'Sen güçlü bir kızsın, degil mi?' Dedi eli boğazımın tamamını kavrarken.
'Senin gücün yanında, benim ki bir hiç.' Dedim kısık bir sesle.
Boğazımı kavrayan elini gevşetmesi için, elimi koluna koyup sıktım. Bakışlarını kolunu sıktığım elime kaydırdı...
☆'Herkes aynı anda geceyi yaşar, ama herkesin karanlığı farklıdır.'☆
Multimedia 》derin ,
Buraya kadarmış,evet herşey buraya kadarmış. Annemin yanına, bu kadar çabuk gideceğimi tahmin etmiyordum.
Hani derler ya, ölümün zamanı yada mekanı olmaz diye. Tam da o cümlenin içinde kayboluyorum şuan. Ne mi yapacağım? Sanırım hiç bir şey, istesemde bişey yapamam zaten karşımda,benim iki katım olan bir adam var. Onuda geçtim elinde silah var.
Evet şimdi dua ettiğim bölüme geçiyorum yani ölmeden önce.
Gözlerimi kapatmış kendi kendime içimden dua etmeye başlamıştım ki, kulağımın dibinde patlayan silah sesiyle,hayatımda hiç atmadığım kadar büyük bir çığlık attım.
Anında gözlerim açılırken, karşımdaki adamın silahı hemen kulağımın dibinde tuttugunu gördüm. Silahı yavaşça indirirken o kadar sinirli bakıyordu ki,demin ki alaylı halinden eser kalmamıştı .
Hiçbir tepki vermeden,öylece durdum. Gözlerimden yaş akıyordu ama kesinlikle benden bağımsızdı, korkudan hıçkıramıyordum bile. Öylece karşıma,yani karşıma derken karşımdaki adamın göğüsünde kalmıştı bakışlarım .
Bana doğru bir adım daha atmasıyla, iki gözümde seğirdi ama gelin görün ki yine hiçbir şey yapamadım. Bir adım daha derken,dibimdeydi tam olarak dibimdeydi !
Ellerini artık sıkmaktan, ellerimi hissetmediğim metal masaya koyarak beni kollarının arasına hapis etti.
Ben'se şuan onun ayakkabısına bakıyordum. Tanrım ! Ayakabısında kan var! Evet ben öldüm, ben kesin öldüm bu sefer olurda ölürsem yemin ederim ruhumla aleynanın peşini bırakmayacağım. Ne olurdu,bir kerede beni dinlese? Ona söyledim! buranın çok tehlikeli olduğunu duymuştum,bunu Aleyna da biliyordu. Ne diye onu dinledim ki? Ah olurda ,buradan bi şekilde kurtulursam, bu sefer ben seni öldürücem Aleyna!
Başını hafifçe bana doğru eğdi ve konuştu.
'Demin olanları görmedin. Hiç bir şey, duymadın. Ve bunlar,hiç yaşanmadı. Duydun mu küçük fare? Sen lavaboya girdin ve miden bulandı. Bu yüzden geciktin, bunları içeride seni bekleyenlere böyle söylersin anladın mı ? Evet mi? Tamam o zaman şimdi git! dedi sonlara doğru sesi kısılmıştı .
Yavaşça kollarını masandan çekti ve dik bir pozisyona geçti, karşısında yan dönerek ilk adımımı atacaktım ki, aniden ellerini masaya koyarak beni sıkıştırdı,ağzımdan ufak bir korku nidası çıktı. Kulağıma dudaklarını değdirerek.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
'Eğer bu gün burda yaşananlarla ilgili birşey duyarsam, senden bilirim fare. Ve işte o zaman,işte seni bulur canını yakarım. Hemde çok yakarım.dedi son cümleleri bastırarak .
Dudaklarının hareket etmesiyle gözlerimi sonuna kadar açtım, ne yaptığını anlamaya çalışırken kulağımın arkasın dan saçlarıma doğru,derin bir nefes alınmasıyla korku ve bu yaptığı şeyden tiksinerek titredim. Titrememi fark etmiş, olucak ki nefesinden sırıttığını anladım .
