''Orasını bilemem ama senin geldiğinde birşeyin yoktu?''
''Evet birşeyim yoktu , ama beni kucağından indirsen?''
''Arada sırada benim haklı olduğumu kafana soksan?''
''Pekala şimdi kalkabilirmiyim?''
''Tabii ama kendini kandırmaktan vazgeç.Beni seviyorsun.''
''Sen kendini çok önemsiyorsun biliyomusun? O kadar yakışıklı değilsin.''
''Hıım çirkinde değilim demekmi oluyo bu?''
''İğrençsin dememin kibarcası tatlım.''
''Ahh hadi amaa bu etraftaki kızların çoğu bana aşık''
''Daha öncede dedimya ben diğer kızlardan değilim istediğin kadar onlarla çık oynaş umrumda değilsin.Bay Bieber.''
''Ohh pekalaa.''
''Ben odamda değilim ve sakın bu olaydan bahsetme.''
''Tamam prenses.''
''Ben o prenses lafını!''
''Efendim?''
''Birşey yok kralım!''
''Haha.''
''Çok komikti ay.''Deyip odama çıktım mavi bikinimi giyip dışarı çıktım.Evin bahçesindeki havuzun önünde güneşleniyordum.Taki önümde biri dikilinceye kadar.Baktığımda bu Justin'di.
''Ee?''
''N'aber?''
''Defol?''
''Hadi amaa aynı evde kalıyoruz birbirimize bu kadar kin beslememiz anormal olur''
''Sen önce bana prenses demeyi bırak.''
''Sen önce bana kral demeyi bırak.''
''Sen başlattığına göre sen bitirirsin ve izin verirsen güneşleniyorum.''
''Pekala ben yüzcem.''
''Ee?''
''Ee? derken?''
''Banane diyorum yani.''
''Atar yapma sakin ol,şampiyon sensin.''
''Hıı.''Deyip onu geçiştirdim ve gözüme gözlüğümü taktım.Gözüm ona takılıyodu sürekli.Yakışıklıydı ama olmazdı.Hem ben buraya bir sevgilim olsun diye gelmemiştim.Annemin intikamını alacaktım.Kim yaptıysa,yardım ettiyse...Bunları bir kenara atmaya çalıştıkça ağlamaya başlıyordum ve yine aynısı.Artık fazla ağlayamıyordumda.Hergün annem aklıma geldikçe ağladığımdan...Havuza girersem ağladığım belli olmaz diyerekten direk atladım.Justin yanıma geldi.
''Hemen girmiycektin?''
''Seninle uğraşamam''
''Heey ne oldu?''
''Annemi hatırladımda,onu her hatırladığımda ağlardım''
''Üzülme amaa.''Hadi biraz yüz rahatlarsın.''
''Peki''Dedim ve dalmaya başladım iyice,iyice derinlere suyun en altına sonrada deniz kızı yüzüşünü yaptım.
''Mill?''
''Evet?''
''Uzun süredir nerde yüzüyosun göremedim''
''Nefesimi kontrol ettimde.''
''Neyse ben çıkıyorum''Deyip merdivenleri tırmandım zeminde yürürken birden ayağım kaydı yere düşücekken biri beni tuttu.Havuzun içindeydik ve ben Justin'in kucağındaydım.
''Biraz dikkat eet''
''Pardon''
''Önemli değil senin birşeyin varmı?''
''Yok saol''
''Bugün 2. oluşu.''
''Efendim?''
''Bugün diyorum 2. oluşu.''
''Neyin?''
''Kucağımda duruşun.''
''Off iyiki bi düştüm pardon düşmemeye çalışırım''
''Tesadüfmü bu diyorum''
''Justin her bir halttan birşey çıkartma.''
''Sustuum''
''Kusura bakma birdaha sende beni kurtarmaya çalışmazsın.''
''Alınganlık yapma.''
''Hıı sus Justin ya.Ben gidiyorum.''
''Yeter ama artık! Seni korumaya çalışıyorum anlasana! bizim yanımıza gel diye,iyilerin yanında ol diye uğraşıyorum.Bana artık ters davranmayı bırak yeter artık! benimde hayatım var hep kendini düşünüyosun bıktım artık.''
''İyilerin tarafımı? sen ne diyosun?''
''Artık öğrenmenin vakti geldide geçiyo.''
''Neyi!''
''Sen bir cadısın hemde kara büyücülerin efendisi tabii sen onları seçersen olacak bu.Onlar herkesi yok edenler.Biz ise iyiler.Geçen gün Harry'nin penceresini kendin kapattın anlasana!''
''Of komik değil.''
''Peki inanmıyosan mesela ımm heh buldum suyu ısıtmak istediğini aklından geçir ve konsantre ol.''
''İstemiyorum.''
''Bir seferde şımarık olma ve yap!''
''Pekala üff.''Deyip konsantre olmaya çalıştım.Ve suya elimi deydiğimde su kaynıyodu.
''B-bu nasıl olur?''
''Cadıların arasına hoşgeldin Mill.''