Loveyoujjk: Hyung?
Pjm: Efendim?
Loveyoujjk: Bugün seni gördüm. İyi misin?
Pjm: Jungkook seni arayabilir miyim? Sen konuşmazsın sesini duymam. Ama benim konuşmaya çok ihtiyacım var.
Loveyoujjk arıyor...
Jimin açtı telefonu. Şu an Jungkook iyi ki vardı.
-A-alo
Jimin hıçkırıkları arasından zar zor sesini duyurabilmişti Kook'a.
- Kook ben hi-hiç iyi değilim. Bana değer veren kimsem yok artık. Ailem öldü Kook. Onlar yok artık yoklar. Ben... ben neden bu kadar çok acı çekiyorum. Zaten kimsem yoktu onlardan başka. Şimdi ne yapacağım ben. Nasıl yaşayacağım. Kimi arayacağım. Biliyorum sana da sürekli kötü davranıyorum. Ama daha fazlasını isteme nolur. Yapamam. Ben iyi bir adam değilim, üzerim seni kırarım. Bunlar olmasa bile benim yüzümden kırarlar seni... Ö-öz-özür dilerim b-ben gerçekten. Senden başka arayacak kimsem yok. Ö-özür d-dilerim.
Jungkook telefonu Jimin'in suratına kapattı.
Loveyoujjk: Ağlamandan nefret ediyorum...
Özür dilemenden, hıçkırmandan,kendini suçlamandan... Hepsinden nefret ediyorum. Acı çekmene izin vermeyeceğim. Kendinden nefret etmene izin vermeyeceğim. Sen beni istediğin kadar bırak. Ben seni bırakmayacağım Ben her zaman senin gölgen olacağım hyung.
************************************
Romantizm is begin yeyeyeye
İngilizce kendini Ağrı dağının eteğinden atiyor ama uçan bir güvercin olduğunu farkediyor fndjdjfnbf
Ben de türkü oluyorum dillerde diyar diyar dolaşıyorum.
Bir alt kattaki diyara gidiyorum şu Aliyenin oğlu olan bin üst kattakine zuhahahabahahaahah
Hebele hübele
