Üvey Ve Dengesiz

Tokat

Ecrin                                                                                                                                                                            

Babam beni mutfağa çağırdığında neden çağırdığını çok iyi anlamıştım. Bide karısı olacak kadın ve çocukları var diye nazik nazik konuşuyor piç herif.

Mutfağa gittiğimizde hemen kaba haline geri döndü."Ben sana geç kalma demedim mi Ecrin" dedi bağırmamaya çalışarak.

"Dedin" dedim umursamaz bir ses tonunda.

"Ukala ukala konuşma benle ben sana geç kalmamanı söyledim geç geldin hadi görmezden geleyim dedim ama bu üstündeki sigara ve alkol kokusunu affedemem misafirlerim kim bilir neler düşündüler senin hakkında." dediğinde sinirlerim tepeme çıktı ve misafirlerin duymayacağı bir yükseklikte konuşmaya başladım

"Senin o aptal misafirlerin benim hiç mi hiç umrumda değil.Ne düşünürlerse düşünsünler hakkımda sigara içiyor düşüncesine mi kapıldılar mesela kapılsınlar BANANE BA-NA-NE zaten öyle bir fikre varırlarsa doğru bilmiş olurlar çünkü ben seninde bildiğin gibi sigara içiyorum iki güne siz evlendikten sonra bizimle yaşamaya başlıyacaklar buna alışsalar iyi olur çünkü ben onları umursamadan her Allah'ın günü sigara içicem."

sözlerim daha bitmemişti daha içimde biriktirdiğim bir sürü cümlem vardı ama o ben son cümlemi bitirir bitirmez bana tokat atmıştı.

Garip karşılamadım çünkü bunu genellikle onu çok sinirlendirdiğimde yapardı. Hatta daha kötülerinide yaptığı olmuştu. Alışıktım.

Artık fazla sert vurmadıkça kızarmıyordu bile yanağım. İçime bir gülme isteği doğdu acınacak haline gülmek derler ya işte şuan tamda öyle bişey oldu.Gülme isteğimi bastırmak yerine koyuver gitsin hesabı gülmeye başladım.

O bana anlamsız bakışlar atarken ben sinirden gülüyordum."Ecrin kendine gel ben burda sana vuruyorum sen gülüyorsun hasta mısın kızım sen?" sözlerindeki bir kelimeye takılı kaldım.

Daha demin bana tokat atmış bir adam bana kzım demişti gülen suratım hemen ciddileşti.

"Sen bana daha demin tokat atmadın mı ya simdi geçmiş bana hasta mısın kızım sen diyorsun eses sen hastasın sen bana tokat attıktan sonra kızım kelimesini nasıl kullanırsın ya inanmıyorum sana hatta inanmıyorum değil inanamıyorum sana"diye çıkıştım.

Biraz bekledi bir cevap vermek için ama salak işte bir cevap bulamadığından dolayı

"Kes sesini misafirlerim içeride yalnız kaldı onların yanına gidiyorum ben ve sende beş dakikaya kadar geliyosun içeri"deyip hızlı bir şekilde içeri gitti.

Ve tabi bende arkasından salona gittim.

Batu                                                                                                                                                                             

Babasının Ecrine tokat attığını gördüğüm de çok şaşkındım.

Bir adamın kıza el kaldırması onu geç bir babanın kızına tokat atmasıda ne demekti.

Onlar beni görmeden burdan uzaklaşmam lazımdı fakat merakıma yenik düşüp konuşmaları dinlemeye başladım.

Aman Allah'ım bu kız ne cesurdu böyle daha demin babasından dayak yemesine rağmen hala babasıyla kavga ediyordu.

Bu kız çok farklıydı bana göre çünkü şuana kadar hiç böyle bir kızla tanışmamıştım.

Ecrin'i daha bir kaç dakikadır tanıyor olmama rağmen uzun zamandır tanıyor gibi hissediyorum. Ecrin çözümü olmayan bir bilmeceye benziyor ama ben onu çözecem.

Ne pahasına olursa olsun...

Onda beni çeken birşeyler var...

Önceki bölümlere oranla biraz daha uzun yazmaya çalıştım. Sizlere beğendirebildiysem ne mutlu bana:))

Ben habire size lütfen vote layın diyerken baskı yapmak istemiyorum ama bir yandanda kısa bir not olarak eklemem gerektiğini düşünüyorum. Eğer bir kusurum varsa tekrardan herkesten özür dilerim:))

Bana destek çıkan bütün arkadaşlarımada tesekkür ederim:)...