8.Bölüm '' Gazete ''

2.7K 187 44
                                    

1 hafta. Tam 1 haftadır Henry ile diyalog kurmuyorduk. Benimle konuşmaktan durmadan kaçıyordu. Benim hakkımda bir şey konuşulduğunda hemen konuyu değiştirmeye çalışıyor ya da asla konuşmuyordu. Bu tavrı beni deli etmekten başka bir işe yaramıyordu. Kendimi suçlu hissediyordum. Öyle ki birçok kez çocuklara gerçeği anlatmayı düşünmüştüm.

Kikwang öğrendiğinde de onlara anlatmayı düşünmüştüm ama bu kadar değil. Kikwang bana karşı çok daha iyi. Olması gerektiğinden de iyi…

‘’ HyeMi! Kahvaltı hazır! Git kapıdan gazeteyi getir! ‘’ JaeYeon’un mutfaktan gelen cırtlak sesiyle düşüncelerimden ayrıldım.

Kapıya doğru yöneldim. Her sabah bu saatlerde kapıcımız gazetemizi kapıya bırakırdı. Genelde evde olmasam da akşamları okurdum. Okumayı seven biriyim… Yani zamanım olduğunda seviyorum.

Kapıyı açmamla yerimden zıplamam bir oldu. Kikwang kapının önünde durmuş elinde gazeteyle bana bakıyordu.

‘’ Burada ne arıyorsun? ‘’ diye sorma gereği duydum.

Biraz duraksadı. Benden bir şey sakladığını hemen anlayabiliyordum. O kadar belli ediyordu ki. ‘’ Kahvaltı…’’ cümlesini tamamlayamadı.

‘’ Kahvaltı ne? Kahvaltı yapmak için mi geldin? ‘’

‘’ Hayır. Belki… Aslında açım ama o yüzden gelmedim. ‘’

‘’ Ne için geldin? ‘’ çıkart şu baklayı Kikwang.

‘’ Aslında kahvaltı için geldim. Evde güzel şeyler yoktu bende buraya gelmeye karar verdim. ‘’ diye itiraf etmiş gibi yaptı. Tabi ki yememiştim. Bu yaptığı şeyin ne kadar terbiyesizce olduğunu ikimizde biliyorduk.

‘’ Pekala içeriye geç. ‘’ diyerek onu davet ettim. ‘’ JaeYeon! Misafirimiz var.’’ Biraz duraksadım. ‘’ O bir erkek. ‘’ diye ekledim.

Hepimiz mutfağa geçtik ve kahvaltıya oturduk Bu JaeYeon’un çocuklardan biriyle ilk tanışmasıydı. Tabi hiç biri kız bir ev arkadaşım olduğunu bilmiyordu.

JaeYeon ne kadar onlarla çalışmamı sevmese de grubun bir fanıydı. Fan olmak için fazla büyük biri olsa da şarkılarını dinliyordu. Albüm çıkar çıkmaz ona bir tane getirmiştim.

Yine de şu an göründüğü üzere onların fanı olduğunu belli etmemeye çalışıyordu. Küçük çocuk gibiydi.

JaeYeon ‘’ Gazete nerede? ‘’ diye sorduğunda Kikwang’a baktım.

‘’ Centilmenimiz gazeteyi bizim için almıştı. ‘’ dedim

Kikwang bir bana bir JaeYeon’a baktı. ‘’ Ne gazetesi? Ha bu sabah ki gazete mi? Bugün önemli bir şey yok.’’ Yakalandı. Gazetede çocuklarla ilgili bir dedikodu çıkmıştı ve benden saklıyordu.

Bir iç çektim. ‘’ Ben sizin menajerinizim. Bir şeyleri bilmem gerekiyor ki grubunuzun daha iyi yerlere gelebilmesi için yardım edeyim. ‘’

Kikwang yeniden JaeYeon’a baktı. Sanki ondan yardım istiyormuş gibi. ‘’ Olmaz. Bunu bilmeni istemiyorum. ‘’

Kaşlarımı çattım. ‘’ Seninle ilgili mi? ‘’ derken ayağa kalkmıştım. Bu kadar kötü ne olmuş olabilir ki.

O da ayağa kalktı. ‘’ Lütfen. Sadece bilme. Kısa sürede unutulur zaten. Bir şey yapmana gerek yok. ‘’

O sırada telefonum çalmaya başladı. Arayan Ajans başkanıydı. ‘’Gazeteyi bana ver. Zaten şimdi öğreneceğim. ‘’ elimi ona doğru uzattım.

Bir elime bir de telefona baktı. Telefonu hızla elimden çekti. ‘’ Boş ver. ‘’

Gerçekten sinirlenmeye başlamıştım. JaeYeon neye uğradığını şaşırmış gibi bizi izliyordu sadece. ‘’ Telefonu bana ver! İşimi kaybedeceğim! Ben bu iş için neler yaptım biliyor musun? ‘’

Menajerimiz Bir KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin