1.bölüm

700 221 149
                                    

Bölüm düzenlenmiştir.

Bugünün rutin uyanma şeklinden farklı olmasını dilemiştim. Mesela; kullanmaya hiç ihtiyaç duymadığım daha doğrusu duyamadığım çalar saatle uyanmak..
Annem ve babam yine tartışacak bir konu bulmuşa benziyorlar.
. Demek istediğim yine ebeveyinlerimin sesiyle uyandım.

Annem ve babam ayrılıyorlar ve benim kimin yanında kalacağım meçhul. Her ikisini de cok seviyorum. Ama babamın annemi aldatma gibi büyük bir olay var ortada. Babamla aram çok iyiydi ta ki ben bu olayı öğrenene kadar. Kırgınım ona hem de fazlasıyla... Ben bu durumdayken annemi düşünmek bile istemiyorum.

Iki hafta sonra bu küçük çekirdek ailem dağılacak. Dün bana ayrılma kararı aldıklarını açıkladılar. En azından bana söyleyebilmişlerdi.
Kafam baya karışıktı. Iç karartıcı düşüncelerimi bir kenara bıraktım yataktan inip,koşarak banyoya gittim çünkü çabucak hazırlanıp Kumsallara gitmem gerekiyordu.

İşim bittikten sonra banyodan çıktım,aynanın karşısına geçtim ama hayatımın en büyük pişmanlığını yaşadım...

Kendimi insan dışında herşeye benzettim. Saçlarım elektirik çarpmış,gözlerim mikserde karıştırılmış çorba gibi.Iyk.

Yıllar önce korku filmi izlemiştim.Aman Allahım!Ordaki canavara bu kadar benzerlik olamaz.

Bu görüntüye biraz daha bakarsam kahvaltı yapamayacağım için hemen aynanın karşısından ayrıldım.

Dolabımda çok az seviyede etek vardı ama bugün etek giymek istediğim için mini siyah bir etek, beyaz bistüyer ve üzerinede siyah ceket kaptım;hemen giyinip makyaj serüvenine başladım. Biraz eyeliner, biraz maskara
biraz da parlatıcı sürdüm ve aynadaki değişimime bakıp sırıttım. Her halimle güzelim yaaa!!!

Hazırlanma sürecim sonra erince
kendimi odamdan merdivenlere attım ve yukarıdan aşağı kata indim. Klasik YÜCEL ailesi tablosuyla karşılaştım.

Annemin her zamanki gibi mavi-beyaz "L"koltuğunda oturduğunu ve babamın ayakta ona birşeyler anlattığını gördüm. Bu klasik Türk dizisi sahnesinden bıktığım için hemen siyah ayakkabımı ve çantamı alıp dışarı çıktım.Kendimi sokağa attığımda dünyanın var olduğunu anladım.

Aman Allahım!

Hızlı adımlarla yola koyuldum.

Evimizin karşısında iki uzaylı ikiz var; MERT ve KUMSAL.

Onlarla sekiz yılım geçti,tatlısıyla,acısıyla,tuzlusuyla...

Onları çok seviyorum.

Annem ve babam onların anne ve babasıyla çok yakın dost ama aralarında bayağı fark var.

Ela Teyze ve Semih Amca onların biricik anne ve babası. Benimde anne ve babam eskiden öyleydi. Ama eskiden...

Aslında bu söz "Babam"Ömer Bey'e geçerli.Bakın Ömer Bey diyorum,ünlü iş adamı Ömer Yücel.

Eve varıp,zili çaldığımda gülümseyen yüzüyle Ela Teyzeyle karşılaştım.
Bana bir anne sıcaklığıyla sarılıp "hoşgeldin canım"dedi.

İçeriye girip merdivenlerden çıkıp Kumsal'ın odasına daldım.Her zamanki gibi Kumsal ve Mert birbirlerinin başının etini yiyorlardı.Kumsal bana "hoş geldin" diyerek, Mert'in başına yastık fırlatıp "çık odamdan"diye bağırdı.

Mert yanıma kurnazca yaklaşıp "Şşt,palet ayak, seni varya denize bıraksalar yüzmeyi bilmeden pasifik okyanusunu bile geçersin."dedi.

Tam onun başına bir tane indirecekken kaçmaya başladı. Bu soyledigine ben de güldüm. Mert böyleydi işte sinir ederken bile güldürebilen.
Mert odadan dısarı çıkınca derin bir nefes çekip, verdim.

SANKİ RÜYA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin