8. Bölüm: Kafadan Kontaklar

32 6 3
                                    

Lisedeyken sağlıkçıydım. Binası eski, öğrencileri aptal, hocaları egolu, Anadolu Sağlık Meslek Lisesi. Neden oraya gittim, neden kalmaya devam ettim inanın hiçbir fikrim yok. Sadece yaptım işte. Ama dönüş noktası oldu belki de benim hayatımda orada tanıdıklarım, orada geçirdiğim zaman. İmkansızın olmadığını öğrendim. Hayal etmekten çekinmemeyi öğrendim. Okul kız Futsal takımındaydım. Maçın 2. yarısı başlayacak biz sahaya çıktık. Hakem diğer oyuncuları beklerken ne olmak istediğimizi sordu. Astronot dedim çekinmeden. Aptalmışım gibi yüzüme baktı. Bense sırıttım. Şuan varya o hakemi bulup ''Nooldu gardaş?'' demek isterdim ama maalesef o da beni bütün dünyayla beraber Mars'a giderken izlemek zorunda kalacak napalım.

Çalışmadan yorgun, bitap, perişan halde geldikten sonra biraz uyuyup dışarıya çıktım. Kamp alanımız 4 bir tarafı savanla çevrili bir kamp alanıydı. Yani biraz uzaklaşırsanız kanguru dostlarımızı görmeniz olası. Biraz dediğim bayağı.

Byanca'yla muhabbet etmek çok güzeldi ancak birkaç haftadır durmadan sözlerini Ejnar'a getirip durduğu için artık geyik bile yapamaz olmuştuk. Yanından ayrıldıktan sonra biraz dinlenmem gerektiğini fark ettim. Yarın ikinci sezonun ilk notlarını alacaktık. Ve Nasa'dan özel bir kurulun kampa ''Gezi'' düzenleyeceğini biliyorduk. Ve tabi bunun bir '''Gezi'' değil, ''Teftiş'' olduğunu da. Bunun için biraz dinlenmem ve stresimi atmam iyi olacaktı. Ve geldik milyon dolarlık soruya: Beni ne rahatlatır? Cevap çok basit: Yıldızları izlemek. Evet çok basit bir şeydi. Astronotum ve beni yıldızlar rahatlatıyor. Ve yıldızları çok seviyorum. Sevmek suçsa öldür beni Pakize.

Havanın kararmasını bekliyordum ama yaklaşık 2 saat daha beklemem gerekecekti. Uyuyamazdım çünkü uyursam akşam uyuyamazdım. Herhalde canımın çok sıkıldığını hissedince Ejnar yanımda bitti. Bir insan hiç susmaz mı? Ve konuşmak bir insana bu kadar mı yakışır? Neyse konumuz bu değil. Yaklaşık 2 saat geyik yaptıktan sonra güneş nihayet batmaya başlamıştı. Gece bizimkilerle görüntülü konuşacaktık. Arada saat farkı olduğundan gece uyanmak zorunda kalacaktım. Ama onları çok özledim. Gerçekten çok. Gurbet hayatı yaşıyorum resmen. Güneşin batışından birkaç saat sonra benim bebeklerim kendilerini ortaya çıkardılar. ( Yıldızlar ). Akşamları yapmayı en sevdiğim şey onları izlemek. Ejnar da sanki bunu çok iyi biliyor gibi yanıma uzanıp sadece benimle birlikte onları izliyor. Hiçbirşey söylemeden, sadece yıldızları izleyerek sanki benimle iletişim kuruyor. Beni rahatsız etmemek icin sesini bile çıkartmıyor. Dalıyıyorum sonra, düşünüyorum bazen. Oradaki o minik kız ne yapıyordur diye. Kendi yıldızını seviyormudur benim Güneşi sevdiğim kadar? Aşık biri varmıdır boşluğa oralarda da? Başka yıldızları düşlediginde iç geçiriyor mudur onu canlı canlı göremediği için? Olabilir diyorum. Ben burda böyleysem başka bir yerde neden olmasın? Milyonlarca olasılık varken...
- Milyonlarca olasılık içinde sadece bizim yaşadığımızı düşünmek çok bencilce geliyor bana.
Sanki içimi okurcasına bunları söyleyince ona kaşlarım çatık bir bakış atmak zorunda kaldım o da karşılık olarak bana "Nooldu" bakışı attı.
Ejnar:
- Sen de böyle düşünüyodun.
- Evet evet de aynı şeyi içimden geçiriyordum. Biraz garip oldu.
- Aynı şeyi düşünüyorduk demekki.
- Demekki. O zaman bizim galaksideki  uzaylı kardeşlerime kokulu öpücükler.

