Bana Aşık Olurken Ne Düşünüyordun?

1K 27 3
                                    

Dea patavatsızca odaya girince, belimdeki havluyu daha sıkı sardım.

- Kapıyı çalmak diye bir şey duydun mu?

Dea siyah saten pijaması ve sabahlığıyla nefes kesiciydi. Kıkırdayarak yatağa çıkıp arkadan boynuma sarıldı.

- Aramızda gerçekten mahremiyet var mı yakışıklı?

Sonra hafifçe ıslak saçlarımı okşadı.

- Saçlarını tarayayım mı?

Bu teklif beni şaşırtmış olsada omuz silkmekle yetindim. Dea kalkıp eşyalarımızın arasından iri dişli bir tarak aldı. Sonrada tekrar yatağa oturup saçlarımı taradı. Çok nazikti. Sanki zarar görebilecek bir şeye dokunur gibiydi. Arkama dönüp onu kendime çektim ve öptüm. Şaşırarak bir an durakladı ama hemen sonra karşılık verdi. Birbirimizi bıraktığımızda Dea'nın gözlerinde tuhaf bir şey vardı. Sanki bir şeyi anlamıyormuş gibi görünüyordu.

- Ne oldu Tanrıça'm?

Gözlerini bana dikti.

- Bana aşık olurken ne düşünüyordun?

Gülümsedim.

- Senden başka hiçbir şey...

Gözlerini tekrar ellerine dikti.

- Ben içerdeyim. Üstünü değiştir...

Ve odadan çıkıp gitti. Ne olduğunu anlamaya çalışmaktan başka bir şey yapamadım...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Salona girdiğimde bir şeyleri parçalamak istedim. Onunlayken neden böyle şeyler hissediyorum? Beni her öptüğünde içimde beliren o sıcaklık ne? Bana her "Tanrıça'm" dediğinde neden heyecanlanıyorum? Ben... Bu yanlızca şehvet... Biraz farklı ama o da farklı... Tanıdığım her erkekten farklı... Sanki bambaşka bir tür... Ama o bana ait olmadan rahatlayamayacağım... Onunla birlikte olmadan bu aptal hislerden kurtulamayacağım... Neden ilkeleri konusunda bu kadar kayıtdı ki? Tamam bende öyleyim ama... İki yüzlülüğü bırak Dea, onu taktir etmelisin. Bir iki dakika sonra geldiğinde üstünde gri dar bir t-shirtle siyah bir eşofman altı vardı. Yeşil gözleri ve uzun siyah saçlarıyla mükemmel görünüyordu. Tuhaf bir şekilde uzun saç ona çok yakışıyordu. Onu daha çekici yapıyordu. Buna ihtiyacı bile yoktu. Bir erkeğe bu kadar çok iltifat ettiğim görülmüş şey değil. Gülümseyerek yanıma oturdu. Etrafımdaki her erkeğe göre fazla cesur. Ve bu hoşuma gidiyor. Uzanıp kollarımı kaslı bedenine doladım.

- Benimle yatarsan ölmezsin biliyorsun...

Gülümsedi.

- Sende benimle çıkarsan ölmezsin...

Ona dil çıkardım. Oysa uzanıp dilimi dudaklarıyla yakalayıp dil çıkarmamı bir öpüşmeye dönüştürdü. Hiç bir erkekle bu kadar çok öpüşmedim. Seks sırasında hiç öpmediğim kişiler bile vardır. Ama onu öpmek doğaldı. Öyle ki kendimi kaptırıyordum ancak o durduğunda durabiliyordum. Bu çok saçma birşey. Kesinlikle saçmalık. Onun kucağına çıkıp kollarımı boynuna doladım. Bu inanılmaz. En ufak hareket yok. Bu çocuk cinsel dürtülerini nasıl böyle bastırıyor? William bir anda hafif hafif boynuma indi. Evet! Sonunda! O boynumu öperken bundan hiç almadığım kadar büyük bir zevk aldım. Dudaklarının boynumdaki her hareketi beni delice tahrik ediyordu. En sonunda dayanamayıp inledim. Kucağında istemsizce zıpladım. William anında durdu ve beni kucağından indirdi. İnanmıyorum! Başlamıştık ama! Kollarımı göğsümde birleştirdim. William alt dudağını ıssırdı. Umarım bu tahrik olduğu anlamına geliyordur çünkü öyle değilse onu öldürebilirim...

- Yatalım mı Tanrıça'm?

Umutsuzca gözlerimi ona diktim.

- Bu benim anlamak istediğim yatma değil, değil mi?

Hafifçe güldü.

- Üzgünüm. Uyumayı kastediyorum...

Oflayıp ayağa kalktım.

- Ama gece koltuğa kaçmak falan yok. Ciddiyim sabah cehenneme gitmek için yalvarırsın...

İki elini havaya kaldırdı.

- Kaçmayacağım. Bak mesela eğer ciddi bir ilişkin olursa hep aynı yatağı paylaşacağın biri olur. Hoş değil mi?

Dudaklarımı büzdüm.

- Çok çaresizsin...

Omuzları düştü.

- Farkındayım...

Dayanamayıp ona sarıldım. Onu ümitsiz gözlerle yüzü asık görmek hoşuma gitmiyordu. Bu hisleri aldırmak mümkün mü acaba? Beni kollarının arasına aldı. Uzanıp hafifçe öptü. Birlikte yatağa girdiğimizde göğsüne kıvrıldım. Birbirimize sarılıp uyuduk. Onunlayken hissettiğim herşey bu kadar saçmayken, neden hala onunlayım?

Merhaba. Umarım hikayemi beğeniyorsunuzdur. Yorum atmadığınız için bilemiyorum tam olarak. Beğenmeyi unutmayın. Öpüldünüz.

XOXO

TanrıçaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin