Bahçeye çıkıp, Ecrini kucakladım. Hızlı adımlarla eve girdim,merdivenlerden çıkıp,odama girdim. onu yatağıma bırakıp, köşedeki sandalyeyi yatağın baş ucuna koyup,oturdum..
Neden bu kdar masum,güzel ve inatçı olmak zorundaydı ki, anlamıyorum..
Bana hakaret ettiği için ona kızmam saçmaydı. Aslında ben ona hakaret ettiği için kızmadım. O, bana hep hakaret ediyor ve bu benim hoşuma gidiyor ve gülüyorum. Bir anda sinirlendim ve ona kızdım. Böyle bir salaklık yapıp gideceğini tahmin etmiyordum.
Onu incelemeye başladım.
Yüzü pürüzsüz,burnu yüzüne yakışır bir küçüklükte, gözleri kahverengi ve biraz küçük, saçları açık kumral renginde ve çok uzun.
Onunla birçok kez karşı karşıya geldik ama yüzünü ilk defa bu kadar yakından incelemek gibi bir şansım oluyor.
Şu an o kadar saçma bir pozisyonda uyuyordu ki, gülümsememe engel olamadım.
Bir kolu yataktan aşağıya sarkıyor diğer kolu yorganı sıkıca tutmuş. Bir bacağı yorganın üstünde diğer bacağı solda. Yüzü de sola yanı bana dönüktü.
Ayağa kalktım. Sol dizimi yatağa gömüp, yorganı bacağının altından çektim. Yorganla biraz üzerini örtüp, yanına uzandım. Çok uzun sürmeden, uykuya daldım.
Sabah uyandığımda Ecrini karşımda,uyurken görünce sevindim. Uyanınca ilk işi bana bağırmak sonrada burdan gitmeye çalışması olcak.
Saçlarıyla oynamaya başladım. Yorganı ayakklarıyla ittirip, yere attı ve bir anda bir bacağını karnıma geçirdi. Resmen böğrümü deldi ama sesimi çıkarmadım.
'' uyan hadi Ecrin'' ama uyanmadı. Onu dürterek tekrar ''hadi Ecrin uyan''
Ve beklenen an gerçekleşti. Ecrin gözlerini açtı. gülümseyerek soluna yani bana baktı ama bakmasıyla birlikte yüzündeki gülümseme silindi ve yüzü düştü.
''Aaaaaa!'' diye bağıran Ecrin'e şaşkınlıkla baktım. ''ya sen malmısın? evet hem malsın hemde sapıksın! Gelmişşin yanıma yatmışşın üstelik saçlarımla oynuyorsun!... Bi dakka yaa! gece bana bağırmıştın ve beni evden kovmuştun! şimdi noldu? Hem ben bahçede uyumuştum ne ara buraya geldim? Niye beni buraya getiriyorsun? Ben sana getirmen için bişey söyledim mi? Hayır söylemedim. Bırak beni ya! eve gitcem!''
''yeter amk. Bu ne ya? kulak zarımı patlattın. Bağırmasana kızım''
'' ne yapmamı bekliyorsun? Etrafa gülücükler saçmamı mı bekliyorsun? Yalnız, çok beklesin!...Gülme ya! komik bişey yok!''
''Seni sinir etmek hoşuma gidiyor ve sinirlenince kafayı yiyorsun, çok komik oluyorsun. Gülmemek elde değil.''dedim gülerek.
bana sinirle bakıp, yataktan kalkmaya çalıştı.
"Sana iyilik yapanda kabahat"dedim
"Ayy sagol(!)"dedi dalga geçercesine.
"Rica ederim"deyip gülümsedim.
Ecrin yataktan kalkıp kapıya yöneldi. Arkasından"nereye?"diye sordum. Bana dönüp "eve!"diye bağırdı.
"Çattık ya. Kızım, benim evimde, benim odam da benimle birlikte yatıyorsun, benimle birlikte kahvaltı yapacaksın, benimle birlikte okula geleceksin. Hâlâ memnun değil misin. Hem zaten geri dönemezsin çünkü yolu bilmiyorsun"
Bana 10 saniye baktıktan sonra sessizce "tamam" dedi.
"Kabul edeceğini biliyordum"deyip yataktan kalkım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SANKİ RÜYA
Teen Fictionİki farklı kutuptuk biz. Birimiz Kuzey, Birimiz Güney... Küçüklüğümüzden beri Fen Bilimleri dersin de hep ögrenirdik; zıt kutuplar birbirini çeker... Ne zaman bu karşımıza çıkar diye düşünürdük meğer o iki zıt kutup bizmişiz.. Aramızda her zaman...