Death Confidant

''Neredeyim ben?

Klasik olarak sabah kalktım ne büyük bir aksiyon ! Neyse tam yataktan kalkacakken annemin o cırtlak sesi kulağıma doldu. Dur bir dakka bu annemin sesi değil Dylan'ın sesi . Hadi ama buraya gelmiş olamaz dimi ? Arkamı döndüğüm anda onu görmem bir oldu . Bilin bakalım kimi ? Dylan !! ''Ne arayosun burda?'' ''He gidiyim yani?'' ''Soruya soruyla cevap verme'' ''Hiç sadece seni almaya geldim okul için yani ama hala uyuyomuşsun annende beni içeri davet etti''  ''Uhm peki kahvaltıya ne dersin ? '' '' Aslında olabilirdi ama zamanımız yok yolda bir şeyler alırız'' ''Peki'' dedim ve yataktan kalkıp banyoya girdim . Aman tanrım ! Aynadaki ben olamazdım dimi? Hadi canım Dylan beni böyle görmemeliydi . Kesin benden ayrılıcak . Siktir! Makyajımı yapıp banyodan çıktım . Odama girdiğimde Dylan yoktu . Aşağı inmiştir büyük ihtimal . Hızlıca giyinip aşağı indim . Dylan beni gördüğün anda yağcılık yapmaya başladı . Hadi ama abartılacak bir şey yoktu .Hafif bir makyaj , kot jeans ve beyaz bir tişört gitmiştim . ''Bebeğim harikasın'' ''Yalanını yesinler'' diyip omzuna vurdum. ''Bu acıttı'' . Annem hemen olaya karışarak ''Gelinde bir şeyler atıştırın'' ''Buna yetişecek zamanımız yok anne'' dedim . ''Dylan sen dışarı çık ben geliyorum'' dedim Dylan'a emir verici bir ses tonuyla. Dylan çıktığı anda annemin yanına koştum. ''Annecim canım annecim'' ''Tamam arabayı alabilirsin'' dedi ve anahtarları cebinden bana verdi . Bu kadını seviyorum! Anneme veda öpücüğü verip beni bekleyen Dylan'ın yanına gittim.Son baharın son aylarındaydık hava pek soğuk değildi. Ama ben yinede deri ceketimi giydim . Dylan'ın yanına gidip onu arabaya davet ettim . Bu arada söylemeden geçmiyim Dylan ile 1 senden beri çıkıyorduk ama ben hala onun boynunda olan sonsuzluk işaretini çözemiyordum . Evet boynunda bir sonsuzluk işareti vardı . Dövme değil canım . Bu şeye benziyordu sanki kızgın bir demiri yakıp boynuna bastırmışlar gibi . Ona her sorduğumda kızıyordu .Bağırıyordu. Bende sezsiz kalmayı tercih ediyordum . Ailesini bana anlattı evet . Normal bir ailesi varmış ama o 16 yaşındayken ölmüşler . Sadece bu kadarını biliyordum. He birde ailenin tek çocuğuymuş . Neyse. Arabanın anahtarlarını ona verdim ve direksiyon koltuğuna oturdu. Oturduğu anda radyodan bir şarkı açtı . Yol boyunca tek kelime bile konuşmadık. Okula doğru ilerlediğimizde okulun önünü bir kalabalık topladığını gördük . ''Dylan bu da ne?'' ''Bilmiyorum.Ama bir tür kavgaya benziyor'' dedi. Kavgaya biraz daha yaklaştık aslında kavgaya pek benzemiyordu sadece laf dalaşı vardı. Tanımadığım bir çocuk ile Eddie tartışıyorlardı. Eddie sınıf arkadaşım pek sevmem çünkü çok kavgacı bir çocuk. Karşısındaki çocuğu şu ana kadar hiç görmemiştim. Uzun boyluydu ve kolu dövme kaplıydı. Ela gözlüydü. Doğrusunu söylemem gerekirse çok ateşliydi . Etraftakiler hadi Zayn diye bağırıyorlardı . Sanırım ismi Zayn'di.İsmini Zayn tahmin ettiğim çocuk ''Ebeni sikeceğim bekle'' dedi ve gitti. Etraf herkezi ulumasıyla yoğunlaştı . Dylan beni kolumdan çekerek kendime gitirdi . ''İyi misin bebeğim?'' ''Biyoloji dersini düşünmesem daha iyi olabilirim'' dedim. ''Bebeğim çıkışta bazı işlerim var bu yüzden seni alamayacağım yani eve kendin gitmelisin '' ''Peki sorun değil'' dedim . Farkına varmamıştım ama sınıfımın önüne gelmiştik bile . ''İyi dersler bebeğim'' diyip yanağıma masum bir öpücük kondurdu . Sınıfa girmemle adını Zayn tahmin ettiğim çocuğu görmem bir oldu . Onu geçip sırama oturdum . Hadi ama Lexi gelmedi deme . Bu arada Lexi benim kardeşim kadar yakın olan arkadaşım. Derse 5 dakka vardı . Geç kalmıştı büyük bir ihtimalle. Bu düşüncelerim telefonumun titremesiyle son buldu . Mesaj gelmişti . Annem . ''Üzgünüm tatlım ama arabayı almak zorundayım bu gün iş toplantısı olduğunu unutmuşum çıkışta eve yürüyerek yada Dylan'ın araasıyla gel sevgilerle annem xx'' yazıyordu . Hadi ama bu şaka olmalıydı eve