sazlık «vsoo» ✓

primera despedida

Jisoo rahatsızlık hissederek misafirlerin gelmesini bekledi. Zaten kendini burada fazlalık olarak görüyordu, şimdi kalabalık içinde daha da yoğun hissedecekti bu duyguyu.

"Jisoo!" Taehyung'un aşağıdan gelen sesiyle balkondan indi ve sesin geldiği yere dış kapıya gitti.

"Jimin?" dedi şaşkınlık içinde. Yüzüne yerleşen gülümsemeyle ona sarıldı.

Taehyung o anda kafasını çevirdi ve sarılmalarının bitmesini bekledi. Bu kızın bir sevgilisi mi varmış? diye düşünürken kendine kızdı. Daha tam anlamıyla tanımadığım bir kızı öptüm ve onun kötü hissetmesine neden oldum diye geçirdi içinden.

"Ne işin var senin burada?" dedi Jisoo gözleri parlayarak.

"Verdiğim sözü tutmamış olabilirim. Seni burada bırakıp gideceğimi mi sandın?" dediğinde Jisoo gözlerini yere indirdi ve güldü. "Hadi o zaman gidelim. Bu adamın evinde sığıntı gibi kalmaktan da kurtulursun." dedi kendisini süzen Taehyung'a bakarak.

"Sevgilinize hiç sığıntı gözüyle bakmadığımdan emin olabilirsiniz. İki günde güzel zaman geçirdik, değil mi Jisoo?"

Jisoo şaşkınlıkla kafasını Taehyung'a çevirdi. "Sevgilim değil ki o."

Taehyung içinden derin bir oh çekerken bu durum Jimin'in hoşuna gitmedi. "Neyse, çabuk ol gidelim buradan."

"Peki, bekle."

Jisoo öncelikle paramparça olmuş kıyafetini banyodan aldı ve Taehyung'un kıyafetlerini üstünden çıkardı. Taehyung'un odaya girmesiyle kıyafeti önüne tuttu. "Napıyorsun sen?"

"Asıl sen ne yapıyorsun? Sırtlanlar sizi parçalasın mı istiyorsun? Ya da avcılar sizi av sanıp kurşuna dizsin, hangisi?" Konuşurken Jisoo'nun gözleri dışında bir yere bakmaya özen gösteriyordu.

"Ama Jimin ne olacak?" dedi yüzünü yere indirerek. "O benim için bir fedakarlıkta bulunmuş."

Taehyung omuz silkerek düşünmeye başladı. Jisoo'yu kaybetmekten iyidir diyerek konuşmaya başladı. "O da bizimle kalabilir."

Jimin kapıda etrafına bakarken Jisoo onu çağırmaya gitti. Jimin elindeki çantayı Jisoo'ya uzattı.

"Ah bunları getirdin mi? Çok teşekkür ederim." deyip tekrar Jimin'e sarıldı ve kıyafetlerini değiştirmek için odasına gitti.

Beyaz şortuyla siyah tişörtünü üstüne geçirdi. Taehyung da o sırada Jimin'le birlikte Jisoo'nun giyinmesini bekliyordu. Taehyung içinden 'bunlar da ne kadar çok sarılıyorlar, yılışık şeyler.' diye düşündü.

Sonra birden aklına gelen şeyle başından aşağıya kaynar sular döküldü. Jimin nerede yatacaktı? Jisoo'yla aynı odada mı? Bir de Jisoo korktuğunda beraber yatmaları var. Derin bir of dedikten sonra Jisoo odanın kapısını açtı.

Taehyung sinirini belli etmemeye çalışarak Jimin'in yatağını yaptı. Jimin içine girince Taehyung'a teşekkür etti. Jisoo da yandaki yatakta yatıyordu. "İyi uykular." dedikten sonra kapıyı kapattı ve çıktı.

Aranın ışığını açtı ve salon olarak kullandığı kısımda oturmaya başladı. Işık açık kalırsa Jisoo korkmaz ve Jimin'e sarılmak zorunda kalmazdı. Eline bir kitap aldı ve okuyor gibi yapmaya başladı. O sırada da üstüne binen ağırlıkla uykuya daldı.

~•~•~•~•~•~•~

Taehyung arada uyurken Jisoo ve Jimin de odalarında konuşuyorlardı. Jimin kollarını ensesinde bağlayarak tavana baktı. "Yarın bir otobüs geçecek, gideceğiz değil mi? Çünkü eğer onu kaçırırsak bir sonraki 2 hafta sonra gelecek."