16

81 10 0
                                    

Gözlerimi açtığım ve çevreme bakmaya başladım. Dağ evindeki yatağımdaydım ve üzerimde 3 kat yorgan vardı. Hangi akıllı bu kadar yorganı üzerime örttü? Nasıl çıkacağım ben bu yorganların altından? Anladık hava soğuk ama bu kadarı abartı.

    Üzerimdeki yorganlardan tek tek kurtulduktan sonra odadaki banyoya girdim. Aynada kendimi görene kadar çıplak olduğumu fark etmemiştim bile. Üzerimde sadece iç çamaşırlarım vardı. Ayrıca bu sargı bezleri de ne? Bacağımda, karnımda ve sırtımda beni saran bezler vardı.

Hızla banyodan çıkıp üzerime tişört ve eşofman altı giydim. Odadan çıkıp aşağı indiğimde üçününde tartıştını gördüm. Ellerinde kitap vardı. Benim kitabım!

     "Ne yapıyorsunuz siz?!" Üçüde aynı anda bana döndü. Alexandra hızla ayağa kalkıp yanıma geldi.

    "Sonunda uyandın. Nasıl hissediyorsun? Yaran hala kanıyor mu?" Dedi ve tişörtümü kaldırmaya çalıştı. Ona hemen engel oldum.

    "İyiyim Alex bırak tişörtümü." O bu dediğimi aldırmadan tişörtü kaldırıp yarayı açtı. Kanamadığını görünce indirip bana sarıldı. Ne oluyor bu kıza?

    "Darien 2 gündür uyuyorsun ve yaran sürekli kanıyor. Sadece karnındaki değil. Ayağın ve sırtındakilerde. Ne yapacağımızı bilemedik ve kitaba baktık ama yaranla ilgili hiçbir şey yazmıyor." Nasıl 2 gün uyumuş olabilirim? Ayrıca bu yaraların sebebi kitapta yazmıyorsa ben nereden öğreneceğim?

    Alex'den ayrıldım ve koltuklardan birine oturdum. Brett'in kucağındaki kitabı aldım ve kucağıma bıraktım. Şu kitaba birde ben bakayım.

   "Aç mısın? Sana su getirmemi ister misin?" Alex'e kafamı salladım ve kitaba döndüm. Kapağını kaldırınca dümdüz bir sayfayla karşılaştım. Daha sonra sayfada bir yazı belirdi. Hangi dilde yazıldığını bilmiyorum ama okuyabiliyorum. Bu nasıl olur? Bilmediğim bir dili nasıl okurum?!

   Hemen yanımda oturan Brett'e döndüm.

"Brett burada yazanı okuyabiliyor musun?" Kitaba eğildi ve boş boş baktı. Çok zor bir şey sormadım. Evet ya da hayır diyeceksin.

   "Darien orada hiçbir şey yazmıyor." Hayır orada bir şey yazıyor! Delirmiş olamam!

   "Yazıyor, 'Sor' yazıyor." Dediğim şeyle gözleri kocaman açıldı ve tekrar kitaba baktı. O şaşkınlıkla bir bana bir kitaba bakarken Hunter'da yanımıza geldi ve kitaba bakmaya başladı.

    "Darien orada yazı yazdığına emin misin?" Tekrar kitaba baktım. Yazı hala oradaydı.

    "Eminim Hunter." Sayfayı değiştirdi. Kafamı sayfaya çevirdiğimde bir resim olduğunu gördüm. Beyazlar içinde biri vardı ve arkasında yazılar yazıyordu.

     "Burada ne yazıyor." Hunter'ın söylediği şeyle okumaya başladım.

     "Bir resim var. Sol tarafta 'Kendini tanımak için güçlerini kullan. Bunu yapmadan kendini tanıyamazsın.' yazıyor. Sağ tarafta ise 'Eğer kendine ve güçlerine güvenmiyorsan güvenmeyi öğren. Çünkü sen güçlerin sayesinde hayattasın' yazıyor." Hunter'a baktığımda Brettle birbirlerine baktıklarını gördüm. Daha sonra kitabı kapatıp masaya bıraktı ve az önceki yerine oturdu.

    "Anlaşılan bizim gördüğümüzü görmüyorsun. Bizde senin gördüklerini görmüyoruz."

     "Siz ne görüyorsunuz?"

     "İlk sayfada hiçbir şey görmüyoruz. İkinci sayfada ise sana inanmakla ilgili uzun bir yazı yazıyor. Ayrıca kitap bizim dilimizde ve hiç resim yok Darien." Kitap bana farklı gözüküyor. O zaman içeriğide farklı. Bu da demek oluyorki yara hakkında bir şey yazıyor olabilir.

ElladaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin