4 YIL SONRA

165 12 7
                                    

Ecmel'den

Boğaç, ben ve kızım şuan uçakta Eslem ablamlara Istanbul'a gidiyoruz. Ablam beni arayıp "Vuslat'in dördüncü yas gününü teyzesi yapacak Boğaç'ı da al gel dedi. Suan uçaktayiz kızım Boğaç'in kucağında sarılarak uyuyor. Ben ise 3 yıl once aklıma gelince burukca gülüp düşündüm.

#Hatirlama#

3 yıl önce

Kızım doğalı bir yıl oldu ama o benim yanımda değil Vuslat doğduktan sadece altı ay sonra bu yasta çocuk dogurduğum için devlet tarafından elimden alınmıştı. Parkta oturmuş her zamanaki gibi ağlayıp ne yapmam gerektiğini düşünüyorum. Bana ancak evlenirsem verileceğini söylenmişlerdi ben öyle birini bulamadım hepsi çocuğumu istemedi çaresizce yine nasıl bir çözüm bulurum diye düşünüyorum. Ateşe soylesem bana yardım eder ama onu sevdigi insandan ayırmak istemiyorum benim gibi olmasını istemiyorum. Bu düşüncelerle boğuşurken biri mendil uzattı ilk mendile sonrada mendili uzatan kişiye baktim. Sarışın mavi gözlü uzun boylu güler yüzlü bir adam dı mendili alıp teşekkür ettim. Oda konuşmaya başladı.

-Bu kadar güzel gözlere sahip insana ağlamak hiç yakışmıyor. Neden ağladığını anlatmak ister mısın belki yardımcı olurum.

-Hic tanımadığın bir insana mı? Diye sordum gülümseyerek

-Evet belki yardımcı olabilirim.

Nedensizce ona güvendim ve herşeyi anlattım ona beni dikkatle dinledikten sonra kahka attı.

-Körün istediği bir göz allah verdi iki göz dediğinde 'sen ne diyon oğlum 'bakışı attım anlamis olacak ki konusmaya başladı.

-Bak ben ailemi üç ay önce bir trafik kazasında kaybettim.

-Cok özür dilerim hatırlattığım için ama   niye güldüğünü hala anlamadım.

-Şöyle anlatayim o zaman sevgili babacığım ölmeden önce bir miras bıraktı ama bir şartla eğer biri ile evlenir üç yıl evli kalırsam miras tamamıyle benim olacak yanı şirketler,  evler, arabalar. Anlayacağın seninle aynı durumdayım ben diyorum ki gel evlenelim sen kızına bende mirasima kavuşayım ne dersin.

#Hatırlatma sonu#

Ve durum bu 3 yıldır Boğaç'la evliyiz başlarda ayrı evlerde farklı hayatlar yaşayacaktık ama devlet sağolsun ayda bir kere Vuslat'ı kontrole geldikleri için pek olmadı.

Ateşe söylediğim de önce itiraz edip Boğaç'ı  araştırdı Boğaç 'tan zarar gelmeyeceğini anlayınca kabul etti. Hatta nikâh şahıdim oldu o derece yani.

Düşüncelere o kadar dalmışım ki Boğaç'ın seslendiğini bile duymamışım.

-Ecmel yarım saattir sana sesleniyorum kemerini bağla uçak inişe geçecek.

-Tamam Boğaç

-Ne düşünüyor dun öyle söyle bakalım abine

- Abi ah evet kac insan kocasına abi derki dedigimde bana gözlerini devirdi.

-Ah pardon sevgili karıcığım ne düşünüyorsun bir saattir.

Bu sefer goz devirme sırası bana geldi. Abartılı bir şekilde gozlerimi devirdim.

-3 yıl önce parkta ki halimizi düşünüyorum.

- Ne komikti ama ne yalan söyleyeyim bu küçük prensese bu kadar alışacağım aklımdan bile geçmezdi.

-Bogaç sana cok teşekkür ederim kızımı bana kavusturdugun icin çok sağol

-Asıl ben sana teşekkür ederim prenses bana servetimi verdiğin için.

Uçak inince hava alanından dışarı çıktık. Vuslat bir anda Boğaç'in kucağından atlayıp

-Ates dayı diye atesin kucağına atladı.

Ateş Vuslatı kucağına alıp havaya attı sonrada öpücük kondurdu kızımın yanağına o sırada da başıyla Boğaç'a selam verirken bir yandan da  Vuslat'la konusmaya basladi.

-Nasılsın maviş koca kız olmuşsun.

-Ne o öyle kedi ismi gibi maviş falan. Diye cırladım bir anda yüzünü buruşturup saçımdan çekti.

-Cırlama kız kulak bizimkide dediginde gözlerimi devirdim. Arabaya binip ablamlara yol alınca konuşmaya başladık.

-Eee ne zaman boşanıyorsunuz bakalım siz. Dedi ateş boğaç gözlerini devirdi.

-Korkma haftaya bosuyorum cadı kızınızı

-Cadı mı ben mi benim gibi melek bir insana cadı ha cık cık cık çarpılırsın valla ha dedim.

Boğaç'i da 3 yılda bana benzetmiştim dikiz aynasından bana bakıp dil çıkardı. Bu hareketine göz devirdim. Ateş aynadan bana bakıp ağzını açıp birsey söyleyecek ken. Vuslat bir anda Ateşin boynundan öpüp;

-Dayı bana hediye aydın mı?

-Aldım maviş oda en güzelinden

-Yasasın hediye'ye bayılıyım. Tesekkuy edeyım dayı.  Dedi onun bu hâline güldük.  Çoktan eve varmıştık bile arabadan inip Vuslatı kucağıma aldım eve doğru yürümeye başladık evin ziline çaldığımda Ateş birden.

-Ecmel dur. Diye bağırdı o an kapi açıldı ve ben karşımda gördüğüm kişi ile donup kaldım.

VUSLAT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin