ELMA

Elma Bahcesi

  Nefes alışverişlerimiz hızlanmış belimdeki eli beni daha da kendine bastırmıştı. O güzel dudaklarına karşılık vermekte bir an bile tereddüt etmemem onu ne kadar istediğimi gösteriyordu. Ancak böyle olmamalıydı hayal ettiğim bu değildi.
Alev alev yanan bedenim onun kaslı uzun vücuduna yapışmış, ağzımın içinde Ateş'in tadı beni kendime getirmiyordu. Bedenim yumuşak yerle birleştiğinde hangi ara yatağa yatırıldım bunu hatırlamıyordum. Ateş öpüşmesini yavaşlattı ve dudaklarını ayırdığında nefes nefese kalmıştık. Alnını alnıma dayayıp
" Bizim için özel olmasını istiyorum. Böyle değil. .."
Belkide Ateş ile ilk kez aynı fikirdeydim. Böyle düşünmesi hoşuma gitmiş belkide onu degistirebilir olmanın umudu yeşermisti. Gülümsedim boynuna gömdüm kafamı.
" Acıktım " bunu söylememle hafif bir kahkaha kaçtı Ateş'ten kafamı kaldırıp yüzüne baktım
" Komik olan ne " Ateş alındığımı anlamış olacakki bir hamleyle üstüme çıktı boynuma öpücükler bırakmaya başladı . Sakalları boynumu yalarken yüzüme tekrar bakıp
" Çok iştahlısın Sare hiç senin gibisini görmedim"
" Hayatta en sevdiğim şeylerin başında gelir yemek yemek ve sen beni çok acıktırıyorsun bulduğun her dakika öpüp aklımı başımdan alıyorsun tabi bu esnada sürekli midem kazınıyor " Kelimeler ağzımdan döküldükçe kendime inanamadım yine patavatsizligim üstümdeydi. Ateş dişlerini göstererek gülümsedi. Birden ayağa kalkıp çıkıp gitti. Hiç bir yorum yapmamıştı kötü bir şey de dememiştim. Ayak seslerine bakılırsa aşağı inmişti bende hemen toparlandım. Onu takip ederek aşağı indim. Mutfak tarafına göz kaydırdığımda tencereyi eline almış tezgahın önünde bir ateş ile karşılaştım. Küçük bir kahkaha atıp
" Bana yemek mi yapacaksın" dedim.
Bir yandan işlerini hallederken bir yandan göz ucuyla bana bakıp
" Beraber yapacağız dolabı aç bana tavuk ve sebzeleri ver, bu duruma da çok alışma " dedi gözlerimi devirdim dolabı açtım hınca hınç doluydu işte zengin dolabı böyle oluyor demekki bu dolaptakiler bana aylarca yetebilirdi. Demek her şeyi önceden düşünmüştü. Küçük soslara benzeyen siseye elim kaydı ama yabancı yazdığı için anlayamadım.
" Elindeki sos meyveli bir sos onu bana getir tavuğa yakışıyor " dedi. Elimdeki sosu tezgaha bırakıp diğer magzemeleri almaya başladım.
" Bu kadar gurme olduğunu bilmiyordum "
" Aslında biraz merak Meksika'da bulunduğum zamanda alıştım yemeğin tadını lezzetli ve farklı yapıyor, o soslar da ordan"

Ateş buyuk bir keyifle yemekleri pişirirken ben de doğrama ve mutfağı bir yandan toparlama işlerine giriştim. Müthiş bir uyum içinde çalışıyorduk sanki yıllardır aynı evi paylaşır gibi..

Yemekleri tabaklara koyup masaya geçtiğimizde hemen yemeğin tadına bakmak istedim ama Ateş elimi tuttu kendi catalindan etten sebzeler ve en son sostan biraz alıp ağzıma bıraktı.
Et lokum gibi pişmiş,ilk ağzıma tatlımsı sos sonra hafif acisi  gelmişti alışık olmadığım bir şekilde pişmiş ama agzimda inanılmaz güzel bir tat bırakmıştı.
" Hım çok değişik ve güzel " söylediğimle Ateş çarpık bir gülümsemeyle yemeğine odaklandı
" Benim de bir ilkim oldu "
söylediklerini kafamda düşündüm gözlerimi kısıp baktım ne olduğunu tam anlayamadım
" Nedir o " merakla sorduğum soruyu çok kuğu bir şekilde cevap verdi
" Bir kadına ilk kez yemek yaptim"
Kaslarım havada kalmış çok şaşırmıştım bu beni özel hissetmemi sağladı. İçimde küçük kelebekler uçuyordu ama bunu yüzüme vurmamak için koladan bir yudum aldım Ateş'in kor gibi bakışlarına bakarak
" Heyecanına ortak oldum ben de"
Yüzüme bir gülümseme bıraktım.

Tabakları makineye atıp mutfağı  toparlayınca ortalıkta Ateş'in olmadığını farkettim. Aslında fazlasıyla uykum gelmişti hazır o yokken bir duşa girip çıkmak iyi olurdu. Üst kata çıktım odaya girdim ve hemen dolaba yöneldim giyebilecegim kıyafetler fazlasıyla vardı temiz iç çamaşırı ve pijama alıp banyoya girdim kendimi bu güzel banyonun keyfini çıkarmaya bıraktım. Duştan çıktığımda  inanılmaz bir rahatlama gelmiş resmen gevşemiştim gözlerimi kapatmamla uyumam bir olacak orası kesindi. Üstümü giyinip banyodan çıktım saçlarımı taradım ve olduğu gibi bıraktım, kurutmaya erinmiştim.
Yatağa uzanıp yanan şömine ye baktım odunlar alevlerin arasında yanmak için sıradaydı. Çıtır çıtır her alevinde sesleri bana ninni gibi gelmişti hafif gözlerim kapanmış ama bilincim henüz beni terketmemisti. Yatağın sağ tarafında bir ağırlık hissettim bana yaklaşan o Ateş'ti o da beni yakmak için sabırsızlanıyordu biliyorum peki ben yanmak istiyor muydum kesinlikle evet eğer böyle her günüm huzur ve aşık olduğum adamın yanında geçecekse neden olmasın.  Neden olmasın çünkü o bana aşık değildi sadece tutkulu, işte bu asıl meseleydi. ...