Saat 20:06
Şu trafikten nefret ediyorum. Yarım saatlik yolu bir buçuk saatte geldim. Bir de sıkışık metrobüs yolculuğu... Sıcak bir hava, metrobüsün yetersiz kliması, ter kokan insanlar...
Önümüzdeki hafta staja başlayacağım. Maalesef tatil yapabilecek bir zamanım yok. Keşke staja metrobüs yerine vapurla gidebilsem. Bu sıcak havalarda güvertede püfür püfür bir rüzgârla serinler, boğazı seyrederek giderdim. Hayali bile güzel. Ama sadece hayal...
Bi' elimi yüzümü yıkayayım.
Saat 20:12
Neyse bugün son sınavı olduk. Çok şükür. Artık benim için bu yıl okul bitti. Şimdi biraz dinlenmek istiyorum. Dinlenirken günlüğüme birkaç şey yazayım dedim.
Önce iyi haberler... İnternetten sipariş ettiğim eşyalar gelmiş. Birazdan onları yerleştireceğim. Artık yeni bir abajurum var. Bir de elbise dolabım oldu. Ama hala birkaç eksiğim var. Odanın rengini mi değiştirsem acaba? Beyaz renk biraz soğuk hissettiriyor. Canlı bir renkle boyasam daha iyi hissettirir diye düşünüyorum.
Kötü haber: Kapı yarın takılacakmış. Sürekli ertelenmesinden sıkıldım.
Bu arada ilginç bir şey oldu. Ben pek rüya görmem. Aslında hiç görmem. Ama dün gece gördüm. Daha doğrusu bir şeyler hissettim. Ürpertici bir his... Uykumda birilerinin etrafımı çevirdiğini hissettim; Benden hoşlanmayan birilerinin. Çok gerçekti, rüya bile diyemem. Bilmiyorum belki yorgunluktandır.
Yine sesleri geliyor. Annemle üvey babamın sürekli kavga etmelerinden bıktım. Bu evde ağız tadıyla ne yemek yiyebiliyorum ne de dinlenebiliyorum.
Bi' susun be! Gidin aşağıda kavga edin! Bari biriniz yetişkin gibi davransın.
Keyfim kaçtı. Yazmayacağım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İfrit Günlükleri - 1 - Kâbus
Terror"Hayaletlere inanmam. Onlar küçük çocukları korkutmak için uydurulmuş şeyler. Ama ifritlere inanırım. Onlar canınızı yakabilir. Bir tanesi... canımı yaktı." Deniz'in yeni aldığı günlüğü yaşadığı kâbusların tanığı olacaktı. Hayallerini, üzüntüler...
