriyip geceyi daha beter hale getirebilirdim.
Biraz daha kenara kayıp elinin havada kalmasını sağladım. Rahatsız olduğumu anlamış olacak ki elini tekrar kucağına götürdü.''Beni yabancı olarak görmeni istemem.''
Boğazını temizledi.
''Ablanın eşi ya da klanın büyüğü olarak da.''
Merak etme zaten görmüyorum.
''Daha çok...'' ne diyeceğini düşünür gibi çenesini kaşıdı.
''Daha çok bir abi gibi görmeni isterim beni.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Clan - Yoonmin
Fanfiction''Oysaki Jimin-ah demeyi sevmiştim. Bana yakışıyordu. Ve onu farklı şeyler yaparken de söylemek isterdim.'' | Clan Serisi - Ⅰ