31 Bölüm

729 138 0
                                    

31 Bölüm

Meybuz Vakti

    Haluk hızlı bir şekilde dükkândan çıktı yokuş yukarıya koşmaya başladı. Kulakları zildeydi eğer çalmışsa derse geç kalacaktı. Bütün gücü ile yokuşu tırmandığında zil çalmıştı. İkinci zil de çok geçmeden çalacaktı çünkü iki zil arasında fazla zaman yoktu. Okulun kullanılmayan arka kapısının önüne geldi.

‘’Pekcan orada mısın?’’

     Bir süre sessizliği dinledi. Tahmin ettiği gibi çoktan sınıfta olmalıydı. Elinde ki meybuz poşetini bileğine iyice doladıktan sonra kapının altından ayaklarını diğer tarafa saldı. Ellerini demirin arasına koyup hızlıca kendini içeriye doğru çekti. Merdivenlerden hızlıca yukarıya çıktı, okulun arsasında hiç öğrenci kalmamıştı. Koşarak okulun kapısının önüne geldi güçlü bir şekilde kapıyı açtı. Bir kaç basamak çıktıktan sonra ana hole çıktı. Merdivenlerden ikişer bir şekilde çıktı. Öğretmenler yanından hızlı bir şekilde geçti. Koridor biraz hareketliydi, öğrenciler yeni içeriye giriyordu. Hızlı bir şekilde sınıfına girdi Pekcan ve Yurdakul sıraya oturmuş onu bekliyorlardı. Haluk onların yanına yaklaşıp poşeti masansın üzerine koydu. Pekcan ve Yurdakul ağızları sulanarak poşette ki meybuzları çıkardılar.

Pekcan

‘’Helal olsun Haluk’’

Yurdakul

‘’Doğrusu yetiştirebileceğini düşünmemiştim’’

Pekcan

‘’Bende düşünmemiştim’’

Rüzgâr Adam Haluk

‘’İşte getirdim afiyetle yalayın bakalım’’

Pekcan

‘’Ne aldın?’’

Rüzgâr Adam Haluk

‘’Elime ne geldiyse aldım’’

Yurdakul

‘’İplik çıkmaz değil mi?’’

Rüzgâr Adam Haluk

‘’Yok ya 100 kuruşluk meybuz mu bunlar iplik çıksın?’’

Pekcan

‘’İyi para verdik bunlara’’

Rüzgâr Adam Haluk

‘’Onlardan böcekte çıkabiliyor. Yalayın gayri’’

    Herkes sırasına dağılmak üzereyken Hoca arka tarafa seslendi. Hocanın geldiğini fark etmemişlerdi bile

‘’Haluk, Pekcan ve Yurdakul ne yiyorsunuz?’’

Rüzgâr Adam Haluk

‘’Hocam bir şey yediğimiz yok sadece yalıyoruz bakın löp gibi’’

Hoca

‘’Getirin bakayım onları’’

Rüzgâr Adam Haluk

‘’Hocam yiyeceğinizi bilsem size de alırdım.’’

Hoca

‘’Tamam, şimdi getir.’’

Rüzgâr Adam Haluk

‘’Hocam hakkımı niye size vereyim ki?’’

Hoca

‘’Hemen o meybuzları getirin yoksa sizi yok yazarım’’

   Hoca öğrencilerin getirdikleri meybuzları eline aldı an çöpe bıraktı.

Hoca

‘’Meybuz okulumuzda yasak bir daha böyle şeyler elinizde görmeyeceğim.’’

    Herkes masasına üzgün gidiyordu.

Kantır Şeyma

‘’Ne oldu Haluk emeklerin boşuna gitti.’’

    Haluk sinirlenmişti herkes bu ikiliye bakıyordu. Haluk’un ondan intikam almasını bakıyorlardı. Hoca ise tedirgindi geçen derste olanları duymuştu. Haluk elini cebine atıp bir avuç fındığı ağzına attı. Parmak ile Şeyma’yı işaret ederek.

Rüzgâr Adam Haluk

‘’Seninle bir gün hesaplaşacağız ama bugün değil’’

Vezirtepe Lisesi | 2 Sezon[Askıda]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin