odaya geçtim arkadaşlar nasıl olduğumu sordular sonra merve
-seni kim taşıdığını biliyor musun?diye sordu.
Kim diye sormayacaktım tahmin edebiliyorum eğer oysa öldürürüm onu.
Teğmen yakışıklı generalın oğlu dediği an ayağa kalkıp hızlıca yürümeye başladım.Bana teğmen ares'i çağırın diye bağırdım gücüm yettikçe dışarıda yağmur yağıyordu çok hoşdu herhalde şuan istanbul'da olsam öyle olurdu üstümde ferace siyah çantamla sokaklarda gezerdim.Küçük hanım dediğini duydum arkama döndüm ne olduğunu sordu.Beş dakika dışarda konuşalım mı ares dedim ilk ben sonra o dışarı çıktık.İlk ben başladım.
-"Ne yaptığını zannediyorsun"dedim anlamadı.
-"Bak ares bir daha bayılsam bile kucağına alma beni!
-niye ?diye sordu.Bende şu cevabı verdim;
-"O,mümin kadınlara söyleyin gözlerini haramdan sakınsınlar"Nur süresi"
Bir an şaşırmıştı ne bu diye sordu,
cevap vermedin arkama dönüp başım yere eğik yürüdüm...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'm musluman
Teen FictionBen Asaf Merilis size babam Ares ve annem Mina'nın hayatını anlattım. Kardeşim alya ve ben bu hikayeyi sizlere anlattıkça gurur duyuyoruz. Bazen babamı o adamlar öldürmeseydi. Annemde kansere yakalanmasaydı ne kadar güzel bir aile olurduk. Küçüklüğ...