yürüyerek gitmekten nefret ediyordum. Derken ders zili çaldı. Siktir bu gün Lexi okula gelmemişti . Tek oturmak zorundaydım. Biyoloji öğretmenimiz derse girdi ardından da kokoş kaplumbağa ve o çocuk . Kokoş kaplumbaa dediğim bizim okulun müdüresi olan Janes hanım . Neyse. Her kez birden pür dikkat o çocuğa bakmaya başladılar. Ve kokoş kaplumbağa konuşamaya başladı . ''Evet çocuklar yanımda gördüğünüz öğrenci okulumuza yeni katılmıştır . Zayn okulumuza yeni geldiği için okulu ona tanıtmanızı ve hoşgörülü davranmanızı dilerim . Heather senin yanın boş mu ? '' ''Şey... Evet ama şey..'' ''Zayn geç bakalım Heather'ın yanına'' Bu arada sınıfın tüm kızları sanki Zayn'i yiyecekmiş gibi bakıyordu ben hariç tabikide. Zayn geldi ve yanıma oturdu . Ders boyunca hiç konuşmadık. Tenefüste Dylan'ın sınıfının önüne gittim ama sınıfta yoktu . Bende kendi sınıfıma geri döndüm . Dylan'a mesaj attım ama geri yanıt yazmadı. 2. ders 3. ders derken son derse gedik . Zayn.2le birlikte oturmamıza rağmen tek kelime konuşmamıştık. Çıkış zili çalıdığı anda her kez toparlanmaya başladı ve bir curcuna oldu. Zayn sınıftan toz olmuştu bile . Sınıftan çıktım. Okuldan da çıktım . Aklıma sabahki olay geldi . Etrafa bakındım ama kavga falan yoktu. Umursamadım. Evime tam yaklaşacakken yol yapımı çekti dikkatimi. (Burdan sonra The Cab - Temporary Bliss ile okuyun) Hadi ama yol kapanmıştı . Şimdi başka yoldun mı gidecektim . Tam anlamıyla lanetlenmiştim . Yolumu değiştirip arka caddeye saptım. Burayı daha önce hiç görmemiştim . Hadi ama kaybolmamıştım ama dimi? Yoluma ilerlerken bir çığlık sesi işittim. Korkmaya başlamıştım . Ve arkasından bir tane daha çığlık . Bu tür konularda merakıma yenik düşüyordum. Sesin geldiği yöne doğru ilerledim. Hadi canım bu o olamazdı dimi . Hemen bir çalılığın arkasına geçip olayı izlemeye başladım. Zayn ve bir çocuk yerde yatan Eddie'yi tekmeliyorlardı. Zayn'in yanindeki çocuğu ilk kez görüyordum ama bana arkasını dönüktü . Uzun boyluydu. Saçları kıvırcık ve kalem gibi bir bacakları vardı içimden ne kadarda seksi olduğunu geçirdim.Taki kıvırcık saçlı çocuk salahını çıkarık Eddie'ye ateş edene kadar. Çığlığıma yenik düştüm ve çığlık attım. Kıvırcık saçlı çocuk sinir püskürten bir şekilde arkasını döndü. Korkudan titriyordum yaklaşmaya başlamıştı . Ne yapacağımı hiçbir şekilde bilmiyordum aklımda tek bir plan vardı kaçmak ! O anda var gücümle ayağa kalkıp koşmaya başladım o anda arkamdan bir adam sesi ''Yakalayın o siktiğiminin kızını'' . O cümleyi duyduktan sonra daha hızlı koşmaya başladım . Öylesine hızlı koşuyordum ki.En sonunda yere yığıldım.Etrafa çaresizce bakmaya başladım.Nefesim daralıyordu . Korkuyordum. Arkamdan beni yakaladılar. ''İmdatt!! Yardım edin!! Kimsee yokmuu??'' diye bağırdım. O kıvırcık saçlı çocok ''Kes sesini seni kaltak.'' diye bağırdı.Sustum. Çünkü yapabilecek başka bişeyim yoktu. Ağzımı bantladılar,ellerimi ve kollarımı da bağladıkladıktan sonra bir komyanun arka bagajına atıldım.Neree gittiğimden haberim yoktu.Aferin Heather!Ne halt ediceksin şimdi?Oraya giderken kafan neredeydi senin?Gözlerimi kapadımve sesizce ağlamaya başladım.

-Sabah 4:23-

Gözlerimi açtığımda hala o kamyonun bagajında ellerim ve kollarım bağlı bir şekilde duruyordum.Birden araba durdu. Şöför olarak tahmin ettiğim adam''Geldik Harry.Bagajdan kızı alalım hadi!''dedi ve arabadan inip bagajı açtılar. Bagajı açtıklarında çırpınmaya başladım.Adının Harry olduğunu tahmın ettiğim çocuk beni kucağına aldı ve bir odaya soktu . Beni yere fırlattı ve ağızımdaki bantı hızla çekti. Aov bu acıttı.''Bende ne istiyorsunuz?!'' diye bağırdım. ''Uslu dur küçük bayan'' dedi ve odadan çıktı.Ne yapacaktı ben şimdi hiçbir çarem yoktu telefonumuda kaçarken düşürmüştüm zaten. Ağlamaya başladım. Çünkü yapabilecek başka hiçbirşey yoktu. Yaklaşık 1-2 saat sonra ayak sesleri duymaya başladım ve bir kaç tane adam sesleri. Hey hey durun bir dakka bu Dylan'ın sesi.