TANITIM / ALINTI

17.3K 883 368
                                    

Hikayeye başlangıç tarihinizi buraya alayım :)

***

Asya hızla ona doğru ilerleyip, yatağın üzerindeki yastıkları yere attıktan sonra arkadaşının yanına oturdu. Hissettiği korku yüzenden boğuklaşan sesiyle "Pınar neler oluyor? Neden ağlıyorsun?" diye sordu.

Pınar ellerini yüzünden yavaş hareketlerle çekip, Asya'ya dönünce genç kız, durumun vahametini o an anlamıştı. Gözleri ağlamaktan şişmiş, mavi gözleri kana batırılmış gibiydi. Asya'nın en son hatırladığı halinden çok farklıydı; sanki on yıl yaşlanmış gibiydi. Çok kötü şeyler oluyordu ve şimdi daha da çok korkuyordu.

Pınar hala gözyaşlarını sessizce akıtmaya devam ederken "Amcam beni zorla evlendiriyor" diye fısıldadı.

Genç kız kulaklarıyla duyduklarına inanamıyordu. "Na-nasıl?"

Pınar gözyaşlarını silmeden hatta yenilerini ekleyerek hıçkırıkları arasında anlatmaya başladı. "Amcam iflas etmiş ve hiç paramız kalmamış"

Ağzı bir an açık kalmıştı. Hilmi bey zengin bir adamdı,  parasız kalabileceğine inanamıyordu. Pınar'ın bu duruma bu kadar üzülmesi de ona mantıklı gelmiyordu. O, arkadaşının asla paraya değer vermeyeceğinden emindi, bunun için ağlıyor olması imkansızdı. Yine de emin olmak için "Sen iflas ettiğiniz için mi üzülüyorsun?" diye sordu.

Pınar ağlamaktan şişmiş gözlerini ona dikip, kaşlarını çattı. "Sence para benim umurumda olur mu?"

Olmazdı biliyordu.!

Asya, her ne kadar Pınar'a ne olduğunu merak etse de onun anlatmasını bekleyerek sessiz kaldı. Yalnızca destek olmak için elini tutuyordu. Nitekim Pınar da bir süre sonra biraz toparlanınca ağlamaktan çatallaşan sesiyle açıklama yapmaya başladı. "Amcam iflasını önlemek için Türkiye'li bir iş adamıyla, buradaki şirketinde ortak olacakmış. Ve parası olmadığı için adama ortaklığına karşılık ne vermiş biliyor musun?"

Asya, kafasını korkuyla iki yana sallasa da aslında cevabı biliyordu. Yonca'nın az önce söylediklerini yanlış anlamamıştı.

"Beni vermiş. Adama beni kurbanlık koyun gibi satmış. Ve bana sorma zahmetine bile katlanmamış!"

Pınar yine hıçkırıklara boğulmuştu. Asya da onu teselli etmek için hiçbir şey yapamıyordu.

Bir ümitle fikir üretmeye çalıştı. "Evlenmesen? Sonuçta seni zorlayamaz, sen reşitsin"

Pınar başını yerden kaldırıp acı acı gülümsedi. "Ben bilmiyor muyum? Bunu ona da söyledim ama o ne dedi biliyor musun? Evlenmezsem Fatih'i gittiği okuldan alacakmış. Yonca da buradaki okula gidemeyecekmiş." Deniz gözleri ağlamaktan kıpkırmızı olmuştu, Asya onun daha önce ağladığını bile görmemişti . Şu anda ne yapacağını bilememesi belki de bu yüzdendi.

Çaresizlik Asya'yı da ağlama noktasına getirmişti. Her an o da Pınar gibi patlayabilirdi. Pınar ve kardeşleri onun tek ailesiydi ve bir de Doğa vardı. Onları bu halde görmek onu da paramparça etmişti. "Bir yolu olmalı?" diye mırıldandı, bir yolu olmalıydı.

Pınar derin bir nefes alıp "Amcam bana adamın benimle evlenmek istemediğini sadece nişanlı olarak kalacağımı ve en geç bir yıl içinde de ayrılabileceğimi söyledi" deyince Asya'nın kafası iyice karışmıştı. "Neden?" diye sordu merakla.

"Adamın annesi hastaymış ve sanırım evlenmesini istiyormuş. Göstermelik bir şeyler arıyormuş. Amcam beni satmayı teklif edince de adam bu teklifi yapmış. Ne kadar utanç verici, beni o adama satmak istemiş!".

Genç kız, aslında bu durumun fena da olmayabiliceğini düşündü; netice de adamla evlenmeyecekti. "Madem sadece nişanlı kalacaksın, biraz katlansan?"

"Olmaz, Ali beni terk eder. Dayanamaz buna. Beni bir başkasıyla nişanlı görürse o ölür. Bunu ben ona nasıl yapacağım. Ölüyorum ben Asya, benim için belki de en iyi çözüm ölmek!"

Pınar tekrar hıçkırıklara boğulunca öne atılıp onu kollarına aldı. Şimdi ne yapabilirdi ki? Ali'yi o da tanıyordu ve haklıydı; sevgilisi bu durumu kaldıramazdı. Zaten hangi erkek aşık olduğu kadını, yalandan bile olsa başkasının kollarında nişanlı olarak görmeye dayanırdı ki. Ali de dayanamazdı bu duruma. Bir yol bulmalıydı, yoksa canından çok sevdiği arkadaşı kendi canından olacaktı.

"Ali'ye iflası söylediğimde beni nasıl teselli etti bir bilsen. 'Evleniriz hemen' dedi, ben sana bakarım dedi. Ama kardeşlerim, onları o okullarda okutamaz ki. Onlar bana anne ve babamın emaneti onlara kıyamam, bencillik yapıp Ali ile evlenemem. Ben ne yapacağım?"

Pınar yeniden sarsıla sarsıla kollarında ağlamaya devam ederken Asya da içten içe kahroluyordu. Onun bu haline bir şey yapamamak, onu mahvediyordu.

"Pınar, sen bu adamı gördün mü?"

"Hayır ama adı Ömer Yıldırım'mış. Amcam adını internete yazsan görürsün, ünlü bir iş adamı dedi. Sanki çok da meraklıymışım gibi. İster kel, göbekli olsun ister çok yakışıklı; Ali olmadıktan sonra!"

"Peki ne zaman tanışacaksın?"

Pınar, Asya'nın bu sorgusuna şaşırsa da yine de uysal bir şekilde cevap verdi. "İşte orası en kötüsü. Çözüm üretmeye bile zamanım yok. Amcam iki gün sonra Türkiye'ye gidiyorsun dedi. Tek başıma!"

Zamanın kısıtlı olması Asya'yı daha da germişti. Bu kadar kısa zamanda bir çözüm bulunamazdı! Keşke 'Pınar yerinde ben olsaydım' diye düşündü; o zaman bir sorun olmazdı, nasılsa onu bekleyen ve başkasıyla nişanlanınca kahrolacak bir sevdiği yoktu.

O an aklına gelen fikirle yüzü aydınlanmıştı. Neden olmasındı ki?
Sevinçle el çırparak "Pınar, o adamla sen nişanlanmayacaksın?" dedi.

Pınar'ın da gözleri bir an parlamıştı. "Nasıl olacak o?"

"Çünkü ben nişanlanacağım" dedi Asya heyecanla.

Pınar, Asya'nın kollarından sıyrılıp ağlamaktan şişmiş gözlerini şaşkınlıkla ona dikti. "Bu imkansız"

"Neden imkansız olsun. O adam seni tanıyor mu?"

Kafasını iki yana salladı. "Henüz değil. Amcam benden göndermek için resim istedi. Yani bugün tanıyacak"

"Tamam işte, benim resmimi veririz. Hatta sen amcandan numarayı ya da maili iste. Biz göndeririz, böylece adam beni sen zanneder."

Pınar tereddütle Asya'nın yüzüne baktı. "Sen ciddisin?"

Genç kız, arkadaşının bu tereddütüne karşılık gayet kararlı bir ses tonuyla "Hem de çok ciddiyim" dedi. Sonunda onu kurtarabilme yolunu bulmuştu. Asya, başına gelecek talihsiz ve trajikomik olaylardan habersiz, o an Pınar için gerçekten çok mutlu olmuştu.

***

Merhaba aşkkuşlarım, bir yeni hikayemde daha sizlerleyim. Umarım çooook beğenirsiniz :)

Tanıtımı nasıl buldunuz?

Yeni bölümler daha sonra gelecek. :)

Kendinize iyi bakın, ilk bölümde görüşmek üzere.

Sevgiyle kalın :)

KALBİMDEKİ YALANCIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin