ARKADAŞLARI BU BÖLÜMÜ SANSCURTAİN 'A İTHAF EDİYORUM.Haşim gittikten sonra bende odama gittim. Ama o odaya gitmek hiç iyi olmadı. Kanayan yarama tuz bastım. Bu oda haşimle benim diyecegim ama hiç olmayan bir şeye benim diyemiyorum. Odaya gidip elbiseleri aglayarak toplamaya başladım. Kalbim, odanın içine her adım attıgımda kanıyordu. Yavaş hareket ederek eşyalarımı toplamaya başladım. Eşyalarımı toplarken elif aradı. Telefonu sürekli çalmasına ragmen açmadım. Açacak, birileriyle konuşacak halim yoktu. Eşyalarımı toplayıp misafir odasına koydum. Odama bakıp hiç dinmeyen göz yaşlarımı sildim. Aşagı inerken elif yine aradı. Dayanamayıp açtım.
-Alo kardeşim neden açmiyorsun telefonu. Seni çok merak ettim.
-Ben ' deyip sustum.
-Alya, alya sen iyimisin.
-Hayır, elif. İyi degilim hemde hiç iyi degilim.
-Ne oldu canım, neyse oraya geldimi anlatırsın
-Çok geç oldu elif yarın ben gelecegin yeri sana konum atarım.
-Hayır alya ben geliyorum ' deyip telefonu kapattı. Merdivene oturup agladım. Bir süre merdivende oturup elifin kapıyı çalışmasıyla zorlukla ayaga kalktıp. Kapıyı çavaşça açtım .Elif bana şaşkınlıkla baktı.
-Hih alyam ' deyip sarıldı. Konuşmaya devam etti.
-Sana ne oldu kardeşim.-İçeri girsene 'deyip salona geçtik. Elif benden olanları anlatmam için sorgulayan bakışlarkarla bakıyordu.
-Elif şuanda bende hiç birşeyi tam olarak anlamadım. Benden anlatmamı en azından bugün anlatmamı bekleme lütfen.
-Kardeşim, kötü.şeyler oldugu yüzünden anlaşılıyor. Ama bana olanları anlatmazsan sana yardımcı olamam.
-Elif, lütfen
-Alya seni neyin bu kadar perişan ettigini bilmek istiyorum. Seni kim bu kadar üzdü kardeşim ' dedi sakince. Elifin yüzüne baktım. Bir süre konuşmandan durdum. En sonunda elifin sorgusuna cevap verdim.
-Haşim. Beni haşim üzdü elif. Hatta üzmek ne kelime beni öldürdü.
-Haşim mi ' dedi saşkınca bakarak. Elife olanları aglayarak anlattım. Beni nasıl kandırdığını, beni hiç sevmedigini. Ben anlattıkça elifin yüzündeki şaşkınlık ifadesinin yerini öfke alıyordu. Herşeyi anlattıktan sonra bana sarıldı.
-Kardeşim haşim bu kadar igrenç bir insanmış ama ben onu görememişim. Senin onunla evlenmen için ugraştım. Haşimin igrenç oyununa yardım ettim.
-Böyle düşünme haşim sadece seni oyuna getirmedi elif. Ben bile oyununu anlayamadıysam, siz anlayamazsınız zaten.
-Alya ben özür dilerim. Bilmeden sana zarar verdim.
-Hayır elif özür dileme sakın. Sen hatalı degilsin canım kardeşim.
-Alya,' deyip elimi tuttu.
Haşimin yaptıkları yanına kalmayacak. Ona bu yaptıklarını ödetecegim.-Elif hiç ugraşma onunla. Ben onu kendi vicdanına bıraktım. Hem onu Allaha bıraktım.Eminim ki Rabbim bu yaptıklarını yanına bırakmayacak.
-Alya, şimdi ne yapacaksın. Onunla savaşmayacakmısın.
-Onunla savaşacak gücüm yok elif .Bu yüzden buradan gidecegim.
-Nereye peki
-Nereye...Haşimin olmadıgı, haşimin adını dahi duymayacağım bir yere. Haşimsiz bir hayata .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİ UNUTTUM
Tâm linh- Seni geri nasıl kazanabilirim bilmiyorum ama bana bir şans ver al yazmalım . -Geçmiş... Benim için geçip gitmiştir. Yaşananları ben unuttum. Bana yaşattıklarını unuttum. Senin içim gözyaşı döktüğüm zamanları unuttum. SENİ UNUTTUM....