15- MP

10.7K 393 32
                                    

-----------------

Chuck'ın dönüşümü üstelik dolunaydan önce dönüşümü imkansızdı. Etrafıma bakarken Morgannayı gördümm. Morganna benim cadı bir arkadaşımdı dikkatli bir şekilde Chuck'a gözlerimi dikmiş birşeyler fısıldıyordu. Elbisenin eteklerini elimle kavradığım gibi bi kaç adım ötedeki morgannaya doğru yürüdüm " Morganna, ne yapıyorsun sen?" morganna gözlerini hala ayırmadan sözcüklerini devam ettirdi. Soz sözlerini söyledikten sonra bana dönüp "Size yardım ediyorum. En fazla bir kaç dakika daha oyalayabilirler yakşayı. Eğer o dönüşürse onunla savaşacak güçte olabilir."  Morganna haklıydı eteklerimi ellerimle kavrayıp chuck'a doğru tekrar koşarak yürüdüm hala acı içerisinde kıvranıyordu. Ardından pençelerinin uzadığını fark ettim. Diz çöktüğü için yüzünü göremiyordum. Ortalık karışmış vampirler ve kurtlar birbirlerine girmişlerdi. Büyücü kahinler bu durumdan hoşnut olmuşçasına kibirli bi havada balo salonunu terk etmişlerdi. Cadılar bir araya toplanmış kendi aralarında birşeyler konuşuyorlardı. Dean yanımda bize yardım etmeye çalışıyordu ama chuck'a yaklaşamıyorduk.  

Daha fazla dayanamayıp Chuck'a seslenmeye başladım. 'chuck , chuck'  " iyimisin  bana bak"   yüzünü bana çevirdiğinde hala acı çeker gibi hırıltılar çıkarmaya devam ediyordu. Dönüşümünün yarı evresini tamamlamıştı yüzünün yarısı kıllarla kaplanmış ve gözleri kırmızıydı bir alfa kurt yaratmıştım. Birden iki kollarınıda yana açınca üstündeki kıyafetler parçalandı ve uluma sesleri salonu doldurdu. Kulağı sağır edecek şekilde ulumuştu. Bu ulumadan hemen sonra dönüşümünü tamamlamış Kocaman devasa büyüklükte bir kurt adama dönüşmüştü. Asıl tuhaf olan ise Kırmızı gözlerinden birinin maviye dönüşmesiydi. Daha önce kırmızı ve mavi renklere sahip olan ve bu kadar büyük olan bir kurtadam görmemiştim. Dean ve ben bir adım geriye attık oldukça şok olmuştuk. Morganna elbisesini çekiştire çekiştire yanımıza gelmişti.  " Elena , buradan çıkalıyız. cadılar bir büyü yapacaklar vampirler bi süre görme yetisini kaybedecek. Görünmeden çıkalım."   morganna benimle konuştuktan hemen sonra dönüşümünü henüz tamamlamış olan chuck'a gözlerini çevirdiğinde şaşkınlıktan sesli bir iç çekti  " Aman tanrım elena, Alfaların alfası. Bu inanılmaz. Bu her kimse Krişna soyundan gelme. Onu buradan çıkarmalıyız henüz deneyimsiz , Sen kurda dönüş ancak bu şekilde anlaşırsınız. Onu ormana sok evde buluşuruz."  Alfaların alfası. Onca yıldır yaşamama rağmen bi tane bile görmemiştim . Chuck krişnanın soyundan gelme biriydi bir an afalladım ve sonra başımla morgannayı onayladım. CAdılar büyüye başlamıştı morganna deanı kaptığı gibi balo salonundan çıkarmaya başlamıştı Yakşayı göremiyordum. Vampir yanımın görünüşü bulanıklaşmadan elbiselerimin parçalanmasını önemsemeyerek kurda dönüşmeyi başarmıştım. 

Ormanda koşmaya devam ediyorduk Chuck önde bende arkasında ilerliyorduk karanlık orman ve iki kurt. Eve doğru yaklaşmıştık. Kaç saat koştuğumuzu hatırlamıyordum bile. Evin tiz ışıklarını gördüğümde insan bedenime dönmüştüm. Etrafıma baktığımda Chuck yoktu. Ormanda bağırmaya başladım ' Chuck , Chuckkk, Chuck neredesin? Chuckkkkkkkk'  Arkamdan yedeki yaprakların ezilme sesi geldiğinde dönmüştüm kokusunu alabiliyordum. " Elena , Şuan çıplağım eve bu şekilde giremem sanırım." Gülümsemiştim şuan en son derdinin bu olması gerekti. " Chuck, hadi ama bende çıplağım hem Dean veya cedric aldırmazlar emin ol bize bakmayacaklardır bile. Hem utanması gereken sen değildin benim." Chuck  ağacın arkasından çıktığında karanlık ormanda bile bi tanrı gibi parlıyordu vücudu o kadar fi görünüyordu ki şüphesiz kurtadam olmak ona çok yakışmıştı üstelik alfaların alfası olmak . İlahi bir yakışıklılığının yanı sıra çok da güçlüydü artık. Yanıma doğru yürüdüğü zaman gülümsüyordu ikimizde çıplaktık yanıma doğru yaklaşıp beni kucagına aldı.  " Çıplaksın kollarını gögüslerinde birleştir hiç değilse birimiz daha az çıplak görünsün. Bu arada eve geçince herşeyi anlatmanı bekliyorum. Herşeyi!"  bunları söylerken hem şaşırmış hemde kafam karışmıştı neyi nasıl anlatacaktım hiç bir fiktim yoktu yakşayı ve onun Chuck'ı görünce neden bu kadar öfkelendiğini . Herşeyi tek tek anlatmam gerekecekti. Bu gece daha karışık olabilirmiydi ki. 

Malikanenin önüne geldiğimizde kapıyı çalmadan Dean kapıyı açıp üzerimize iki tane bornoz atarak kapıyı hafif aralık braktı Chuck ağzı açık kalmış bir şekilde gözlerini açarak bana baktı. Hafif gülümseyip omuzlarımı silktim " Dean alışıktır aldırma "  dediğimde yüzünde buna alışmam zaman alacak gibisinden bir ifade oluşmuştu. Beni yere bırakarak bornozlardan birini bana verdi diğerini kendisi üzerine geçirmişti. Bornozları giyinip kemerlerini bağladıktan hemen sonra aralık olan kapıdan içeri süzüldük. Morganna Dean ve Cedric oturmuş bizi bekliyorlardı orta sehbada duran Viskiyi söylemeye bile gerek duymuyorum. 

 Dean :" Buradan hemen ayrılmamız gerektiğini söylememe gerek varmı acaba sevgili elena!"

Ben:" Dean öylece buradan ayrılamayız."

Dean:" O ne demek oluyor elena? Adam bizi buldu buda yetmezmiş gibi Birden kafasına Chuck'ı taktı hala nedenini anlayamıyorum bile!"

Chuck:" Emin ol Dean bende anlamıyorum belki elena bize bir açıklamasını yapar.?"

Cedric gözlerimin içine bakıyordu. Morganna kulak kesilmiş hepimizi inceleyerek sadece bizi dinliyordu. Birden harekete geçerek üst kata doğru koşup odalardan birine girdim burası benim resim atöleysi gibi kullandığım bir yerdi. Elime daha önce çizdiğim koca tabloyu alarak koridordan hızla geçip aşağı indim. Hiç biri ne yaptığımı anlamamıştı. Taplonun görünen yüzü bana bakıyordu. Görünen tarafı çevirdiğimde Chuck Şok olmuş bir ifadeyle bakıyordu Deanın kafası karışmıştı Cedric herkesten rahattı çünkü biliyordu. Morganna ise iki kaşını hafaya kaldırarak gözlerini pörtletmişti. Resimin altında tarih yazılıydı. Kendi imzamı atmayıda ihmal etmemiştim. Yıl 1924'dü bu resmi yaptığımda. Neereye gidersem gideyim bu tabloyuda yanımda götürmeyi ihmal etmemiştim. Şivanın güzel yüzünü hep görmek istediğimden onun Portresini çizmiştim.

Chuck:" Bu resim benim ama tarih? Bu nasıl olur Elena. Hem o imzada ne öyle Bunu kim çizdi altında Sitadan Şivaya yazıyor." 

Chuck kaşlarını çatmış anlamaya çalışıyordu. İfadesi sürekli değişiyordu. Resmi onların önüne yerleştirdikten sonra yanlarına oturup anlatmaya başladım :

- Ben bundan 2000 yıl önce Şiva diye biriyle evliydim hatta birde kızımız olmuştu. Yakşa beni onlardan ayırdı. Aşkımdan ve kızımdan. Chuck, sen Şivanın başka bir avatarı olmalısın ona o kadar çok benziyorsunki, Bu benzerlik beni hayrete düşürdüğü gibi Yakşayıda deli etmeye yetti.Üstelik normal biride değilsin sürekli beni sanki tanıdığını söyleyip durdun bunu söylemen beni sana daha çok itti. Şivayı her zaman çok sevdim onu çok sevdiğim için onlardan vazgeçip başkasıyla yıllarımı geçirdim. Hayatını alt üst ettiğim için üzgünüm.

Chuck tepki vermedi. Her dakika biraz daha şok oluyordu. kısa sessizliği bozan dean oldu " Bakın güneş doğacak ve ben henüz beslenmedim bile birazdan Cedric'i yiyebilirim."  Dean cedric'e dönerek  " Dostum kokun cidden harika kendimi zor tutuyorum." Cedric kaşlarını çatıp " En iyisi ben uyusam fena olmaz. Akşam yemeyi veya sabah kahvaltısı olmaya niyetim yok." Cedric kalkarken Dean omuzlarını silkip Morganna'ya döndü " Uzun zamandır ortalıkta yoksun bebeğim. Aşağı odama inelimmi konuşacak çok şeyimiz var bence." Dean arsızca gülümseyip morgannaya göz kırptı. Morganna onaylamazcasına ona bakarak " Beni başka biriyle aldattıktan sonra senin yatağına gireceğimi sahiden düşünüyormusun! Bencede düşünmelisin bunu ne zaman soracağını merak ediyordum." Diyerek beni hayrete düşürüp salondan ayrılmaya başladılar. Cadılar tam bir sürtük diye içimden düşünmeden edemedim.

Chuck gözlerini tabloya dikmiş öylece boş bir ifadeyle bakıyordu. Ardından bana dönerek sessizliğini bozdu: Sita Gidiyoruz...!

-------------------------

Sizden yorum veya vote beklemiyorum okuduğunuzu bilmek bile güzel arada yaptığınız yorumlar beni çok mutlu ediyor. 

Sizi seviyorum..

xoxo Mathilda...

Melez PrensesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin