Medyada Derya (solda ki ), Melis (sağ üst) ve Aylin var.
Girdiğim öksürük krizinden Arda'nın elime tutuşturduğu kola sayesinde çıkmaya çalışırken, Tuna hala az ötede duruyordu. Neden buradaydı bu şimdi?
Bakışlarımız birleştiğinde bize doğru bir adım atmasıyla zorla geçen öksürük krizim yine gelmişti. Lütfen daha fazla yaklaşma Tuna!
Ona kaş göz işareti yapıp yaklaşmamasını anlatmaya çalışırken Arda'nın bana anlamayan bakışlar atmasıyla bakışlarımı Arda'ya çevirdim. Öksürüğüm geçerken ona tebessüm etmeyi unutmadım.
"Lavaboya gitsem iyi olacak." Elimle ağzımı kapatırken hala çiğnediğim pizza parçalarının ağzımdan dışarı çıkmamasını sağlıyordum. Hızla Tuna'ya doğru yaklaşırken Arda'nın arkasına dönüp bakmaması için içimden hatim indiriyordum.
Tuna'ya hiçbir sey söylemeden, kolundan tuttuğum gibi hemen yan taraftaki tuvalete soktum ve ağzımdaki pizza parçalarını günah olmasın diye hızla yuttum.
"Ne işin var burada?" Elimi Tuna'ya dogru havaya kaldırmış kaşlarımı çatmıştım. Gerçekten şuan sinirden elim ayağım titremeye başlamıştı. Nasıl bu kadar düşüncesiz olabiliyordu?
"Seni merak ettim. İyi misin?" Elleriyle kafamı sarmalayıp birkaç saniye vücuduma baktı.
"Ne yapıyorsun bırak beni." Tuna'nın elleri yüzünden dağılan saçlarımı duzelttim.
"Neredeyse araba carpıyormuş. Neden kendine dikkat etmiyorsun?" Tuna ellerini leğen kemiklerine koyduktan sonra benden hesap sormuştu.
"Sen nereden biliyorsun ki bunu?" Aklıma takılan soruyu sorduktan sonra Tuna gözlerini devirdi. Bunu sormam hoşuna gitmemişti belli ki?
"Boşver şimdi nereden bildiğimi. Az kalsın ölecektin ve sen yemek yemeye mi geldin?" Bana inanmayan bakışlarını gönderirken bende onun gibi gözlerimi devirmistim. Ne vardı yemek yememde Allah aşkına? Az kalsın araba carpacaktı diye yemekte mi yemeyecektim yani?
Cevap vermek için ağzımı açarken tuvaletin kapısından duyduğum seslerle bakışlarımı Tuna'ya çevirdim. Oda irilesmis gözleriyle bana bakıyordu. Hızla Tuna'yı kendime doğru çekip boş bir kabine girmesini sağladım. Sertçe kabinin kapısını üzerimize kapatırken yaptığım aptallık yüzünden kendime küfür ettim. Burası kadınlar tuvaletiydi ve ben buraya Tuna'yı sokmuştum. Evet, alkış seslerini duyamıyorum!
İceri giren kızlarla birlikte Tuna'ya baktığımda kafasını kabinin duvarına yaslamış oflarken gördüm. Haklıydı. Kızlar duyduğum kadarıyla dedikodu yaparken birisinin "Az önce gelen esmer çocuğu gördün mü? Gözlerimi alamadım resmen." Demesiyle bakışlarımın sertleştiğini hissetmiştim. Hangi çocuktan bahsediyordu bu kız?
"Üzerinde siyah T-shirt olan mı?" Başka bir kızın sesini duymamla bakışlarımı Tuna'ya çevirdim. Lanet olsun, Tuna'nın üzerinde siyah T-shirt vardı yani kızlar Tuna'dan bahsediyordu. Kasılan kaslarımla birlikte gözümde seğirmeye başlamıştı. Bakışlarımı Tuna'ya çevirdigimde bana bakıp kıkırdadığını gördüm. Bu benim halime mi kıkırdıyordu şimdi? Hızla bacağımı Tuna'nın kasıklarına geçirirken az da olsa rahatladığımı hissetmiştim. Tuna'nın kesik kesik inlemelerini aldırmadan hızla içinde bulunduğumuz kabinin kapısını açtım ve Tuna'yı da çekerek kabinden dışarı çıktık. Bize inanmayan gözlerle bakan iki kıza bütün ölümcül bakışlarımı atıyordum. Demek Tuna'dan gözlerinizi alamadınız ha?
Tuna hala kasıklarına vurduğum acı ile iki büklüm kıvranırken ona acımıştım ama şuan ilgilenmem gereken iki gereksiz varlık vardı.
Tuna'nın kıvranmalarını yok sayıp hızla elinden tutup bize bakan kızların önünde tuttum ve bakışlarının verdiği anlamazlıkla biraz daha sinirlendim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
APTAL ÜVEY KARDEŞİM -2-
ChickLit''Son kez soruyorum. Hala koca kıçını şu kanepeye gömüp eski Türk filmlerini izleyeyip hunharca sümüklerini fışkırtmak mı istiyorsun yada hemen o güzel poponu kaldırıp seksi kıyafetlerinden birini üstüne geçirip benimle bol eğlenceli ve bol kaslı e...