Fault (l.s)

2.0

Saatler sonra aynı koltukta aynı pozisyonda yatıyorlardı. Tek farkla Harry vücudunu Louis'ninkine yaslamıştı. 'Bu adam ne kadar ağır olduğunun farkında değil mi?' diye düşünmeden edemedi Louis. Hah ne kadar küçük olduğunu sadece dalga konusu olarak görüyordu demek ki. Fakat merhaba bunu sesli olarak hiç dile getirmeyecekti ama Louis gerçekten küçüktü.

Niall ve Faith'den gelen mesajlar Harry'nin evinde olduğunu söylediğinden beri kesilmişti. Tamam onları Harry'den kıskanacak değildi ama resmen Harry'nin ismi geçtiğinde arkadaşlarını tanıyamıyordu.

Akşamın geri kalanın da Louis ne kadar Harry'den ilk buluşma yemeklerini yapmasını istese bile dışarıdan söylemişlerdi.

"Harry! Dışarı çık!"

Kapının yumruklanmasıyla Louis yerinde sıçradı. Harry onun kolları arasında doğruldu ve Louis'ye sorun olmadığını söyledi. Aynı zamanda Darren kapıyı kırarcasına yumruklamaya devam ediyordu.

"Son günlerde çok fazla yaramazlık yaptın Harry. Fakat sorun değil babacığın buraya anlaşmak için geldi."

Harry sinirle koltuktan kalktığında Louis de kalkmış ve önüne geçmişti. Bu arada Harry belirtmeliydi ki aralarında babacık fantezisi falan olmamıştı. Bu duyduğu en garip şeydi.

"O sarhoş ve silahı yanında olabilir. Polisi arayalım, lütfen."

Louis, daha geçen haftalarda yaşanmış olayı hatırlarken titremesine engel olamadı. Harry onun aksine gayet rahat bir şekilde yumruk yaptığı elleriyle gözlerini kaşıyor ve birkaç esneme hareketiyle vücudunun tutulmuş yerlerini açıyordu. Louis bir anlığına olan bitenin farkına varamadığını düşünmüştü. Potansiyel yanında silah taşıyabilecek bir adam kapıya dayanmıştı ve içki kokusu evin içine kadar geliyordu.

"Korkmana gerek yok ben buradayım."

Louis, omuzlarındaki ellere tutundu ve başını salladı. Harry, üzerine kapının yanında duran ceketlerden rastgele birini aldı. Aldığı şeyin Louis'ye ait olduğunu ancak ceketin kolları kısa geldiğinde fark etmişti. Bunu şimdilik görmezden geldi ve kapıyı açıp dışarıya çıktı.

"Benim güzel sevgilim..."

Louis, duyduğu hitap şekliyle kendisini belli etmek istercesine Harry'nin arkasından çıktı. Darren'ın bu soğuk havaya rağmen üzerinde sadece ince beyaz bir tişört vardı. Louis, Harry'nin ona acıyıp içeriye alacağını düşündüğü için evin önünde soyunduğuna yemin edebilirdi.

"Vay vay vay." Darren kollarını iki yana açtı ve gergin kol kaslarını ikisi için sergiledi. "Destek ekibi de buradaymış."

Louis kafasını yana eğdi ve ona iğrenir bakışlarını yolladı. "Karma böyle hissettiriyor işte."

 Konuştuğunda yanında dikilen Harry onun bacağını çimdiklemişti. Yerinde sıçradı ve bunu yaptığı için kötü bakışlarını Harry'ye gönderdi.

"Darren." Harry üzerindeki cekete biraz daha sarıldı ve merdivenlerden birkaç adım daha inip evinin önünde dikilen adama yanaştı. "Olayları daha fazla zorlaştırma tamam mı? Çok sarhoşsun. Eve git ve dinlen. Sabah uyandığında konuşabiliriz. Gelip eşyalarını alman için seni arayacaktım zaten."

Darren, Louis'nin duyamadığı birkaç şey mırıldandı ve Harry'nin cümlelerinin şokuyla kafasını iki yana salladı. "Bunu istemiyorum."

"Bende kapıma gecenin bir yarısı sarhoş bir halde dayanmanı istemiyorum!"