Baran'ın ağzından,
Beyza bu evi terk ederken ben ona dur diyemedim.bu bana ne kadar koydu bilemezsiniz,kimse bilemez.
Onla tanıştığım bir kaç günde olan anılarımız gözümün önüne geldi.
Üstümü değiştirip spor odama gittim.
Kum torbasını yumruklamaya başladım o kadar sinirliydim ki,kum torbasını tüm gücümle yumrukladım.Aslında çok uzun süredir yalnızım,ilk zamanlar bu çok hoşuma gitse de,artık her gece yatağıma yattığımda hayal edilebilecek şeylerin azaldığını hissedebiliyorum,ve bu korkutmaya başladı.
Zaman daha çabuk geçmeye başladı eskisine göre sen olunca.
Benimki lanet bir bipolar bozukluk hastalığıydı oysaki,tıp biliminde öyle diyorlardı.doktorlar bana "Bipolarsın" demişlerdi.
Bana ilaçlar vermişlerdi,ama hiç birini içmiyorum,Beyza geldiğinde ona hasta olduğumu belli etmemek için içmeye başlamıştım.
Hastalığın teşhisi koyulduğun da ilk dönemdeydim yani hipomani döneminde,hipomani döneminden mani dönemine geçtiğimi düşünüyorum.
Hipomani dönemimdeyken hastaneye yatırmak istemişlerdi beni.ben sadece ilaç vermesini söyleyip geçiştirdim.Düşüncelerimi durduran kum torbasının paramparça olmasıydı.
Beyza'nın ağzından,
Oh be sonunda kurtulmuştum,eski arkadaşım olan Cansu'nun evine gittim,sanırım bu gece orada kalacaktım.
Kapıyı çalar çalmaz Cansu hemen kapıyı açtı ve bana sarıldı.
-Hoş geldin ,nerelerdeydin be kızım.
-Hoş bulduk ,içeriye gireyim her şeyi anlatacağım.
Cansu çekilip içeri girmemi sağladı,salona gidip koltuğa oturdum.
Cansu kapıyı kapatıp yanıma oturdu.-Anlatsana kızım çok merak ediyorum.
-Evlendim.
-Ne gerçekten mi,kimle ne zaman,neden benim haberim yok?.
-Cansu bir dur,hepsini anlatacağım bir sakin ol.
-Pardon heyecanlandım,anlat sen.
-Evlendim işte,beş gün filan oluyor,aslında sadece senin değil kimsenin haberi yok.
-Kimle peki?.
-Baran Kaya.
Eline laptopunu alıp internetten bir şeyler baktı.
-Oha kızım bu çocuk çok taş,bunu doğuran kesinlikle ressam olmalı,heykel gibi adam maşallah.
Diyerek ekranı bana çevirdi ve karşımda tabi ki Baran'ın fotoğrafı,fotoğrafları.
-Abartma Cansu herkes gibi buda insan neden dünyadan olmayan bir varlık gibi konuştun anlamıyorum,neyse çok yorgunum.biraz dinleneceğim iyi geceler.
-Nereye kaçma buraya gel.
Diye arkamdan bağırsa da dinlemedim Cansu'nun pjamalarından birini giyip yatağa uzandım."Bazen başınıza gelen en güzel şeyin burnunuzun dibinde olduğunu görmezsiniz"
Bir türlü uyuyamamıştım yatakta bir oraya bir buraya dönüp duruyordum.telefonuma baktığımda kimse aramamıştı,kimse derken beklediğim kişi aramamıştı,ne bir mesaj,ne bir arama.
Umursamamaya çalıştım ama merakta ediyordum.
Uyku ilacı içip bu düşüncelerimden kurtulup uykuya daldım.Ertesi gün saat dokuz civarı uyandım.
Üstümü değiştirip kahvaltı hazırladım. Cansuyla güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra salona geçip öyle boş boş oturdum.-Ne oldu kavga filan mı ettiniz siz?.
-Sayılır.
-Hiç mutlu değilsin Beyza,senin hayallerin vardı hani,tüm dünyaya aşkınızı duyurarak evlenecektin,tam tersini yapman ilginç oldu.
-Hayallerim Değiştiler,benim gibi .
Dedim sonra kalkıp odama gittim.
Günüm sandığımdan daha sıkıcı geçmişti,saat 11 gibi kıyafetlerimi çıkarıp bir gecelik giydim.
Tam yatağa yatacakken kapı çaldı.
Cansu açar diye bekliyordum,-Cansu kapı çalıyor.
Cansu açmayınca odadan çıktım ve tekrar bağırdım.
-Cansu uyuyor musun?.
-Neyse ben bakarım.
Dedim.Kapıyı açtığımda karşımda Baran'ı gördüm.
Ne yapacağımı şaşırıp kapıyı yüzüne kapattım.
-Beyza aç şu kapıyı!.
-Git buradan!.
-Beyza!.
-Polisi ararım!.
-Ne haldeyim görmüyor musun?.
Kapıyı açtığımda Baran'ın yüzü kanlar içindeydi.
Düşecek gibi oldu,hemen tuttum ve odama götürdüm.biraz sarhoştu.
Baran yatağa otururken,-Ne oldu sana?.
-Kavga ettim.
-Baran sen çocuk musun,kaç yaşında adam oldun hala mı?.
-İyi ki etmişim yoksa sen beni içeri almayacaktın.
Yarasını temizlerken ağlamaya başladım onu böyle görmeye dayanamıyordum.
-Neden ağlıyorsun?.
-Bilmiyorum,beni bulamazsın sanmıştım.
-Peşine bir adam taktım,sen nereye gidersen git ben seni bulurum,öyle kolay kolay benden kaçamazsın.
-Neden böylesin sen,yaramaz çocuklar gibisin,oyuncağı elinden alınmış çocuklar gibi.
-Neden böyleyim...bilmiyorum ama sen Buz bir tutmuş kalbi ısıtabilir misin?.
-Denerim elimden geldiğince,fazlasıyla.
Dedim ve beline ellerimi dolayıp sarıldım."Uyuşturucu gibisin,zarar veriyorsun,ama seni hala seviyorum"
-Biliyorum ben seni hiç hak etmiyorum, ama kimler neyi hak ediyor ki?.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zor Mafya
General FictionYara ve yarabandı'nın hikayesi , Hayat hiç bu kadar zor olmamıştı, O bir mafya, o delicesine aşık, Aşık olduğu kadar acımasız bir o kadar da karanlık. Ama tek bir hassas noktası vardı beyza. O yer altının ve yer yüzünün hakimi, ...