'Umarım anlamışsındır. dedi hızlıca kafamı salladım , ' Evet mi? Dedi tekrar sırıtarak tekrar hızla kafamı salladım benimle oynuyordu tıpkı kedinin fareyle oynadığı gibi . 'Şimdi git. dedi tekrar ciddileşerek, kollarını çekmesiyle öyle bir koştum ki,üsein bolt hiç bir şey yanımda.
Koridoru geçip, kapıdan girdiğim an sağır edici müzik tekrar kendini gösterdi. Bize ait olan locaya doğru koşup çantam ve telefonumu aldım. Gözüm Aleyna,yı arayıp göremeyince hızla etrafıma bakındım en sonunda dans pistinde dans eden Aleyna ve Duhanı görünce oraya doğru koşmaya başladım. Yaklaşmaya başladığımda Onurun'da kendine bir kız bulduğunu ve dans ettiğini gördüm.
Beni hiç mi aramamışlardı? Yanlarına geldiğimde,Aleyna beni fark etmişti, hemen durdu ve duhanı dürterek beni gösterdi. İkiside bana döndü aleyna elimdeki çantamı ve telefonumu görünce birşeyler olduğunu anlamıştı.
'Hey sen neredeydin, yarım saattir? Dedi sanki yarım saattir,burada dans etmeyip beni aramış gibi,ama ben sana bunu sormayacak mıyım? Tabiki sorucam.
'Aleyna hemen gitmemiz lazım, hemen!
Endişeli gözlerle, bana bakmaya başladı.
'Hey, hey ne oluyo? Sen iyimisin Derin? Dedi şaşırmış bir şekilde
'E-evet iyiyim ben, iyiyim sadece gitmek istiyorum,lütfen. dedim sesim tekrar titermeye başlamıştı.
'Tamam peki, hadi o zaman. dedi Duhana bakarak, Duhanda garip, bir şekilde bana bakıyordu sonra konuşmaya başladı
'Ne oldu,sana böyle? Şeytan görmüş gibisin.
Ah evet,aslında bir tane gördüm ama bunu size söyleyemem.
'Hiç ,hiç bir şey sadece biraz, midem bulandı o kadar. dedim
Arkamı dönüp, locadan çantasını alan aleynanın yanına ilerledim, herkes eşyasını aldı ve çıkışa doğru ilerledik. Uzun karanlık koridoru geçip,kapıdan çıktığımız an yüzüme vuran soğuk ve temiz havayı, derince içime çektim .
'Hey, orada öylece dikilecek misin Derin? Dedi Onur
'Geliyorum,ilerleyin siz arkanızdayım dedim.
Arkamı dönüp bu 'Kurtuluş' denen lanet yere baktım. Baktım çünkü, bir daha asla ama asla gelmeyi düşünmüyorum .
Önüme dönüp hızla arabanın yanına doğru ilerledim, kapıyı açıp arabaya bindim aleyna telefonuyla resim çekiliyordu. Duhan müzik açmıştı, Onur'da sigara yakmış içiyordu.
Anlayacağınız herkes aynıydı, buraya gelirken bende aynıydım ama giderken,kesinlikle farklıydım ve uzun bir sürede böyle farklı olacaktım sanırım. Kafamı cama yaslayıp yolu seyretmeye başladım.
Annemi kaybettikten sonra,kendime hep şunu söyledim,başıma bundan daha kötü ne gelebilir ki ? İşte bunun cevabını bu akşam almıştım. Asıl soru bundan sonra başıma daha kötü ne gelebilir ki ? olacak galiba.
Merhaba arkadaşlar uzun bir süre sonra yazdığımın farkındayım ama inanın ki hic ilham gelmedi hazır değildim ama bir cesaret yine yazdım umarım beğenirsiniz ,vote ve yorumlarınızı bekliyorum düşünceleriniz önemli şimdiden teşekkürler 🤗
