28: "İlkler"

49.1K 1K 205
                                        


Güneş yüzüme tüm gücüyle vurunca uyandım. yatağın sağ tarafına baktığım da Baran yoktu.
ve ben kendimi çok yorgun hissediyordum.
Biraz doğrulduğumda kasıklarımda bir ağrı hissettim kendimi kalkmak için zorladım. çarşafı çekip bedenimi örttüm.sonra hızlı adımlarla banyoya girdim.
Aynada kendime baktım...Artık kendimi daha farklı hissediyordum,Olduğumdan daha farklı biri Baran'la bir,bütünleşmiş iki kalp'in tek kalp'e dönüşmesi gibi...Ruhlarımız,kokularımız tenimiz birbirine karışmış gibi...

Güzel bir duş aldıktan sonra üstüme bornozumu giydim. aynanın karşısına geçip saçlarımı saç kurutma makinesiyle kurutacaktım ki,saçlarımı yana attığımda boynumdaki morluklar dikkatimi çekti.
Dokunduğumda acı verdi "Allah kahretsin!".
Boynumun iki tarafını çevreleyen izleri, boynuma taktığım fular yardımıyla kapattım.
Kendimi kötü hissedmeye başladım, hiç hissetmediğim kadar.Böyle olmamalıydı en azından bugün...
Üstüme bir şeyler geçirip banyodan çıktım Baran yoktu balkon kapısının perdesinin uçtuğunu gördüğümde kapıyı kapatmak istedim tam kapatacaktım ki Baran'ı gördüm sabah kahvesi ve yanında sigarasını içiyordu.
Yanına gidip gitmemek konusunda kararsızdım.
Arkamı dönüp gidecektim ki sonra vazgeçtim ve yanına gittim.

-Günaydın.
Sesim neden bu kadar kısık,utangaç ve çekinik çıktı anlamıyorum.

-Günaydın.
Dedi beni süzerek.
Sonra sözüne devam etti.
"Çok acıktım dün gece baya efor kaybettim ondan olmalı,kahvaltıya inelim."
Dedi.

-Ben aç değilim.
Dedim.

Gözüne bakmadığımı fark etti ve daha da yaklaştı ona bakmamı sağlamak için ben nereye baktıysam o da oraya kafasını çevirdi.
Gözlerine bakmamaya özen gösterdim.

-Bakmayacak mısın?.

-Sanırım.
Dediğim an elimi tutup kucağına yan oturmamı sağladı.

Sonra yüzümü çevirip ona bakmamı sağladı.

-Pişman mısın?.

-Sadece biraz acı hissediyorum.

Anlamaya çalışan gözlerle bana baktı.
Boynumdaki fulara gözlerini diktiğinde eliyle fuları çekip aldı.
Acıyan gözlerle boynumdaki morluklara baktı.
Eliyle dokunduğunda kendimi geri çektim,küçük bir inildemeyle.

-Üzgünüm ben böyle olsun istememiştim,çok acıyor olmalı.

-Hayır acımıyor, görüntüsüne bakma.
Dedim gülümseyerek.

Baran'ın gözlerinde pişmanlık gördüm duraksayıp uzaklara dikti gözünü elindeki ve boynundaki damarlar belli olmuştu,dişlerini sıkıyordu.

-Çok acıktım açlıktan ölmek üzereyim hadi kahvaltıya inelim.
Dedim ve kucağından indim sonra elini tutup kaldırdım.

-Aç değilim demiştin.

-Sonradan açlığımın farkına vardım.

-Üzerini değiştirmeyi düşünmüyor musun?.

-Şey... unutmuşum bu aralar biraz tuhafım.neyse hemen üstümü değiştirip gelirim.

Üstüme rahat bir şeyler giymiştim,ama bu otel için uygun olmadığını düşünerek Üzerime daha şık gözükeceğini düşündüğüm siyah bir tulum giydim.

Baran' da tatilden yararlanarak biraz rahatlamış olmalı ki üstüne siyah kot pantolon giymişti,üzerine de siyah polo yaka tişört giymişti.odadan çıktık ve kahvaltıya indik.
Masalardan birine oturduğumuzda karşı masamızdaki kadının boynuma dikkatlice baktığını gördüm.boynuma elimi götürdüğümde fuları unutmuş olduğumun farkına vardım.
Saçlarımı önüme daha da çekip izi kapattım.

Zor MafyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin