AŞKIN YASAK HALİ

BÖLÜM 3

MERHABA ARKADAŞLAR ^^

YENİ HİKAYEMDEN HOŞLANDINIZ MI? BU UZUN SÜREDİR ÜZERİNDE ÇALIŞTIĞIM BİR ÇALIŞMAYDI. UMARIM SİZLERİN SEVDİĞİ ŞEKİLDE OLMUŞTUR. OKUYAN ARKADAŞLARDAN DÜŞÜNCELERİ NE YÖNDE OLURSA OLSUN YORUM BEKLİYORUM. BU SAYEDE HİKAYEME VE BANA YARDIMCI OLMUŞ OLURSUNUZ. İSTER YORUM OLARAK İSTER MESAJ OLARAK DÜŞÜNCELERİNİZİ BENİMLE PAYLAŞMANIZI BEKLİYORUM. İYİ OKUMALAR.. 

HEPİNİZ SEVİLİYORSUNUZ^^

YORUM VE OY BEKLENİR...

SAYGILAR...

NOT: HANGİ DİLDE OLURSA OLSUN ŞARKI YÜREĞİNİZE DOKUNUYORSA SİZ ONUN NE DEMEK İSTEDİĞİNİ ANLAMIŞ DEMEKSİNİZ. MÜZİK EVRENSELDİR.

===LUCCA===

Eve dönüş yolu gidiş yoluna göre daha kısa sürdü. Otomobilimin hızını iki katına çıkardım ve arabanın içinde bana sinirle gözlerini dikmiş bir kız olmadığı için yaklaşık on beş dakika sonra arabamı evimin garajına park ettim. Odama çıkan merdivenlerden yukarı çıkarken bir anda çok yorgun olduğumu hissettim. Üstümü bile değiştirmeye gerek duymadan kendimi yatağın üstüne bıraktım. Yatak odamın kapısı aniden açılınca hızla yerimden zıpladım. Gelen kişi tabii ki annemdi. Başka kim olacaktı ki evde?

'Geç kaldın. Evi çok mu uzak?'

Annemin sorusuna ne cevap verebilirdim? Bir iki sorun yaşadım ve onun için eve geç geldim. Anneme anlatmam gerekiyor muydu?

'Biraz' diye yanıtlayarak geçiştirdim. Annem odamdan ayrıldıktan sonra ona yarın beni erken uyandırması gerektiğini söylemek için yanına gittim. Odasının kapısı aralık kalmıştı. İçeriye girmek üzereyken duraksadım. Bugün yine o günlerden biriydi.

Annemi bazen aynada kendisine bakarken ve aynadaki yansımasına gözlerinin etrafındaki kırışıklıklara elini gezdirirken görüyorum. Böyle anlar da genellikle dalgın olur. Bir yandan eline aldığı saç fırçasıyla saçlarını tararken diğer yandan da bir şeyleri düşündüğünü anlayabiliyordum. Bazen de dudakları acı bir tebessümle kıvrılırdı.

Aynalığın en alt çekmecesini açarak oyma bir sandık çıkardı. Eliyle hafifçe tozlanmış olan sandığı sildi. Sandığı açtığında yırtılmış bir fotoğraf çıkardı. Uzun uzun baktı. Diğer zamanlarda olduğu gibi şimdi de ağladığını biliyordum. Eliyle fotoğrafı okşayıp, öptükten sonra tekrar sandığın içine koydu. Bu yırtık fotoğrafta kimi ya da neyi okşadığını ve öptüğünü merak etmiyor değildim. Donuklaşan bakışları arasında yatağına giderek uzandı. Uyumak ve her ne yaşadıysa bütün bunları unutmak istiyor gibi görünüyordu. Onu rahatsız etmemek için hiçbir şey söylemeyerek odama gittim.

Kaçan uykuma inat hala yatağın içinde gözlerim kapalı uzanıyordum. Gözlerimin kapalı olmasına aldırış etmeyen tek görüntü ise Asya'nın yarı çıplak görüntüsü oluyordu. Hızla yatağın içinde doğruldum. İlk kez yarı çıplak bir kız görmemiştim. Tatilde yüzmek için gittiğim plajlarda onlarca bikinili ve mayolu kızlar gördüm. Hepside yarı çıplak sayılırdı. Hatta bazen üstü çıplak güneşlenen kızlar bile gördüm. Neden ilk kez yarı çıplak bir kız görmüş gibi tepki veriyordum anlamadım.

Asya'nın güzel ve biçimli vücudu aklımı zapt ediyordu adeta. Dolgun ve dik göğüsleri ile kıvrımlı kalçası aklımı istila ediyordu. İncecik olan beline de diyecek tek bir sözüm yoktu. Bir heykeltıraşın elinden çıkmış yunan tanrıçası Afrodit gibiydi. Böylesine güzel bir kızın öyle kötü bir yerde yaşıyor olması hiçte iyi değildi. Sokak hiç tekin görünmüyordu. Kapısına her gece bir sapık dayanabilirdi. Bu geceki iki sarhoş buna güzel bir örnekti.