4.Bölüm

171 8 0
                                    

Klasik pazartesi sendromu ve annemin beni uyandırma çabaları. Bu çilenin bir gün biteceğini düşünerek kalkmaktan başka çarem yok. Mavi çorapla krem okul eteğimi beyaz lacosumu giydim. Saçlarımı düzeleştirdim ve çantamı kaptığım gibi çıktım. Yine geç kalmıştım. Alara'ya yolda olduğumu mesaj attım. Geç kaldığıma göre acele etmeme gerek yoktu. Hava buz gibiydi. Sokaklarda kimse kalmamıştı. Issız yerler beni her zaman ürkütür. Servisi kaçırınca hep böyle oluyor. Okula yaklaştım. Arkamda kahkaha sesleri duydum. Dönüp baktığımda karşımda yırtık pantolonları,kirlenmiş kabanlarıyla iğrenç bakışları üstümde olan üç serseri vardı. Bana yaklaştıklarını anladığımda bağırarak " Ne yapmaya çalışıyosunuz şu iğrenç kahkalarınızı kesin !"dedim. İçlerinden biri "güzel ve asi çok severim" dedi. Karnıma ağrılar girmeye başladı. Korkudan titremeye başladım. Nefes alışım hızlandı. İçlerinden biri beni yere sert bi şekilde ittiğinde ne yapıcağımı şaşırdım. Dizim kanamaya başladı. Çığlık attım. Biri ellerini sinsice yüzümde gezdirirken arkamdan birinin geldiğini hissettim. Koşarak geldi ve çocuklardan birine yumruk attı. Ben ayağa kalkmaya çalışıyodum ki o Erdinç'ti. Onun burda ne işi vardı ? Çocuklar hemen uzaklaştılar. " İyi misin ? " dedi ama ben konuşamıyordum bile. Kafamı salladım. Beni kucakladı ve bi taksiye bindik. "Evde kimse yok biraz sakinleşince seni bırakırım ailen seni böyle görmesin." Onlara gidince sakinleşiceğimi mi düşünüyordu. Hem de evde kimse yok diyor. Gerçekten çok sakinleştim.

Evine geldik. Sonunda ağzımı açarak "Gerçekten çok teşekkür ederim sen olmasan" susturdu. "Senin ne işin vardı orda"dedim. "Şey ben seni görmek için gelmiştim yani nasılsın diye bekledim gelmedin Alara'ya sordum geç kaldığını ama yolda olduğunu söyledi.O'da mesaj atmış ama cevap vermemişsin. Merak ettik. Evine doğru gelicektim ki sesini duydum sonra gördüm ki iyi değilmişsin " dedi. "İyi ki gelmişsin yani sen olmasan neyse gerçekten çok teşekkürler. "
"Kim olsa aynısını yapardı yani yardım ederdi. Neyse sana lavaboyu gösteriyim elini yüzünü yıka ve kendine gel. Sonrada dizine pansuman yapalım". Aynaya baktığımda korkulu gözlerimi, dağılmış saçlarıyla tanıyamadığım beni inceliyordum. Ben böyle değildim. Son zamanlarda hayatım sarmaşık gibi. Yüzümü yıkayıp kendime çeki düzen verdim. Kanlanmış yırtık çorabamı çıkardım. İçeri girdiğimde Erdinç içeride değildi. Bende biraz evi inceledim. Duvarlar birbirinden değerli tablolarla doluydu.

"Erdinç ? Nerdesin ? " ses yoktu. Seslenmeye devam ettim. Salonun karşısındaki kapıyı açtım ve içeri girdim. Camdan bakarak telefonda konuşuyordu. "Tamam hayatım biraz boşladığımın farkındayım ama hepsini telafi edeceğime söz veriyorum. Bende seni çok özledim. Kendine iyi bak bebeğim." Telefonu kapattı ve arkasını döndü. "Ben ben çok özür dilerim sen ses vermeyince ben şey "
" Tamam canım özür dilemene gerek yok. Sen daha iyi misin ? " dedi. Sevgilisi var ve bana canım mı diyordu ne kadar da rahat öyle. "Gel otur" dedi. Odası çok güzeldi. Mavi dolapları, duvarda rock posterleri , yatağın üstünde Fenerbahçe atkısı vardı. Yanına oturdum. Gözlerinin içine bakarak " Sevgilin olduğunu bilmiyordum " dedim. Sırıttı ve. "Hiç sormadın " dedi. "Haklısın buraya hiç gelmemeliydim " dedim ve kalktım. "Buraya gelirken başka düşüncelerin mi vardı ki ? " inanamıyorum. Yerin dibine girdim resmen. Kıpkırmızı olduğumu hissediyodum. Koşarak uzaklaşmak istedim. Sonra durdum. " Sen beni neden buraya getirdin ? "
" Kim olsa aynı şeyi yapardım. "
"Yani her kıza canım dersin her kızın beline sarılırsın her kız için denize atlarsın her " konuşmama izin vermeden dudaklarını dudaklarıma yapıştırdı. İtmeye çalıştım ama sarıldı. Belim ellerinin arasında kıvrılıyordu. Kendimi bırakmak istiyodum. Hislerimi kontrol edemiyordum. Bacağının arasına tekme attım. " Sen kendini ne zannediyorsun ! İstediğin zaman istediğini elde edemezsin ! Lanet olsun " diyip çıktım odadan. "Dinle beni...Anlatmama izin ver...Bari seni bırakayım" derken kapıyı çekip çıktım. Derin bi nefes aldım. Yakışıklı olması seni etkilemeye yetmez Birsu kendine gel.

HİSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin