6. bölüm

251 187 84
                                    

Medya; Mert

DUYURU😉
Arkadaşlar bunu okumadan geçmeyin önemli bir konu var.
Bizim kitapla aynı ad da birçok kitap var.
Tamam ona eyvallah ta kurgumuzu çalmaya da başlayanlar var.
Yazık ya valla çok yazık. Yani biz ders çalışma vaktimizden kısıp bu kitaba emek harcıyoruz. Bundan zevk te alıyoruz tabi.
Ama böyle emek hırsızlarına fırsat vermeyin. Bu işin peşini bırakmaya hiç niyetimiz yok. Hakkımızı ve emeğimizi yedirmeyiz.
Burdan duyurulur. Ayrıca yaptığınız yorumlar çok güzel.
Bize ilham kaynağı olduğunuzu unutmayın.
Bu bölümden sonra da votelerinizi bekliyoruz..






Belki üşenmişsinizdir yukarıyı okumaya.
Olabilir. Biz de öyle yapıyoruz ama yukarıyı bu seferlik es geçmeyin!!!!

___Kaan'dan___

Hemen arabadan inip etrafıma bakındım. Ecrin yavaş adımlarla ilerledi için çok fazla uzaklaşmamıştı.
Koşarak soluğumu onun yanında aldım.

Yanına geldiğimde şaşkın suratla bana bakmaya başladı."Ecrin" bana tek kaşını kaldırıp 'efendim' dermiş gibi baktı."Bana o bara neden geldiğini söyler misin?" Başım eğik bir şekilde konusmaya basladım.
"Bilekliğin için senden özür dileyecektim"dedim.

Yani bacağı benim yüzümden olmuştu.Annemden dolayı kızlara karşı hassa olduğum için "özür dilerim" dedim.

Karşısında hayalet görmüş gibi bana bakmaya başladı. Söylediğim
şeye karşın "neden özür diliyorsun" diye sordu.

Koskoca Kaan Sarsılmaz ikinci kere bir kızdan özür diliyor ve Ecrin'in sorduğu soruya bak.

İlk özrümü annemden dilemiştim. Bana küstüğü zaman dilemiştim.

Ben içimden böyle düşünürken Ecrin'in bana aval aval bakmasıyla düşüncelerime son verdim.

"Bacağının benim yüzünden böyle olduğu için" diye Ecrini kendisiyle ve düşünceleriyle baş başa bırakıp gittim.

Ecrinin arkamdan bana 'bön bön' baktığını tahmin ederken arabaya binip son süratla gaza bastım.

Hemen Kıvanç'ı arayıp"Nerdesin lan" dedim."Bu ne sinir abicim, sakin ol! Bardayım" dediğini duyar duymaz daha fazla konusmasına izin vermeden, tekefonu kapattım.

Yolda giderken Ecrin'i döşünmeye basladım. Nasıl oluyorda bu kadar saf, iyi niyetli, güzel ve zengin biri olabiliyordu.Benim tanıdığım zengin kızların yüzde doksanı şımarıklardan oluşuyordu ama o öyle değildi.

Ben bunları düşünürken Kıvanç'ı karşımda görünce bara geldiğimi anladım. Kıvanç'a o kadar sinirliydim ki, arabadan sert bir şekilde inip kapıyı kırarcasına kapattım. Anında Kıvanç'ın suratına yumruk geçirip bağırmaya basladım.

"O kızı nasıl buraya getirirsin." Bir yumruk daha "O kızın ne kadar saf olduğunu biliyorsun nasıl onu buraya getirirsin SALAK!" Bir yumruk daha "Onu sakın bizim pis oyunlarımıza alet etme,o bunları hak etmiyor!"

Bu sefer o bana yumruk attı. "Birkaç gündür tanıdığın kız için kardeşim dediğin kişiye sen nasıl vurursun!"

Bir yumruk daha attı ve sozlerine devam etti."Neden o kıza bu kadar değer veriyorsn, evet güzel bir kız ama o bunları değil seni hak etmiyor, sen ondan uzak durursan oda senin pis oyunların uzak durmuş olur.Bak senin ona ne hissettiğini bilmiyorum ama uzak durması gereken biri varsa o da sensin!"

Son sözünü duyar duymaz durakladım oda durakladı.

"Gel şuraya, içeri girip oturalım ve bu konuyu konuşalım, sen benim kardeşimsin seninle kavga etmek istemiyorum. Bu konuyu içerde konuşup halledelim" deyip beni yerden kaldırdı.

SANKİ RÜYA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin