Merhaba Dedektif

Berabere

Daha oyunun başındayız. İlk tur bitti. Durum 1-1.

Başkanlardan birisine ulaşmayı başardı. Ne yazık ki orada olmadığım için olayı inceleyemiyorum. O yüzden başlarda ikimiz içinde avantaj ve dezavantajlar var. O adam kaçtı. Eğer o suikastçıyı bir daha kullanacaksa dikkatli olmalı. Çünkü şu tarihten itibaren bir arama açtım. O program sayesinde bu günden başka bir başkanın ölümüne kadar ki geçen sürede eğer bir kişi o şehre ölümden önce giderse haberim olacak. Neyse ki basit bir ülke olduğundan insanların haberi olmadı

En azından diğerini kurtarabildik. Suikastçı kılık değiştirmiş ancak oradaki bir şahingöz bunu fark etmiş çünkü o mevkide yakın arkadaşının çalışması gerekiyormuş. Sakatlayıp tutuklamak için bacağına sıkmış ve vurmuş. Adam şu buraya geliyor. Onu sorgulayıp polise vereceğim.

Sorgulama bitti. Anlaşılan katil her suikastçıyla bana bulmacanın bir parçasını veriyor veya daha fazla. Suikastçı sayısına göre değişir. Adamın anlattığına göre işvereni eğer yakalanırsa: "Merhaba Dedktif
Bakıyorum ilk suikastçıyı yakalamışsınız. Bravo. Ödül olarak size bir şey söyleyeceğim. 98 ay sürmeyecek bu oyun. En fazla 50. aya kadar. O vakte kadar zaten 100 lider ölü olacak. Dünyayı kaosa sürüklemek için yeter. Ondan sonra da ölümler devam edecek, ancak siz beni yakalayamayacak ve kaybedeceksiniz. Size ilk ipucum bu." söylemesini istemiş.
Demek öyle ha. Yani ilk ipucu bir analiz. Ancak bu analiz kesin değil. Aslında çok yardımcı olacak bir şey de değil. Beni telaşa sokmak için söyletti kesin. Bende adama dönüp dedim ki: "O adama şunu ileteceksin: 'Eğer ipucu vereceksen adam akıllı ipucu ver ya da hiç verme ve benim vaktimi harcama.'".

Evime döndüm. Programdan ses seda yok. Ancak şüphelendiğim şey şu: Bu adam beni nasıl tanıyor? Beni fazla iyi tanıyor. Mesela yıldız tuzağı. Beni iyi tanımayan biri o tuzağı kurmuş olamaz. Hem polis veya polis yakını da değil. Cinayet mahalline girebilen meslek sayısı az deği. Adli tabip olabilir. Dedektif olabilir. Ceset taşımaya gelenler olabilir. Ancak dedektif ve polisler dışında diğer meslek grupları fazla bilgi alamazlar. O zaman bir dedektif olmalı ki polisler onunla benim hakkımda konuşsun. Bu şehirde olmalı. Bu şehirde 18 tane dedektiflik bürosu var. Ayrıca bu büroların bazıları benim gibi tek dedektifle değil, çok dedektifle çalışıyor. Yani şüpheli sayısı 29. O halde onlarla başlasam iyi olabilir. Hatta onlardan başkası olamaz demek de olur. Tek tahminde ulaşma imkanım 1/29. Ayrıca bunlar dedektif. Ne kadar düşük seviyede olsalar dedektifler. 29'unun hepsini sorgulayamam. Bu oyunda kıvrak olmazsam kaybederim. Sürekli taktik değiştirmeliyim. O halde bu işleri benim için yapacak birine ihtiyacım olacak. Veya benimle birlikte yapacak. Anlaşılan bir yardımcım olacak. O herif bana bunu da yaptırıyor ya... O 29 dedektifin hepsini davet etmeliyim. Eğer onlardan biriyse, ki bence öyle, gelmeyebilir. Ancak bunu yapması suçlu benim demek gibi olurdu. Sonuçta ismi bilinmeyen her dedektif isminin bilinmesi için benimle çalışmak ister. O halde kesinlikle gelecek. Yalnız katilin kendini yardımcım yapmak isteyeceğini sanmam. Yanımdayken açık verme imkanı çok yüksek. Ancak bu adam çok zeki, hemen parlamamak için kendini kısıtlaması gerekir. Tabi kendini kısıtladığını fark edersem de oyun biter. Peki ya direk gelmezse? Biliyorum, kesin gelir dedim ama bu katilin bakış açısı. Diğer 28'i böyle düşünmez ve 1 tanesi bile gelmezse sıkıntı olur. Evet o kişi hakkındaki şüphelerim artar ancak basitçe katılmak istemiyor olabilir. Ancak katilde benim bunu düşüneceğimi düşünüp gelmeyebilir. Yok bu iş böyle sürer gider. Karşı konulmaz bir teklif yaparsam gelmek zorunda kalır. O halde ilk cinayete başlamam için verilen paranın hepsini vaat edeyim. Başlangıçta yarısı, adamı yakaladığımızda, yani tüm dedektifler sorgulandıktan sonra veririm. Sonrasında da o yoluma ben yoluma. Pekala o zaman. Şu davetiyeleri hazırlayıp postaladıktan sonra bir süre beklemem gerekecek. Onlar buraya gelene kadarda şu devlet başkanlarını araştırayım. 1 Mart'a 5 gün var. Hepsine 5 dakikalık süre versem yeterli olur.

Mektuplar gönderildi ve hepsi 28 Şubat'ta burada olacaklar. Bende o vakte kadar 3. dünya ülke liderlerine olabildiğince yalnız kalmalarını ve çok dışarı çıkmamalarını söyleyeyim. Gerçi çok zayıf bir hamle ama yapacak başka bir şey yok.