    Sabah kalkar kalkmaz gün kendini belli etti. Bu günün adını "Belalım" koyuyorum. Sebebi ise; canım istediği için.
Bu gün Nasa'dan birkaç kişi geleceği için ortalık epey hareketliydi. Sabah kahvaltımı alıp bir güzel yedikten sonra toplanma alanına gittim. Bizimkiler hemen hemen toplanmıştı.
Şef:
- Düzgün sıra düzenine geçin.
Diye bağırınca her kez yerine geçti. Buraya gelenler için birkaç uyarıdan sonra gelenlerin yüzlerini sonunda görebildik. 6 kişiydiler ve aralarında 2 tane genç de vardı.
-  Merhabalar arkadaşlar. Hepiniz gayet iyi görünüyorsunuz. Belki buraya geliş nedenimizi merak ediyorsunuzdur. Buradaki eğitimler size dünyada verilebilecek en uygun ve güzel eğitimler.  Ancak sizin buradan ne kadar şey öğrendiğiniz bizim için en önemlisi.Bu nedenle buradayız. Ve yaklaşık 3 hafta boyunca burada olacağız. Gitmeden 4 gün önce yani bu da 17. günde demek oluyor, bir sınav yapacağız. En iyisi olmanız dileğiyle.
Şef adını bilmediğim adama selam verip :
- Bugün B blokta çalışma yapacağız arkadaşlar buyurun.
B bloktaki çoğu çalışmamızı tamamlamıştık. Bugün yapacaklarımız belliki şov amaçlı olacaktı.
Kalkış simülatöründe yerimi aldım. Bununla çalışmayalı uzun zaman olmuştu. O kadar çok şey öğrenmiştim ki kendi alanımla ilgili çalışma yapmaya zamanım kalmamıştı. Birkaç renkli tuşa basarak komut verdim ve geri sayımdan sonra kontrollü bir uçuş yaptım. Yardımcı roketleri zamanında bıraktım falan falan. Simülatörüden çıktığımda karşımda bir adam not alıyordu.
- Seninle ilgili çok şey duydum. Umarım doğrudur. Pek öyle gözükmese de.
Yüzüme bakmadan konuşup arkasını dönüp gitti. Ve ben adamın ne dediğini anladığımda adam çoktan uzaklaşmıştı. O bana lafmı soktu az önce. Ayrıca çok güzel uçudum. Sıfır hatayla. Ve beyefendi beğenmedi. Sakinleşip o günü tamamlamaya odaklandım. Ama bütün gün ben naaparsam hayır anlamında kafa sallayan birileri başında olunca bu pek kolay olmuyor. Çalışmanın bitişine yaklaşık  1 saat kala birkaç makineyi tamir ediyordum. Gayet iyi giderken tam ortasında derin bir nefes alıp iki yana kafasını salladı. Artık yeter elimdekileri bırakıp adama döndüm.
- Sorun her ne ise bana söylermisin. Çünkü ben herşeyi normal yaptığımı düşünüyorum. Eğer sorunun ne olduğunu bana söylersen kendimi gelistiririm. Çünkü bana göre herşey yolunda.
Döndü ve bana baktı.
- Bu günlük bu kadar çalışma yeter.
Dedikten sonra uzaklaştı. Derdi ne ki bu adamın.
Aksam yemeğinden sonra yastıkla örtülerimizi alıp Ejnar'la dışarıya çıktık. Ona bu gün olanları anlattım onun gözetmeni de aynı şekilde davranmış. Bizde bunların kafadan sorunlu olduğunda karar kıldık. Gökyüzünün mükemmel mavisini izlerken gözlerimi kapattım "Orda olacağım" dedim. Kim karşıma çıkarsa çıksın orda olacağım...

YüzgeçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin