32. Bölüm "Kemoterapi"

9.7K 742 23
                                    

"Arkadaşlar bu bölüm biraz durağan bir bölüm oldu. Umarım beğenirsiniz. Finale az kaldı.

******

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


******

Genç kadın uzun bir süredir ağlıyordu. Kocası ne yaparsa yapsın onu teselli etmeyi bir türlü başaramazken içli bir hıçkırık sonrasında daha fazla dayanamayarak ilk kez sesini yükseltmişti.

"Yeter artık, ağlamaktan için dışına çıktı. Neden böyle yapıyorsun?" genç kadın kendisine bağıran kocasına yaşlı gözlerle bakarken güçlükle konuşmuştu.

"Onlar daha çok küçük bana ihtiyaçları var."

"Evet sana ihtiyaçları var, bu yüzden tedavi olman gerekiyor neden anlamıyorsun?" Genç adam yataktaki karısının yanına oturarak kollarını genç kadına dolamıştı. "Yapma gözünü sevdiğim, yapma kendini helak etme artık. Bak doktor ilaç tedavisi olabileceğini söyledi."

"Biliyorum ama bebeklerimden ayrı durmak canımı yakıyor. Tedavi etkili olacak mı bilmiyorum. Onlara sütümü veremeyecek olmak canımı çok yakıyor. Ben nasıl anneyim ki..."

"Şişt sakın, sakın kendine bunu yapma. Sen onlar için canını hiçe saydın." Aziz karısının dudaklarına koyduğu parmaklarını ağır bir şekilde geri çekerken yanağından aşağıya akan yaşları usulca silmeye başlamıştı.

"Akıtma artık şu gözyaşlarını. Bak bebekler kırkını çıkardı. Bunca zaman ertelediğin yeter. Biran önce iyileş ki bebeklerimizi birlikte büyütelim." Hazan ağlamasına devam ederken Neslihan Hanım kucağında bebeklerle odasına girmişti.

"Susturamadım bu çocukları, acıktılar. Hadi son kez emzir şunları da ana kokusu çeksinler içlerine." Hazan bebeklerine yaşlı gözlerle bakarken onları son kez emzirmek için bir bir kucağına almıştı. Bu günden sonra ilaç tedavisi bitene kadar bebeklerini cam arkasından görecekti. Gözlerinden bir damla yaş düşerek kucağında ki oğlunun alnını öperken gözleri dizlerinin üzerinde yatan kızına kaymıştı. İçinden onlar için dua etmekten başka çaresi yoktu.

"Aç kalmazlar değil mi anne?" genç kadın histeri bir krize girmekle savaşırken Neslihan Hanım gelinin yanağından aşağıya akan yaşları silmeye başlamıştı. "Onlar iyi olacak. Sen kendini düşün. Hem Aziz gerekirse onlar için sütanne bulur ama sen iyi olmalısın ki onların büyüdüğünü göresin." Hazal başını sallamakla yetinirken boğazına oluşan yumruyu bir türlü gideremiyordu.

Oğlundan sonra sıra kızını doyurmaya geldiğinde yeniden gözünden yaş akmıştı. Aziz karısının duygusal haline daha fazla dayanamayarak odadan dışarıya çıkmıştı. Kapıyı kapatarak duvara yaslanan Aziz dudaklarını birbirine bastırarak olası bir hıçkırığı engellemişti. Sessizce gözyaşı döken genç adam yere doğru çömelerek yumruğunu ağzına dayayarak sesinin duyulmamasına çalışmıştı. "Aziz Abi?" Murat'ın koridorda kendisine doğru gelmesiyle genç adam duvardan destek alarak ayağa kalkmaya çalıştı.

HEP SENİ BEKLEDİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin