desconocido

1K 152 62
                                    

Birilerini etiketlerseniz çok sevinirim arkadaşlar :-)))

.

Jisoo şaşkınlığını üstünden atmaya çalışırken Taehyung yanından geçip yürümeye başladı. Burada kalmak istemediği için Jisoo onu takip etmeye karar verdi, gururunu bir kenara bırakarak.

Uzun otların arasında yürürken kalın ve uzun bir yılanın Taehyung'un yakınlarında olduğunu gördü Jisoo. Normalde çok korksa da Taehyung'un üzerine doğru ilerlemekte olan yılandan Taehyung'u kurtarmak için onu ittirdi. Taehyung dengesini kaybetse de yere düşmedi. Şaşkınca arkasına baktığında Jisoo'nun koş dediğini duydu ve koşmaya başladı, ne olduğunu anlamaya çalışarak.

Birkaç dakika sonra Taehyung tekrar yürüdü, Jisoo arkasında kalmış olabilirdi veya tuhaf davranmış da olabilirdi. Ama onun dudaklarını sırf kendi içindeki duyguların ne olduğunu anlayıp anlamamak için kullandığından dolayı kızın yüzüne bakmak istemiyordu. Ne de olsa bütün kızlar aynıdır, değil mi? diye düşündü.

"Bana neden böyle bir şey yaptığı açıklamayacak mısın?" dedi Jisoo Taehyung'un ifadesizliğine dayanamayarak.

"Hayır." dedi ve yürümeye devam etti. Şimdi otsuz toprak bir yoldan ilerliyorlardı. Jisoo Taehyung'un kolundan tutup onu kendine çevirdi.

"Ne demek hayır? İlk öpücüğümü sana vermek istemiyor olabilirim belki." dedi Jisoo öfkelenerek.

Taehyung ifadesizliğini sürdürerek "Ben de yatağıma ilk seni almak istemiyor olabilirdim, ama yaptım." dedi.

"Aynı şey mi? Ben senden izin istedim ama sen sapık gibi dudaklarıma yapıştın."

Taehyung omuz silkti. "Borcunu ödedin işte, şimdi sus ve eve gidelim."

Jisoo sinirini tutmaya çalışarak Taehyung'u takip etti. Keşke burayı daha iyi bilseydi ve hemen burayı terketseydi diye düşündü içinden, bu adama muhtaç kalmazdı en azından.

Kayık geride kalmıştı ve eve yürüyerek dönmüşlerdi. Bahçedeki koltuğa attı kendini Taehyung. Jisoo da rahatsız bir şekilde karşıdaki kanepeye oturdu.

Taehyung kızı incelerken Jisoo gözlerini kaçırıyor, göz göze geldiklerinde ise gözlerini deviriyordu.

"Beni yarın otoyola bırak. Otobüs bekleyeceğim." dedi Jisoo ortamdaki gergin havada yankılanan öfkeli sesiyle.

"Orayı ararken bir sırtlan saldırısına uğramak istemiyorum. Ama çok istiyorsan kendin git, cenazenin ailene ulaşması için elimden geleni yapacağıma emin olabilirsin." dedi ve genişçe gülümsedi. Jisoo gözlerini devirdi kafasını çevirdi.

"Arkadaşların ne zaman gelecek?"

Taehyung öne doğru eğildi ve ellerini dizlerinde bağladı. "Vallahi ben de bilmiyorum, bana sürpriz oluyor."

"Harika."

Taehyung kalktı ve bahçesinden birkaç kabak kopardı. "Acıkmış olmalısın."

Jisoo farketmediği bu küçük bahçedeki sebzeleri görünce şaşırdı, burası gerçekten çok güzeldi. "Bahçen güzelmiş. Kendi ektiklerini biçiyorsun."

"Öyle, ben yaptım."

Taehyung mutfağa giderken Jisoo da onu takip etti. Geriden onu izlemeye başladı, canının sıkılmaması için. Kendi başına hayatını sürdüren bu adamı kıskandı. Ama hala onun gıcık olduğunu düşünüyordu. Keşke beni öptüğünde ona tokat atsaydım diye içinden geçirdi.

"Odamda dans etmeye gidiyorum." dedi Jisoo daha sonra. Taehyung şaşkınlık ve öfkeyle Jisoo'nun arkasından baktı. Çünkü eski sevgilisi bir dansçıydı.

sazlık «vsoo» ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin