Saat 08:56
Bu sabah garip bir merak duygusu var içimde. Ama bu sıkıntılı bir his değil. Aksine kendimi küçük, yaramaz bir kız çocuğu gibi hissettiren bir şey.
Her gece olduğu gibi bu gece de üvey babam ve ben 03:13'de uyandık. İki gece önce bana bakması beni biraz korkutmuştu ama artık kapım vardı. Beni göremeyeceğini bilmenin rahatlığıyla yatakta oturup onu dinliyordum. Ağır ağır attığı adımlarının seslerinden kapımın önünden geçip merdivenlerden aşağı indiğini duyabiliyordum. O sırada içime bir merak düştü. Bunca zamandır aşağıya inip ne yapıyordu bu adam?
Yataktan dikkatlice indim. Odamın kapısını yavaşça açıp aynı sessizlikle tahta merdivenlerden aşağıya indim. Merdivenin son birkaç basamağına geldiğimde durup, aramızda kalan duvardan yavaşça kafamı uzatıp ne yaptığına baktım. Salonun solunda kalan duvardaki boy aynasının önüne dikilmişti. Aynaya çok yakındı. Kolları aşağıda aynaya bakıyordu. Öyle garip bir duruşu vardı ki, sanki askıya asılmış bir kıyafet gibi duruyordu. Ne kadar şaşırdım anlatamam. Ben bir koltukta oturup düşüncelere daldığını falan düşünüyordum.
Onu o halde görünce, içime bir ürperti geldi. Sanki bir şey fısıldadığını duydum ama emin değilim. Çok durmayıp odama geri çıktım. Şimdi yazarken bile çok garip geliyor. Her gece aynanın karşısına mı geçiyordu? Yoksa bana mı öyle denk geldi? Anlayamıyorum. Hala tatmin olmadım. Bu gece saat kurup ondan önce kalkıp tam olarak ne yapıyor öğreneceğim. Ne yaptığını çok merak ediyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İfrit Günlükleri - 1 - Kâbus
Horror"Hayaletlere inanmam. Onlar küçük çocukları korkutmak için uydurulmuş şeyler. Ama ifritlere inanırım. Onlar canınızı yakabilir. Bir tanesi... canımı yaktı." Deniz'in yeni aldığı günlüğü yaşadığı kâbusların tanığı olacaktı. Hayallerini, üzüntüler...