Hayatım normal ilerlerken 1 ay içinde başıma gelmeyen şey kalmamıştı. Bir kardeşim olduğunu öğrenmiş ve geçmişte kalan şivamın bir benzerini bulmuştum, karakterleri bile benziyordu. Şu an korktuğum tek şey elimdekileri kaybetmek, babasını öldürdüğümü bir gün öğrendiğinde neler olabileceğini kestiremiyordum artık. Öte yandan kardeşim ve dean, artık aklım iyice karışmıştı yakşanın sessizliği beni korkutuyordu, nelerin peşinde olduğunu bilmiyorduk.
Ayağa kalkıp diğerlerine ' gidiyoruz' dedikten sonra hepsi suratıma bön bön bakmaya başladılar, ayakta bi ileri bi geri gidiyorken onlara yönelip " bakmayın öyle daha fazla burada kalamayız herşey değişti başka bi hayat kurmalıyız buradan uzaklaşmamız lazım ." Derin bir nefes alarak devam ettim , " Herşey değişti bir kardeşim olduğunu öğrendim , bu yetmezmiş gibi dean artık güneşte dolaşabiliyor, yakşa ise hala sessiz , güçlerim şuan yok buradan gitmemiz gerekiyor hemde hemen."
Konuşmayı bitirdikten sonra dean mahcup bir şekilde kafasını eğmişti, ona kıyamıyordum yanına yaklaşıp " Dean, yaptığım şeyden dolayı pişman değilim ama burada tanınıyorsun gün içinde dolaşman kurtların dikkatinden kaçmayacaktır. ". Dean göZlerimin içine bakıp kafasını onaylarcasına sallamıştı.
Chuck:" Ne zaman gidiyoruz?"
Ben: " Yarın akşam gidiyoruZ daha fazla uzatmanın alemi yok."
Morganna: " Ben gelemem yani henüz gelemem bi takım işlerim var size daha sonra katılırım."
Taylor:" Benim için uygundur. eşyalarımı alıp gelirim. elena bensiz bir yere gitmene artık izin veremem artık."
Ben:" Artık birbirimiz olmadan bi yere gitmemeliyiz zaten, hem daha babamızı bulacağız."
Taylor: " Uzun zamandır yok, bulcağıZ inanıyorum kim bilir başına neler geldi."
Taylor konuşurken sesinde ki hüznü fark ediyordum. Babamız yaşıyordu onu birilerinin tutsak ettiğini biliyordum yakşa bir numaralı şüpheliydi avcılar olamaZdı onlar sadece vampirleri avlıyordu, diğer bir şüpheli ise büyücü kahinlerdi. ama neden? gerçekten hayatım sırlarla dolu yaşadığım onca yılda hala çözümlenmemiş ve yabaş yavaş gün yüzüne çıkan sırlar.
Düşüncelerimi bi kenara fırlatıp bakışlarımı taylor'a çevirdim "Taylor eşyalarını toparla ve buraya gel yarın akşam gidiyoruz , çok birşey almana gerek yok özel eşyalarını alsan yeterli."
Taylor beni başıyla onaylamakla yetindi kimse olduğumuz durumdan memnun değildi farkındaydım ama hem kendimizi daha güvende hissetmek hemde babamı daha rahat arayabilmek için buradan uzaklaşmamız gerekiyordu , hemde acilen.....
--------------------------Ertesi gün akşam..--------------------
Hepimiz hazırlanmıştık Cedric bizden önce yola yıkıp ülkesine gidecekti:
Cedric:" Sita, bana araba borcun var haberin olsun arabam pert oldu kızım. Herneyse beni sık sık ara ziyaretine geleceğim bebek."
Ben:" Sana bi araba sözüm olsun adamım. Seni sevdiğimi unutma Cedric seni ararım."
Kısa bir vedadan sonra Cedric Dean'a ait olan Range rover a atladığı gibi yola koyuldu. Cedric'in iyi biriydi ayrıca insan olan ve her sırrımı bilen tek kişiydi , onun iyiliği için bizden uzaklaşması şimdilik en doğrusuydu. Bu ülkede geride bıraktığımız amy ve Jamie vardı onun neler yaptığını ve güvende olup olmadığını peşine taktığım iki adamdan öğrenmiştik, Sahte bir kazayla Chuck'ın ve benim öldüğümü düşünüyorlardı, plan basitti Chuck ve ben arabayla giderken chuck arabanın kontrolünü kaybetmiş ve araba uçurumdan yuvarlanmış ikimizde içinden sağ çıkamamıştık, arabanın içine zaten ölmüş olan iki kişiyi koyup ayarladığımız doktorun otopsi sonucu ölen kişilerin biz olduğumuzu onaylatmıştık. Başke çaresi yoktu başka bir yerde yaşamaya ve doğru düzgün babamı aramak için tek seçeneğim ikimizinde öldüğünü herkesin bilmsiydi , aksi taktirde yeni bir kimlikle lise sondan başlayamazdık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melez Prenses
RandomSita:" Şivayı ve kızımı terk ettikten sonra benim için sadece yakşa vardı, Şeytanımı seviyordum sevmesine ama bu sevgi bana acı veriyordu, yakşanın işkenceleri sonucu 100 yıldan fazladır ondan kaçmıştım, ta ki karşıma Şivanın başka bir avatarı ona ç...