BTS İLE HAYAL ET

ANNELİĞİME LAF ETME! (MY)

Suga;
-Yalan söyleme.

Sen;
-Yalan söylemiyorum ki!

Jungkook;
-Hadi ama noona.

Taehyung;
-Uzaylılara yalan söyleyemezsin.

Gözlerini kısıp onlara bakmaya başladın. Bütün Bangtan suganin koluna yapıştı. En sonunda Jungkook konuşmaya başladı.

Jungkook;
-Hyung noona neden böyle bakıyor.

Suga;
-Sinirlenince yapıyor bunu.

Sen;
-Siz oyununuza devam edin ben kızımın yanına gidiyorum.

Diyip ayağa kalktın ve yukarı çıktın. Sinirlerin çok fazla bozulmuştu. Bunları düşünmemeye karar verip odana girdin.

Kızınız yeni uyanmıştı. Sizin yatağınızın en ortasında uzanıyordu. Ellerini yatağın iki tarafına koyup üzerine eğildin.

Seni görünce gülmeye başladı ve o küçük ellerini yanaklarına dokundurdu.

Küçük elleri, senden gelen genler sayesinde büyük gözleri, fındık burnu ve pembemsi küçük dudakları ile çok tatlıydı.

Onun gülümsemesine karşılık sende gülümsedin. Yatağa oturdun ve onunda kucağına aldın.

O sırada Suga saçlarını karıştırarak odaya girdi. Sizi görünce gülümsedi. Yanınıza gelip oturdu ve kızınızı kucağına aldı.

Kızınızı birazcık havaya kaldırıp burunlarını birbirine sürttü.

(Anlamışsınızdır umarım.)

Yandan gözüken profilleri çok tatlıydı. Ama sen ona tirip atıcaktın. Kızını hemen suganin kucağından aldın ve ayağa kalkıp ona baktın.

Sana şaşkınca bakıyordu. Onu umursamayıp odadan çıktın ve salona gittin. Bütün BTS gitmişti.

Hemen geçip koltuğa oturdun. Suga da peşinizden gelmişti.

Suga;
-Tirip mi atıyorsun bana?

Diyip kendini gösterdi. Ona bakıp ses çıkartmadın.

Suga;
-Bana bana tirip atıyorsun? Seni... Seni fanlarıma söylicem böyle Swag birine nasıl tirip atarsın?

Omuz silkip önüne döndün.  Birkaç dakika sonra kızınızın acıktığını anladın.

Onu kucağına alıp odanıza götürdün. Yatağa yatırıp alnına bir öpücük kondurdun.

Sonra aşağı inip mutfağa girdin. Kızınıza yemek hazırlamaya başladın. O sırada Suga gelip arkandan sarıldı.

Tepki vermedin. Başını omzuna daha çok gömdü. Sende yemeğini yapmaya devam ettin.

Sonra tabak elinden kayıp yere düştü. Suga senden ayrılıp tabağın kırıklarını toplamak için eğildi.

Suga;
-Cidden sakarsın.

Sende eğilip toplayacakken elini kaldırıp gelmemeni işaret etti. Sende durup onu izledin. Elindekileri çöpe atıp yanına geldi.

Kızınızın yemeğini yedirdin. O sırada burnuna bir koku geldi. Kızınızı yatağa yatırıp bez çıkardın.

Suga'da yandan seni izliyordu. Bir türlü yapamıyordun. Suga yine seni itip kızınızın altını temizledi.

Suga;
-Ne biçim bir annesin sen?

Sen;
- Anneliğime laf etme!

Bu haline sırıttı. Sende ona bakarak güldün. İşte böyle bir ailen vardı. Bu aileyi süslendiren birde kızınız vardı tabi...

İyi okumalar. Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. Jungkook'un bölümünü en kısa zamanda yazıp atıcam. Kendinize iyi bakın...