{20.}

836 73 15
                                    

Nilaydan...

Uyandığımda farklı odadaydım. Ama tek fark var Haris'in benim elimi tutması!! Ne!?

Doğru mu görüyorum? Yok ya! Göz yanılmasıdır.

Oda çok ihtişamlıydı. Kral dairesi gibi. 'Peki geliyorum Sude ama şu iki kızı kral dairesine yerleştir.' Bu ses kimin? Tanıdık geliyor ama ben hatırlamıyorum.

"Günaydın. " Gerinerek uyanıp bana baktı. "Daha iyi misin?" Hafifçe kafamı sallayıp ayağa kalkmaya çalıştım.

Haris elimi bırakıp kalktı. Cama doğru yönelip dışarıya baktım. Çok. Çok güzeldi. Güneş ışığı gözümü aldı. Bu gülümsememe sebeb oldu.

"Hayırdır? Neye gülüyorsun?"

"Hiç. İnsan iki hafta boyunca güneş görmeyince. Böyle oluyor... Nerdeyim?"

"Fransa. Arkadaşımın bir otelinde. " Diyip yanıma geldi. Benle beraber cama bakmaya başladı.

"Bir şey sorabilir miyim?"

"Tabiki de! "

"Neden bunca zaman sonra? Yani en son hatırladığım şey Nilgün'le bir yere gidiyorduk o. Ondan sonrası yok ben de! Ne oldu? Bunca zaman."

"Bilmiyorum. Benim pis hallerimi biliyorsun okuldan veya liseden. Devam ettim. Ama bunca yaptıklarım şeyde aklımda bir sen vardın. Dedim zayıflık bu! Bırak kendi hayatını yaşasın. Bırak öyle kalsın. Yapamadım. Seni düşünerek uyudum her gece. O olayları gerçekten unutmak isterdin. Sadece bana inan."

"Peki. Neden beni rezil ettin? Neden kaçırdın? Neden alay konusu oldum? Neden ben?!" Kollarını bağlayıp cama bakmaya devam ettim. Camdan birbirimize bakıyorduk hem çalışıyor hem de seyrediyordum.

"Yavaş gel. Neden seni rezil ettim? Güzel soru... Çünkü bütün her şeyi erkekler yapar. Teklifi, çiçeği gibi şeyleri onlar yapar. Sen yapınca sindiremedim. Öyle rezil ettim... Neden kaçırdım? Hatamı telafi edeyim diye. Seni tekrar alabileyim diye. Alay konusu? Onu bizimkiler yaydı. Bizim çete. Bilirsin."

"Hem de çok iyi! Damla, Selin ,Cansu, Derya ,Musa, Alp, Metin, Emir, Arzu. Hepsi yavşak veya sürtüktü! Her zaman da öyle kalacaklar. "

"Biraz ağır oldu ama neyse. Neden sen? Bilmiyorum. Okula ilk geldiğin günden beri öyleydi. Beni sana çeken bir şey vardı. O yüzden."

"Bana dürüst bir cevap verir misin? Ben o kaçırılma şeyine inanmıyorum. Neden kaçırdın?" Ona doğru döndüm.
"Seni seven biri var ve o en kötü mafya ona acı çektirmek istedim. Hem seni isteme arzusu da var. O vardı zaten. Olacakta." Oda bana döndü.

"Biliyordum... Beni bırakır mısın artık. " Diye sitem ettim.

"Şartımı sana sundum. Kabul et çık. Reddet kal ömür boyu."

"Bir şey söyleyeceğim. Şu şeye denke geliyor; yukarı tükürsem bıyık, aşağı tükürsem sakal. Mantığına geliyor.

"Bir nevi öyle." Sırıttı.

"Bana şartı tekrar söyler misin?"

"Benim olman. Yani evlenmen veya bir çocuğum olacak senden. "

"Off!! Çıkış yok! Beni birisi kurtarsın!" 

"Öyle demekle olmuyor. Güzelim."poff...

"Ben uyayacağım sen ne yaparsan yap." Diyip yatağa yöneldim. Yatağın içine girip yorganı kafama kadar çektim.

Nilgün... Lütfen gel.

Nilgünden...

O görüntülü aramadan beş gün geçmiş biz hâlâ aynıyız. Aynı. Her şey aynı...

Tatlı İşi #Wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin