fantasma

880 145 59
                                    

Jimin'in evden ayrılmasının üstünden iki gün geçmişti. Jisoo ve Taehyung akşam yemeğinden sonra balkonda çay içiyorlardı. Jisoo yine uzaklara bakıp manzaranın keyfini çıkarmaya başladı. Ortamdaki sessizlik ve birkaç gün önceki sarılışlarının anlamsızlığı bir süre konuşmamalarına neden oldu. Taehyung tanıştıkları 24 saat içinde Jisoo'yu öpmüştü, sonra beraber uyumuşlardı ve iki gün önce de sarılmışlardı. İkisi de aralarındaki çekimin farkındaydı ama bunun ortaya çıkmasını istemiyor gibiydiler.

"Hayır!" diyerek Jisoo ayağa fırladı ve parmağıyla bir yeri gösterdi. Taehyung da endişeyle ayağa fırlayıp gösterdiği yere baktı.

"Yine ve tekrar, noldu?" derken omuz silkiyordu.

"Hayalet sandığım kişi Jimin değilmiş, bir şey hareket etti. Ve bir şey parladı, daha çok ışık..." dedi Jisoo. O kadar heyecanlanmıştı ki nefes almadan konuştu ve cümlesinin sonunu getiremedi.

"Evet doğru o bir hayalet ve birazdan bizi yemeye gelecek." dedi Taehyung ve sonra koltuğuna rahatça oturdu.

Jisoo da rahatsız bir şekilde kendini koltuğa bıraktı. "Cidden hayaletlere inanmıyor musun?" dedi.

Taehyung gözlerini devirdi. "Hayaletlere aptallar inanır." dedi ve Jisoo'yu inceleyerek güldü.

"Sana aptalı göstereceğim! Ben uyumaya gidiyorum." dedikten sonra Jisoo hayaleti görmemeyi umarak Taehyung'un odasına gitti. Ondan önce kendi odasına gidip yatağın altına bir şeyler yerleştirip insan görünümü oluşturdu.

Daha sonra da Taehyung odasından beyaz bir örtü aldı ve kafasına geçirdi sonra da Taehyung'un gardırobunun içine girerek korkuyla ve heyecanla Taehyung'u bekledi.

On dakika sonra Taehyung gelmişti. Masasının üstünde duran eşofmanlarını alıp giymeye başladı. Jisoo da tam o sırada örtüyü kafasından çıkardı ve dolabın kapılarının arasındaki küçük kısımdan bakmaya başladı. Sonra şaşkınlıkla ellerini ağzına götürdü ve gülmesini engellemeye çalıştı.

Taehyung yatağa girdi ve konuşmaya başladı. Jisoo da meraklandı ve beni gördü mü diye düşünmeye başladı. "Uykularımı engelliyorsun aptal kız! Senin yaptıklarını düşünmeden uyuyamıyorum. Hayatımı mahvettin." dedikten sonra kafasını ters tarafa döndürdü ve uyudu.

Jisoo bu sözlerin ne anlama geldiğini düşünmeye çalışırken planını yapmaya karar verdi. Örtüyü kafasından geçirdi ve dolaptan çıktı. Taehyung'un yatağının öbür tarafına çıktı ve Taehyung'u dürtmeye başladı. Taehyung kafasını çevirdiğinde gözleri kocaman açıldı ve hemen hayalet kılığına girdiğini düşündüğü kişinin üstüne atladı. Jisoo üstünde Taehyung ile birlikte yataktan düşerken sırtından çıkan sesle gözlerini kıstı.

"Jisoo'yu korkutan bu hayalet kılığındaki hırsız kimmiş bakalım? Acaba Jimin mi? Sen gitmedin mi lan!" diye konuşurken hafifçe ayaklandı ve örtüyü çekti. Jisoo altında yüzünü ekşitmiş bir şekilde bakarken Taehyung kahkaha atmaya başladı.

Jisoo'nun ağzından birkaç kelime döküldü. "Sanırım belim kırıldı." dedi ve elini beline götürdü. Taehyung Jisoo'yu kucakladı ve yatağına yatırdı.

"Sen nereden çıktın?" dedi gülerken.

"Dolaptan." dedi Jisoo belinin ağrısını unutmaya çalışarak.

Taehyung'un gözleri açıldı ve dudağı hafifçe güldü. "Ne zamandan beri?"

"Uyumaya gidiyorum deyip çıktığımdan beri."

"O zaman bütün ziynetlerimi gördün?" dedi Taehyung gülerek ama Jisoo onun aksine kıpkırmızı olmuştu.

"Yoo ben bir şey görmedim, ziynetlerini nereye sakladın?" dedi Jisoo salağa yatarak.

sazlık «vsoo» ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin